Anlaşmazlıklarla geçen koalisyonlar döneminde hiçbir alanda başarı sağlanamadı. Gençler, istikrarsızlığın bedelini ca
Yaklaşık bir yıldır Türkiye'nin gündemini meşgul eden altılı koalisyon projesi 1990'lı yılları akıllara getirdi. Anlaşmazlıklarla geçen koalisyonlar döneminde hiçbir alanda başarı sağlanamadı. Gençler, istikrarsızlığın bedelini canıyla ödedi.
Millet İttifakı'nın günlerce süren adaylık krizi İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in masaya geri dönmesiyle son buldu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı adayı olarak açıklandı. 14 Mayıs'ta yapılacak olan seçimler öncesi akıllara 1990'lı yıllar geldi. 6'lı Masa denilen bir koalisyon projesi, Türkiye'ye ekonomik, sosyal ve siyasal açıdan büyük zarar veren 1961- 2002 arasında yıkılan 20 koalisyon hükümetini hatırlattı. Ancak bu kez 6'lı koalisyon 3 Mart'ta daha kurulmadan yıkıldı. Ardından 72 saat süren kirli pazarlık süreci yaşandı. Türkiye'nin gözleri önünde cumhurbaşkanlığı yardımcılıkları, bakanlıklar, miletvekilliği pazarlıklara malzeme edildi. Anlaşmazlıklarla geçen koalisyonlar döneminde hiçbir alanda başarı sağlanamadı. Millet, istikrarsızlığın bedelini canıyla ve malıyla ödedi. Altılı Masa'nın seçimleri kazanması durumunda Türkiye'yi kaos dolu günler bekliyor. 1 cumhurbaşkanı, 7 cumhurbaşkanı yardımcısı, 6+1 farklı partiden kurulmuş olan bir bakanlar kurulu ile Türkiye'yi yönetmek mümkün mü? Yakın tarihimizde bunun çok acı tecrübeleri var. Şimdi hafızamızı tazeleyelim. Parlamenter sistemin kaçınılmaz bir sonucu olan koalisyonların Türkiye'de yarattığı istikrarsızlık ve kaosu hatırlayalım.Türkiye yaklaşık bir yıldır 6'lı Masa'nın koalisyon hayalini konuşuyor. Bu hayal, Meral Akşener'in 3 Mart'ta yarattığı kriz ile kısa sürede bir kâbusa dönüştü. Yaşadığımız bu siyasi kaos bize Türkiye'de kurulan 20 koalisyon hükümetinin ülkemizde yarattığı tahribatı hatırlattı.
İLK KOALİSYON HÜKÜMETİNİN ÖMRÜ 7 AY SÜRDÜ
Sabah gazetesinin haberine göre; 1960 darbesinin ardından Başvekil Adnan Menderes ve iki bakanı idam edilmişti. AP'nin adayı Ali Fuat Başgil'in darbeciler tarfından ölümle tehdit edildiği ve adaylıktan çekilmek zorunda kaldığı 1961 seçimlerinde, MBK Başkanı Cemal Gürsel Cumhurbaşkanı seçildi. Bu seçimlerde en çok oyu alan CHP'nin milletvekili sayısı, hükümet kurmak için yeterli değildi.Bu nedenle 20 Kasım 1961'de CHP-AP arasında Türkiye'nin ilk koalisyon hükümeti kuruldu. Türkiye'nin bu ilk siyasi deneyimi tam bir hayal kırıklığı ile sonuçlandı. Darbeci askerlerin dayattığı Çankaya Protokolü ile kurulan ilk koalisyon hükümetinin ömrü sadece 7 ay sürdü.
1963'TE YAŞANAN SİYASİ KAOS
1960 darbesinin ardından kanadı kırılmış Türkiye demokrasisinin ilk sınavı 1962'de başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel hükümeti kurma görevini yine İsmet İnönü'ye verdi. Hükümet krizinin 25. gününde CHP. CKMP, YTP ve eski AP'li bağımsızlardan oluşan bir koalisyon hükümeti kuruldu. Darbecilerin tüm desteğine rağmen İnönü hükümetleri bir türlü ülkede ve siyasette istikrarı sağlayamıyordu.Kısa sürede koalisyon ortakları arasındaki anlaşmazlıklar gün yüzüne çıktı. Bu kez siyasi tartışmalar daha sertti. Polemikler medya üzerinden yürüyor ve sorunlar giderek derinleşiyordu. YTP ve CKMP İnönü'yü suçlayarak hükümetten çekildi. 9'uncu hükümet, ardında bir siyasi enkaz bırakarak 18 ayda yıkıldı.
