KUDÜS tarihteki en eski şehirlerdendir.Tarihçiler KUDÜS'ün inşa ediliş tarihi için kesin bir şey söylememektedirler.
KUDÜS ismi Arapça dilinde Al Quds olarak ifade edilir. Al Quds'un Arapça daki manası "kutsal" veya "kutsal tapınak" olarak tanımlanır.
KUDÜS'ün haritasına baktığımızda şehrin doğusunda eski şehir bölgesinde bulunan Mescid-i Aksa yer alır.
KUDÜS'te,Kubbet-üs Sahra ve Kıble Mescidi'ni de kapsayan 145 dönümlük bir alandan ibaret olan Mescid-i Aksa'da "Morga Tepesi" diye adlandırılan tepenin üzerinde inşa edilen bu alanın,en yüksek noktası Kubbet-üs Sahra'nın üzerinde kurulduğu kaya kabul edilir.
KUDÜS, bu değerlerinden dolayı bize peygamberlerin emanetleridir. Lakin esas olan Hz.MUHAMMED'in (s.a.v) bize manetidir.
KUDÜS, Ümmetin Haremidir.
KUDÜS,Mescid-i Aksa'dır.
Zira KUDÜS ilk kiblemizdir.
KUDÜS, İsra'mız ve Mirac'ımızdır.
KUDÜS, meselesi bir siyasi mesele değil,
KUDÜS,Din, İman ve Kur'an meselesidir.
KUDÜS, yerlerin göklere birleştiği kutlu bir zaman mekanıdır.
KUDÜS, Mirac'a şahitlik etmiş kutlu bir şehirdir.
KUDÜS'te Mirac'a yolculuk esnasında, 124 bin peygamber, son peygamber Hz.MUHAMMED (s.a.v), efendimizin arkasında namaz kılmış ve Efendimizin Arş-ı Âlâ'ya uğurlamışlardır.
Bu büyük merasim,son din İSLÂM'ın olduğunu ve diğer dinlerinin hükmünün kalmadığını gösteren büyük bir törendir.
Bu kutlu törende diğer dinlerinin SELASININ okunduğu yer KUDÜS'tür.
Diğer dinlerin hükümsüz kılan bu merasim Hâk ve Batıl savaşlarının da bir başlangıcı oldu.
Bu savaşlar Hz.Ömer, Selahaddin Eyyubi, Yavuz Sultan Selim ve Abdülhamid han dönemlerinden bu güne kadar süre gelmiştir.
Siyonist'ler KUDÜS'te, kendi dinlerinin son SELASININ okunduğu merasimin acısını yıllarca unutamayıp 1948'de KUDÜS'ü işgal ettiler ve Ortadoğu da Müslümanlara karşı büyük bir savaş ilani verdiler.
Siyonist'ler bu savaş ilanıyla başlattıkları Büyük Ortadoğu projesinin temelini de atmış oldular.
Kuran da gecen Arz-ı Mevud diye adlandırılan, kutsal toprakların kendilerine mal eden siyonist'ler, bu projeyle KUDÜS'ün doğusunu 1967 de işgal edip ve 1980 yılında tamamen başkent ilan ettiler.
Lakin bugüne kadar KUDÜS'ü siyonist'lerin başkenti olarak tanıyan hiçbir devlet olmadı.
Siyonist şeytanların generali olan ABD, KUDÜS'ü İsrail'in başkenti olarak tanıyan ilk devlet oldu.
Buna istinaden Cumhurbaşkanımız sayın RECEP TAYİP ERDOĞAN ise karşı atağa geçip KUDÜS'ün Filistin'in başkenti olduğunu dünyaya ilan etti.
Bu Haksızlığa dur demek için KUDÜS'te hâlâ Siyonistlere ve onlara çanak tutan harçlılara karşı,kendi çabalarıyla büyük bir mücadele vermeye devam eden Müslüman kardeşlerimiz var.
Evet Siyonist'lerin bu haksızlığını ve Büyük İsrail Projesini gerçekleştirmek için, Ortadoğu'ya yıllardır özgürlük adı altında getirdikleri sömürgeciliği görmezden gelen ülkeler de var., buna sezsiz kalan müslüman ülkelerini de unutmamak lazım...
Bu getirdikleri, sözde özgürlük kapsamında ırkçılık ve mezhepçilik zehir tohumlarını ümmetin içine ekerek, ümmetin bünyesinde büyük yaralar açmaya devam ediyorlar.
Bu nifak tohumlarının ekmelerinin asıl nedeni ümmetin birlik olma korkusudur.
Çünkü Siyonist'lerin en büyük endişesi ve korkusu, Selahaddin Eyyubi'nin onlara yaşattığı, büyük KUDÜS fethinin tekrarının olma ihtimali.
Bunun içinde ümmetin birleşmesinden ziyade ümmetin parça parça olması onların işine gelmektedir.
Siyonist'ler Müslüman ülkelerinde kaosu hakim kılmak için Ortadoğu'yu kan gölüne çevirdi.
Ümmet bu Ortadoğu projesine karşı gelecek ve KUDÜS'ü özgürlüğüne kavuşturmak için, İslam davasını sahiplenecek inançlı ve azimli bir liderin gelmesini dört gözle beklemektedir.
Aslında Reis,ONE MİNUTE çıkışı ile Ortadoğu da kimin lider olduğunu dünyaya göstermiş oldu. Böylece KUDÜS'ÜN stratejik önemine bir kez daha vurgu yaptı.
Kısacası;
KUDÜS,ALLAH katında mübarek bir yerdir ki ALLAH,Habibullah'ını ilk oraya gönderip sonra yanına çağırmıştır.Bunun için KUDÜS bizim değerimizdir.Ve en önemlisi Arz-ı Mevud müslümanların hakkıdır...