Ziya Türk


Van YYÜ’de Kantin ve Kafeleri Çok Para Veren Değil, Çok Güvenli Olan İşletsin

Van YYÜ’de Kantin ve Kafeleri Çok Para Veren Değil, Çok Güvenli Olan İşletsin


Öncelikle Van Bahçesaray Karayolunda meydana gelen çığ felaketlerinde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, kederli ailelerine sabrı cemil niyaz ediyorum. Hepimizin başı sağ olsun. 

'Ziya Bey şimdi bu konunun sırası mı, yeterince acımız var' demeyin. Hepimiz acımız ile uğraşırken böylesine önemli bir konunun gözden kaçmasına gönlüm razı olmadı.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı, Üniversite yerleşkesinde bulunan 4 kantin ve kafeteryanın işletmesi için 07 Şubat 2020 Cuma günü ihale yapacak.

İhaleye çıkarılan Kampüs Kantin ve Kafeterya’nın muhammen bedeli 55 bin lira, Eğitim Fakültesi Kantin ve Kafeterya’nın muhammen bedeli 58 bin lira, Eflatun Kafe ve Kafeterya’nın muhammen bedeli 50 bin 632 lira, Simit Dünyası’nın muhammen bedeli 50 bin 885 lira olarak belirlendi.

Kapalı teklif usulü ile yapılacak ihalede en yüksek teklifi veren firmanın işletme haklarını 3 yıllığına kazanacağı açıklandı. 

MADDİ KAZANÇ DEĞİL, ÖĞRENCİ GELECEĞİ VE GÜVENLİĞİ ÖNCELİKLİ OLMALI
Üniversite bir eğitim kurumu, kar amacı güden ticari bir işletme değil. Elbette üniversitenin ekonomik çıkarları gözetilecek. Ancak üniversitenin hiçbir ekonomik çıkarı, oradaki öğrencilerin can, ruh, psikolojik, zihin ve gelecek güvenliğinden daha önemli olamaz. 

Üniversite üç beş kuruş daha fazla para kazansın diyerek, öğrencileri risk edecek kişilere kantin ve kafe işletmeleri kiraya verilemez. Kafe ve kantin ihalesinde öğrenci güvenliği öncelikli olmalı. Bu nedenle en yüksek teklifi verene bakmanın yanında, en çok güvenli olana da bakmak büyük önem taşıyor. 

Yüksek teklif vermiş olsa da güvenli değilse kantinler o kişi veya şirketlere verilmemeli. 

Prof. Dr. Peyami Battal Van YYÜ'de 2 dönem rektörlük yaptı. Çözüm süreci de rektörlük süresi içerisinde yaşandı. O dönem üniversite içerisindeki bazı kafeler KCK terör örgütünün PKK terör örgütüne adam kazandırma merkezlerine dönüşmüştü. Bunu bir dostumun tanıklığında makamında söylediğim Rektör Peyami Battal’a “tedbir alınması gerekiyor” dedim. 

Rektör Peyami Battal, ihale mevzuatına göre işlem yaptıklarını, ayrıca “o işletmecilerin referansları şu kişiler” diyerek sorumlunun kendisi değil referans olan kişiler olduğunu söylemişti. 

Şimdi kantin ve kafeler yeniden ihale edilecek ve 3 yıl kirasını ödediği sürece kimse çık diyemeyecek. 

GÜVENLİK SORUŞTURMASI YAPILMADAN SÖZLEŞME YAPILMAMALI
İhalede en yüksek teklifi verenlerin, terör örgütü PKK/KCK veya FETÖ/PDY ile irtibat ve iltisakı var mı diye bakılmalı. En yüksek teklifi verenlerin, Ağır Ceza Mahkemelerinde terör örgütüne üye olmaktan, propagandasını yapmaktan, haraç toplamaktan, nitelikli dolandırıcılık yapmaktan, terör örgütünün sözde eyalet komutanının ERNK mührü ile mühürlediği boş kâğıdın üst tarafını doldurmaktan, bu tehdit ve haraç mektuplarının gönderildiği esnafların isimlerini vermekten yargılanıp yargılanmadığına bakılmalı. Yargılananlara, yargılananların ortağı olduğu şirketlere kantin ve kafe işletmeleri en yüksek teklifi vermiş olsalar dahi verilmemeli.  