KOALİSYON KABİNESİ ÜLKEYİ 8 AY YÖNETEBİLDİ
İnönü bu kez Meclis'teki 33 bağımsız milletvekili ile kuracağı bir koalisyon kabinesi ile şansını denemek istedi. Kıbrıs'ta yaşanan olayların gölgesinde bir koalisyon hükümeti daha kuruldu. YTP'nin dışarıdan desteğiyle hükümet güvenoyu aldı. Üçüncü koalisyon da 14 ay görev yapabildi.Bu kez CHP'yi dışarıda bırakarak bir koalisyon arayışına gidildi. Demokrat Parti'nin mirasçıları AP, YTP, CKMP ve MP aralarında anlaştı ve Suat Hayri Ürgüplü hükümeti kuruldu. Askerler Demokrat Parti'ye yakın isimlere bakanlık verilmesine izin vermedi. Bu koalisyon
DARBECİLER PUSUDA BEKLİYOR
Koalısyonların Türkiye'ye istikrar getirmeyeceğini anlayan seçmen, 1965'te Adalet Partisi'ni yüzde 57 gibi ezici bir çoğunlukla tek başına iktidara taşıdı. Halk iradesini ortaya koymuştu. 1965'e kadar büyük siyasi kriz yaşanmadı. Ancak 27 Mayıs darbesinin sıcaklığı hâlâ hissediliyordu. Kriz çıkmaması için Genelkurmay Başkanı Cevdet Sunay'ın Cumhurbaşkanlığı'na getirilmesi dayatmasını kabul etti. Sivil siyaset bir kez daha hür iradesiyle karar alamamıştı. AP, 1969 seçimlerinde yüzde 46.5 oy alıp 256 milletvekili çıkarmıştı. Demirel vakit kaybetmeden hükümeti kurdu. Darbeler, siyasi çalkantılar ve muhtıralarla dolu bir zorlu süreç onu bekliyordu. 27 Mayıs darbesinin ardından Albay Talat Aydemir'in gerçekleştirdiği iki darbe girişimi atlatılmış olsa da ordu içindeki cuntalar 1970'lerin başında yeniden hareketlenmişti. İlk siyasi krizde harekete geçmek için pusuda bekliyorlardı. AP'li 41 vekil bütçe görüşmelerinde güvenoyu vermedi ve AP Hükümeti 11 Şubat 1970'te düşürüldü.Başbakan Demirel dışarıdan aldığı destekle hükümeti yeniden kurunca siyasi kriz ucuz atlatıldı. Ancak darbeciler bir kez harekete geçmişti. Uzun zamandır Demirel Hükümeti'nden rahatsız olan askerler ilk siyasi krizde Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç'ı ikna edip bir muhtıra yayınladı. Artık Demirel için istifadan başka bir çıkış yolu kalmamıştı. İdris Kardaş "Hükümet, Koalisyon ve Cumhurbaşkanlığı Krizleri" kitabında süreci detaylıca anlattı.
12 MART MUHTIRASI
12 Mart Muhtırası'nın ardından askerler, CHP milletvekili Nihat Erim'in bir koalisyon hükümeti kurmasına karar verdiler. Askerlerin CHP ve AP'yi Nihat Erim'e destek vermeye ikna etmesi çok zor olmadı. Darbe kapıya dayanmıştı ve AP mecburen kabul etti. Koalisyon hükümetinde parlamento dışından 16 teknokrat vardı. Bu hükümet asla yürüyecek bir formül değildi. Bakanlar teker teker istifa etti. Askerlerin dayattığı bu hükümet 8.5 ayda son buldu. Ancak askerler Nihat Erim isminde ısrar ediyordu. Koalisyona destek veren partilere uyarı niteliğinde ağır mektuplar gönderildi. Tehdit işe yaramadı. Başbakan Erim istifaları durduramadı ve 5 ay sonra yeniden istifa etti. Tüm dayatmalara rağmen bir koalisyon hükümeti daha yıkılmıştı.
ÖLÜM TEHDİTLERİ
Askerlerin koalisyon formülleri bitmiyordu. Cumhurbaşkanı Sunay'ın görev süresi dolmuş, Faruk Gürler Genelkurmay Başkanlığı'ndan istifa ederek adaylığını açıklamıştı. Demirel, Gürler'i istemiyordu.Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk günü asker Meclis'i kuşatır ve milletvekilleri ölümle tehdit edilir. Emekli Oramiral Fahri Korutürk, Cumhurbaşkanı seçilir. Seçimden bir gün sonra Ferit Melen Hükümeti istifa eder ve 9 ay yaşayacak olan Naim Talu Hükümeti kurulur. 'KOALİSYONU KURAMAZSANIZ ORDU DARBE YAPAR' 1973 seçimlerinde CHP 1. parti, AP 2. parti oldu. Ecevit hükümeti kuramayınca görev Demirel'e verildi. Hükümet kurma krizi 100 gün sürdü. Cumhurbaşkanı Korutürk "Koalisyonu kuramazsanız ordu darbe yapar" mesajı gönderince 16 Ocak 1974'te CHP-MSP Hükümeti kuruldu.Ecevit'in bir yurtdışı görevinde veâaletini Necmettin Erbakan yerine CHP'li bakana verince 19'uncu ayında hükümet dağıldı. Türkiye, koalisyon hükümetlerinin verdiği ekonomik, sosyal ve siyasi hasarlarla hızla 12 Eylül darbesine doğru sürükleniyordu.