Kenan GÜL


Van’a Yakışan Şehir Kimliği İçin Artık Harekete Geçilmeli

Bu şehir daha iyisini hak ediyor. Sadece yönetenlerin samimiyetine, kararlılığına ve cesaretine ihtiyaç var.


Her geçen gün büyüyen, gelişen ama bu gelişimi bir düzene oturtamayan bir şehir Van. Trafiğiyle, çevre düzeniyle, altyapı sorunlarıyla, plansız yatırımlarıyla Van artık kabına sığmıyor. Bu şehirde yaşayan vatandaşlar olarak söylemek zorundayız ki; Van artık sıradan çözümlerle yönetilemez. Yaşanan sıkıntılar, gelişmiş bir şehir değil, kontrolsüz büyüyen bir kasabanın sancılarını andırıyor.

Özellikle yaz aylarında zirve yapan trafik sorunu, sürücüleri canından bezdirmiş durumda. Şehir içindeki birçok noktada, bir buçuk iki kilometrelik mesafelerin 40-45 dakikada kat edildiği bir ortamda yaşıyoruz. Bu durum, artık sadece bir ulaşım sorunu değil, kamu yönetiminde ciddiyet eksikliğinin açık bir göstergesidir. Yeni Emniyet Kavşağı, Tuşba Belediyesi civarındaki ışıklar, Terminal Kavşağı, Sıhke Caddesi, Maraş Caddesi, Kedi Kavşağı, Semaver Kavşağı, Hz. Ömer civarı, İskele Caddesi ve ışıklarla dolu güzergâhlardaki uzun kuyruklar vatandaşları bezdirmiş durumda.

Bu sorun sadece trafikle sınırlı değil… Özellikle İpekyolu Belediyesi sınırlarında yer alan çarşı merkezi ve ara sokaklardaki hijyen eksikliği, Van’ı ziyarete gelen yerli ve yabancı turistlerin tepkisini çekmekte. Sahil Yolu her ne kadar kentin vitrini gibi sunulsa da Van sadece bu alandan ibaret değil. Sıhke Caddesi gibi merkez yükünü taşıyan ana arterlerde birikmiş sorunlar görmezden gelinemez.

Daha da önemlisi, İpekyolu, Tuşba ve Edremit belediyelerinin sorumluluğunda bulunan merkezi ilçelerde, doğalgaz, elektrik, Türk Telekom gibi kurumların ara sokaklarda yaptığı altyapı çalışmaları sonrasında bozulan asfaltlar büyük bir sorun haline gelmiştir. Ara sokaklar adeta köstebek yuvasına dönmüş durumda. Bu bozukluk, hem sürüş güvenliğini tehlikeye atmakta hem de şehrin genel görünümünü ciddi biçimde olumsuz etkilemektedir. Van gibi yaz mevsimi kısa süren bir şehirde bu çalışmaların vakit kaybetmeden yapılması elzemdir. Hangi zemin türü uygun görülüyorsa – parke taşı ya da asfalt – vakit kaybetmeden uygulanmalı, geçici yama yöntemlerinden vazgeçilmelidir.

Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı onlarca park ise kaderine terk edilmiş durumda. Ağaçlar kurumuş, bakım yetersiz, sulama eksik. Her yıl milyonlar harcanarak alınan ağaçların kuruması, kamunun kaynaklarının nasıl israf edildiğini ortaya koymaktadır. Aynı ihmal İskele Caddesi gibi kentin en eski ve prestijli arterlerinde de görülmektedir. 40 yıl önceki halinden daha kötü olan bu caddenin kaldırım düzeni, ağaç bakımı, yeraltına alınmamış elektrik hatları, şehir planlamasının ne denli ihmale uğradığının kanıtı niteliğindedir.

Bununla birlikte, yıllardır tamamlanamayan çevre yolu projesi, artık kangren haline gelmiştir. Şehir merkezine giren büyük araçlar, zaten yeterince dar olan yolları kilitlemektedir. Araç sayısının hızla arttığı bir şehirde çevre yolunun hâlâ hayata geçirilememiş olması kabul edilemez. Bu gecikmenin sorumluları kamuoyuna net bir şekilde hesap vermelidir.

Ayrıca, Van Şehir Stadyumu’nun mevcut yerine yeniden yapılmak istenmesi büyük bir planlama hatasıdır. Zaten trafik açısından kilitlenmiş bir noktada yer alan bu stadyumu yeniden canlandırmak, şehir içi ulaşımı felç edecektir. Eski Gençlik ve Spor İl Müdürü ve Van Büyükşehir Belediyesi’nde görev almış Nevzat İnanç’ın bu konudaki görüşlerine kulak verilmelidir. Modern şehirlerde büyük spor kompleksleri şehir dışına taşınır, Van da artık bu vizyonsuz anlayışı terk etmelidir.

Yapılacak her yatırım, atılacak her adım en az 50 yıl sonrasını düşünerek planlanmalıdır. Modern şehirler bu vizyonla kurulur. Van da bunu fazlasıyla hak ediyor.

Özellikle yaz aylarında merkez ilçelerdeki belediyeler temizlik ve hijyen konusunda acil bir seferberlik başlatmalıdır. Ara sokakların yıkanmaması, çöplerin birikmesi, kötü kokular, Van’ın turizm hedeflerini sekteye uğratmakta, şehir imajını zedelemektedir. Turizmden gelir elde etmek isteyen bir şehir için bu tarz eksiklikler affedilemez.

Sonuç olarak;

Van halkı yöneticilerden günübirlik çözümler değil, kalıcı, kapsamlı ve vizyoner planlar beklemektedir. Gerekiyorsa şehir merkezinde kurulacak stantlarla, anketlerle doğrudan halkın görüşü alınarak kararlar verilmelidir. Aksi takdirde sorunlar büyür, çözüm gecikir ve Van yaşanabilir bir şehir olma fırsatını kaçırır.

Bu şehir daha iyisini hak ediyor. Sadece yönetenlerin samimiyetine, kararlılığına ve cesaretine ihtiyaç var.