Ayfer GÖZÜTOK


Ortadoğu'daki Eşkıyalar

Ortadoğu'daki Eşkıyalar


Ülkemizin, güvenliği, geleceği için sınırlarımızı korumak devletin asli görevleri arasındadır.

Sınırlarımızın kuşatılmasana izin verilmeyeceğini açıkça ortaya koyduk ve koymaya da devam edeceğiz. 

Bahar Kalkanı harekâtıyla 15 Temmuzda verdiğimiz mesajı, Suriye'de de ilan etmek için oradayız.

Bundan dolayı Ortadoğu’da farklı emeller pesinde olan eşkıyalar için Suriye, ne kadar önemliyse Türkiye için de  Suriye o kadar önemli bir konumda..

Dolayısıyla bölgedeki devletler içerisin de Suriye, Orta Doğu için stratejik önem arz eden bir ülke.

Suriye; coğrafi konumu bakımından Ortadoğu’daki ülkelerin güvenliği için, özellikle Mısırın güvenliği Suriye'ye, Suriye'nin güvenliği de Mısır'a bağlıdır. 

Asıl önemli olan Anadolu'nun güvenliği için de aynı durum söz konusudur.

Bundan dolayı Ortadoğu’ya gözünü diken, ülkelerin güvenliğini tehdit etmek isteyen, eşkıya devletlerin de, akbabalar gibi iştahını da kabartmıştır.

Suriye'nin bu stratejik önemini ifade etmek isteyen Patric Seale şöyle ifade eder; 'Suriye üzerinden doğrudan bir hâkimiyete sahip olmadıkça hiç kimse Ortadoğu'yu kontrolü altında tutamaz' demiştir.

Bu nedenle Ortadoğu’ya nasıl hakim olabilirim düşüncesine kapılan devletlerin de, Suriye üzerinden harekete geçmek için “Arap Baharıyla”  Ortadoğu'yu büyük bir kargaşaya sürükleyip kendilerine zemin hazırlamışlardır..

Suriye’deki Arap Baharıyla başlayan iç savaş bölgede büyük bir kargaşaya yol açmıştır.
Bu kargaşa o toprakların makûs kaderi artık.
Bu nedenle Bölgede daha önce racon kesen eşkıya devletler de varlığını iyice hissettirmeye başladılar. Bu eşkıyaların da kim olduğunu az çok tahmin etmek de mümkün.
 
Merak edilen ise o bölgede bu eşkıyaların asıl amaçlarının ne olduğudur?

Yıllardır o bölgede eşkıyalık yapanların asıl dertleri, dünyaya hâkim olmak mı?

Yoksa o toprakları bitmek tükenmek bilmeyen bir cehenneme  dönüştürmeye çalışan bu eşkıyaların, asıl nedeni yer altı zenginliği mi?

Ya da farklı bir neden mi?

Bunu farklı değerlendirenler de olabilir.

Lakin asıl sebep Arzı Mevud...
 
Arzı Mevud'u kendine asli görev olarak atfetmiş olan şer güçlerin önderliğinde, geliştirilen Arap Baharıyla, Suriye’deki iç savaşı başlatanların, başını çeken eli kanlı küçük ağa babaları olan eşkıya devletinin,  askeri olanlar, Suriye'yi işgal etmesiyle farklı bir yön kazandı.

Ortadoğu’da bu iç karışıklıktan faydalanmak için, bu karışıklığı daha da fazla karıştırmak için de diğer akbaba olan eşkıya ülkeler de işgale başladılar.

Bölgede ki şer güçlerin ağa babası olan, eli kanlı eşkıya devletinin, isteğiyle Arap Baharıyla istediği ülkeyi zayıflatıp, iç isyana sürükleyip, kendi rotasının çizip, planını uygulama yoluna gitti.

Bu planlarını, diğer eşkıyalarla beraber, Ortadoğu da stratejik öneme sahip olan her ülke için de kullandılar.

Bu onların emellerinin bir planını gerçekleşmesi açısından gerekliydi.

Çünkü kendi küçük lakin suçu büyük olan eli kanlı eşkıya devleti öyle istiyordu ve plan böyle de işlemeliydi.

Planlarında yer alan Arzı Mevud sınırları Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesini kaplayacak kadar ütopik bir haritaya sahip.

Bu farazilerin ve ütopyanın gerçekleşmesini dileyen eşkıya leş akbabaların gözü, Suriye üzerinden TÜRKİYE de..

Bunu gerçekleştirmek için de ülkemizin hem iç hem de dış mihraklarından faydalanmaya kalkışanlara karşı, Suriye de var olduğumuzu ve güçlü olduğumuzu göstermek için de, bütün benliğimizle yer almaya başladık.

Ve inşallah Ortadoğu’daki Müslümanların ülke bütünlüğünü koruyarak, Kızıl Elma sınırlarını da KUDÜS'e kadar genişletip mazlum Müslümanların sesi olmaya da devam edeceğimiz için o topraklarda varlığımız devam edecektir.

Suriye’de ne işiniz var diyenlere de şunu ifade etmek isterim.
 
Suriye de neden bulunduğumuzu, ÜLKÜSÜ olanlar ancak anlar...

Siz bunu kavrayamazsınız...