Koronavirüs prodrom dönemi dediğimiz saklanma dönemi olan bir virus. Peki bu ne demek? Yani virüsü taşıdığınız hâlde hiç-bir rahatsızlık hissetmediğiniz bir dönem.
'Ben iyiyim bir şeyim yok , çıkıp bir hava alayım ' dediğinizde ve etrafta dolaştığınız zaman sürecinde her nefes alıp verdiğinizde havaya virüs bırakıyorsunuz ve bir başkası havada asılı kalabilen bu virüsü içine çekip enfekte oluyor. Yada siz bir başkasının bıraktığı virüsü siz alıyorsunuz.. böylece yayılan hastalık uyuma evresini bitirince kişide şikayetler başlıyor.
Bir çok insan ayakta atlatırken yaşlılar ve kronik hastalar yoğun bakımlık oluyorlar. Tabi bu şart değil, genç ve sağlıklı kişilerde yoğun bakıma ihtiyaç duyabiliyor. Ve bu yoğun bakim süreci günler hatta haftalar sürebiliyor.
Ülkemizin her ne kadar yeni yapılan hastaneleri olsada yoğun bakım kapasiteleri sınırlı sayıda. Tabiki sağlık çalışanı sayısı da öyle. Yoğun bakıma alınamayan hasta ex olacak yani ölecek. Işte bu yığılma olmasın diye evinde kal Türkiye diyoruz. Çünkü o dışarda kalan senin annen, baban, çocuğun, sevdiğin ya da sen olabilirsin.
Bırak artık stok yapmayı. Bu devlet seni aç bırakmaz ama tedavisiz kalabilirsin.
Doktorlar ya da sağlık çalışanları hasta olursa onlar da hastaneden çekilir ve doktorsuz da kalabilirsin.
Elbette herkes evde oturamaz ama ilk etapta mecbur çalışanlar hariç evde kalırsan yoğun bakımda yer olur ve hasta olanlar tedavi olabilir. Kaldı ki tedavi olanlarda ölebiliyor.
Öncelikle kendin sonra da sevdiklerin için evde kal diyoruz...