Gerçekten kentte olup bitenden Van halkının haberi var mı?
Van halkının tek derdi siyaset mi?
Van halkı için elzem olan başka bir konu yok mu?
Evet, siyaset hayatımıza o kadar işlemiş ki başka derdimiz ve sorunumuz yok gibi gece gündüz siyasetle yatıp siyasetle kalkıyoruz. Dolayısıyla bizim için değerli olan her şeyi ihmal edip, tek sıkıntımız siyasetmiş gibi bir algı oluşturulduğu için, diğer illerde olduğu gibi Van'da da siyasi partiler rotalarını çizmeye devam ediyorlar.
Bu doğrultuda AK Parti de 2023 seçimlerine kilitlendi ve bunun için teşkilatlarda halkın istediği kişileri görevlendirme çalışmaları başlatıldı.
Halkın isteği doğrultusunda teşkilatlara aranan Ömerleri göreve getirip, halkın ihtiyaçlarını adaletli bir şekilde giderilme noktasında, gereken hassasiyeti gösterdiler.
Teşkilatlar bir partinin kilit noktasıdır. Noktaların kilitlerini kimlere teslim ettiklerine de dikkat etmeleri lazım.
Yetkililer göreve getirdikleri kişilerin misyon ve vizyonlarını iyi tahlil etmiş olmalılar ki, ona göre o koltuğu ve o noktanın anahtarını, aranan Ömerlere teslim ettiler.
Lakin Teşkilatlar da görevlendirilen her kim olursa olsun Van halkı bunları eleştirmekten öteye gidemedi.
Parti tarafından şimdiye kadar göreve getirdikleri kişiler, birileri tarafından mutlaka bir eksiklik veya bir yakıştırma sonucu hep eleştirildi ve yıpratıldı.
“Acaba Vanlıların istediği teşkilatçı nasıl olmalı ve hangi şartlar taşımalı” diye merak ediyorum? Bu soruların cevabını yıllardır veren de olmadı.
Van halkı için o kutlu göreve getirilen kişilerin diploması mı, itikadı veya seciyesi mi, yoksa davaya olan sadakati mi önemliydi?
Vanlılar ne istediğini bir türlü ne anlayabildi, ne de anlatabildi.
Van’da yapılan onca hizmetleri görmezden gelen Van halkının, tek sıkıntısı, o koltukta oturan kişiler miydi?
Vanlılar ne istediklerini bilmediklerinden dolayı, girdikleri ergen tribinden yıllardır çıkamadı.
Van halkının biran önce bu ergen tribinden sıyrılıp, kendine gelip, 2023’te Van için ne yapılması gerektiğine karar vererek, kentine ve kendine sahip çıkması lazım.
Vanlılar kendilerini bu siyaset işine kendilerini o kadar kaptırmış ki kentte olup bitenden bihaber. Kentte ne olup bittiğini de bilmiyor.
Van halkının tek derdi siyaset olmamalı. Siyasetin ötesinde önemli olan değerlere de sahip çıkması gerekiyor.
Evet, Van kozmopolit yapısıyla ve jeopolitik konumuyla, hem bölgeye hem de Ortadoğu’ya açılan bir kapı. Bu nedenle bizim için ne kadar önemli ise illegal yapılar için de o kadar önemli, o nedenle onların da uğrak ve konaklama yeri olmuş durumda.
Van bu illegal yapıların konuşlandığı ve her türlü gayrimeşru işlere imza atıldığı bir merkez haline getirilmek isteniyor. Özellikle kaçakçılık ve uyuşturucunun geçiş güzergâhı olduğu için, toplum olarak da bu illegal yapıdan etkilenmesi kaçınılmaz oldu. Genellikle de kolay ve çok para kazanarak gösterişli bir hayat yaşamak isteyen genç nüfus otomatik olarak bunların etkisinde kalıyor.
Bu etkilenme geleceğimizin kararmasına da yol açıyor.
Van halkı, ilk önce bu tehlikeye karşı bir önlem almalı.
Van'ın sermayesi olan gençler büyük bir tehdit altında. Bu illegal yapılardan direk etkilenen genç nüfusu istedikleri gibi yönlendirip, istedikleri gibi kullanma imkânı bulan illegal şer odaklarına fırsat verilmemeli.
Bu şer odaklarına zemin hazırlayan kim ve kimler?
Bunların deşifre edilmesi, üzerine gidilmesi gerektiğinin önemine de atıfta bulunmak istiyorum.
Bu illegal yapıların çarklarının dönmesini sağlayan, onların maddi gücünü oluşturan uyuşturucu ve benzeri maddelerin önünün kesilmesi için, halkın gücünü göstermesi, toplumun uyanması gerekiyor.
Van da Madde bağımlılığı günden güne artmakta, bataklığa düşürüp ağlarına aldıkları gençlerin, iradesini ellerinde tutan bu illegal yapılara karşı, biran önce bütün gücümüzle mücadele etmeliyiz. Gençleri kurtarmak adına duygu, düşünce ve irademizi ayağa kaldırmamız ve sesimizi yükseltmemiz lazım.
Van da bu tehlikenin farkına varıp her şeyin siyaset olmadığını, geleceğimizin altına dinamit döşendiğini, bu dinamiti istedikleri zaman patlatabileceklerini ve bu tehlikenin farkına varılması gerektiğinin altını çizmek istiyorum.
Çok büyük bir tehlikeyle burun burunayız.
Van da gençlik elden gidiyor. Geleceğimiz olan gençleri ağlarına alan ve İslam’ın temellerini sarsmak için mahallelerde misyonerlik yapanlar var.
Geleceğimizin itikadını sarsan, genç bireylerin beynini tahribata uğratıp, Müslümanlıktan uzaklaştırıp, Hadis’leri inkâr eden bir gençlikle karşı karşıyayız.
Bütün bunları ifade özgürlüğü adı altında yapılıyor. Değerlerimizi yozlaştırıp toplumunun temel yapısı olan genç beyinlere zararlı düşüncelerini enjekte ediyorlar.
Bu yozlaştırmayla Van da Ateist ve Deist bir gençlik yavaş yavaş kendisini hissettirmeye başladı.
Vanlılar ilk önce bu tehlikeyi görüp, bunun önüne geçmek için de bir şeyler yapmaları ve aileleri bu tehlikeye karşı uyarmaları gerekiyor.
Vanlıların tek derdi siyaset olmamalı. Öncelikli derdimiz, geleceğimizin en önemli değeri olan gençler olmalı.
Bu bağlamda, Van’da ki derneklerin ve vakıfların kime ve kimlere nasıl hizmet ettiklerinin de araştırılması gerektiğine inanıyorum. Gençlere bu dernek ve vakıfların katkısının ne kadar olduğunu da merak ediyorum.
Buradan Van halkına sesleniyorum; Ey Vanlılar
Müslüman mahallesinde salyangoz satılıyor sizin haberiniz var mı?
Sizlerin tek derdiniz siyaset mi olmalı, yoksa geleceğimiz olan gençler mi olmalı?