Düşünün Erciş yöresindeki bazı STK temsilcilerini kendisine itaat etsin diyerek Zilan Deresi’ndeki, Van yöresindeki STK temsilcilerini de Feraşin bölgesindeki PKK terör örgütünün sözde eyalet komutanlıklarına götürüp tehdit ettirenler, öğrencilere neler yapmazlar?

Sırtını PKK/KCK’ya dayayıp bazı STK’ları ele geçirenlerin, şimdi  de devlete yakınmış gibi görünerek siyaseti ve ticareti ele geçirip haklarında açılmış davalardan kurtulmalarına kimse vesile olmamalı. Suçu işleyen cezasını mutlaka çekmeli. 

HAKLARINDA TERÖR SORUŞTURMASI VE DAVASI OLANLARA KANTİN VE KAFELER VERİLMESİN
Van YYÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli Hocam, Lütfen kantin ve kafe işletmelerini terör örgütleri ile irtibat ve iltisaklı kişilere vermeyin. 

En yüksek teklifi verenlerin GBT’lerine baktırın, adliyede haklarında açılmış terör davası olup olmadığına baktırın, öğrencilerin her türlü güvenliğini ve geleceğini düşünerek kantin ve kafe işletmelerini en güvenli olanlara verin. Çünkü daha sonra hem gençlerimizi kaybediyoruz, hem de kaybettiğimiz gençleri kazanmak için çok daha fazlasını harcasak da kazanamıyoruz. 

Terör örgütü kalıntıları ile YÖDER kalıntılarının, kantin ve kafeler aracılığı ile öğrenciler üzerinde yeniden etki oluşturmasına müsaade edecek kişilerin işletmeci olmasına engel olun. 

Haklarında terör soruşturması olanlar ve terör davası açılanlar belediye başkanlığından ve meclis üyeliğinden uzaklaştırıldı. Haklarında terör soruşturması veya açılmış davası olanlara da kantin ve kafe işletmelerinin verilmemesi gerekir. 

Üniversitedeki ve milli eğitimdeki bu süreçleri yakından takip ediyorum, irtibatlı ve iltisaklı kişilere ihalelerin verilmesi durumunda, bu bilgileri kamuoyu ile paylaşmayı insani, imani, vicdani ve vatani bir görev olarak görüyorum. 

İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU VE MİLLİ EĞİTİM BAKANI ZİYA SELÇUK’A ÇAĞRI
İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu ile Milli Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk’a bir çağrıda bulunmak istiyorum. 

Tıpkı radyo ve televizyon şirketlerinde ortak olmak isteyenlerde olduğu gibi, üniversitelerin ve Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okulların tesislerinde işletmeci olacak olan kişilerin, şirket ortaklarının, yöneticilerinin ve çalışanlarının detaylı güvenlik soruşturmalarından geçme zorunluluğunu mevzuatla getirin. 

Terör örgütleri ile irtibatlı ve iltisaklı kişiler ile yüz kızartıcı suça bulaşmış olanlar, nitelikli dolandırıcılık yapmış olanlar, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı ve ticareti yapanların eğitim kurumlarında işletmeci olmalarına engel olun.

Bu konuyu Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a sunduğunuzda size sonuna kadar destek vereceğine inanıyorum.

SÖZÜN ÖZÜ..

Eğitim kurumlarını üç kuruş fazla kazanacak diyerek, çocuklarımızı kantin ve kafeleri terör örgütlerinin cirit attığı merkezlere dönüştüren işletmecilere emanet etmeyelim.