Dr. Zübeyde DOĞRUÖZ KUL


Kaderin kalemi mi var?

Kaderin kalemi mi var?


Kader nedir? Kim için, nasıl yazılır? Bu sorulara cevap vermek öyle kolay değil elbette.

“Kader çizgisi” derler ya gerçekten de bir çizgi sanki. Kalemi insanın elinde olan, lakin yönetimi karışık bir çizgi. Kişi isterse kalemi tutup düz bir çizgi de çizebilir, arada yanlara da kayabilir. Hatta bazen başkasının kalemine takılıp peşinden de gidebilir, ya da önüne çıkan bir silgi ile savaşmak zorunda kalır ve aynı yeri defalarca çizer. Yeri gelir kalemin ucu kırılır ama o kalem tükenene kadar kişi çizmeye devam eder.

Yani kısaca kader bir insanın yaşadığı olaylar dizisinin tümüdür. Bazıların kalemi daha kalitelidir bazılarının ki çürük...  Ama sonunda hepsi biter ve kimse eline yenisini vermez. İşte bu yüzden kaderi yaşarken dikkatli olmalı insan. 

Mutlu olmanın yolunu bir şekilde bulmalı ve mutluluğu paylaşmalıdır. Çünkü mutluluk bulaşıcıdır kişiden kişiye çabuk yayılır. Tıp bile bunu kabul etmiş ve insanlara gülme seansları önermiştir. Mesela biz bu yaz bir kongrede yaklaşık 400 doktor birlikte bir gülme seansı düzenledik ve gülmenin bulaşıcı olduğunu kanıtladık. Önce bir kişi sadece bir kahkaha attı arkasından 40 kişi onun ardından tüm sınıf gülmeye başladı ve insanların yüzüne baktığımızda mutluluğu görmek mümkündü ve o gece rahat bir uyku çektik...

Her şeyi paylaşın diye bu yüzden diyorum işte. Sevgiyi paylaşırsanız sevginiz artar, mutluluğu paylaşırsanız mutluluğunuz artar. Aynı durum keder ve üzüntü içinde geçerlidir.

Hep mutluluk paylaşmanız dileği ile sevgiyle kalın.