YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, “Üniversitelerimizin bulundukları bölgenin kalkınmasına sundukları katkıyı oldukça önemsiyoruz. Yükseköğretim sistemimizdeki kurumsal çeşitliliği artırma yönündeki kararlılığımız devam etmektedir. Bu hedef doğrultusunda gerekli politika adımlarını atmaktan çekinmiyoruz” dedi.
Doğu Anadolu Projesi Bölgesi Üniversiteler Birliği (ÜNİDAP) toplantısı, 17 üniversite rektörünün katılımıyla Bingöl’de gerçekleşti. Üniversite senato salonunda yapılan toplantıda üniversitelerin çalışmaları ele alındı. Toplantıda konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, üniversitelerin birbirine benzemeye çalışmalarının gelişmeyi ve ilerlemeyi engelleyen bir durum olduğunu ifade ederek, “Bundan tam 10 ay önce Erzurum’da sizlerle bir araya gelmiş ve hasbıhal etmiştik. O toplantıda bölgesel kalkınma ve üniversitelerin rolüne ilişkin düşüncelerimi de sizlere ifade etmiştim. Konuşmamda başlıca vurguladığım hususlardan biri, yükseköğretim kurumlarının birbirinin benzeri olma yönünde bir eğilim içerisinde olduklarıdır. O zaman da belirttiğim üzere tüm üniversitelerin birbirine benzemeye çalışmaları ve aynı misyona sahip olmaları gelişmeyi ve ilerlemeyi engelleyen bir durumdur. Üniversitelerimizin bir kısmının eğitimde, bir kısmının araştırma ve teknoloji üretiminde, bazılarının da bölgesel kalkınmaya katkı sağlama odaklı farklılaşmasında fayda mülahaza ettiğimizi ifade etmiştim. Sadece Türkiye’de değil, hemen hemen tüm ülkelerde üniversitelerin bulundukları bölgenin ekonomik, sosyal ve kültürel gelişimine katkı sağlamaları beklenmektedir. Her ile bir üniversite kurulması, teknokentlerin yaygınlaşması, teknoloji transfer ofisleri ve kalkınma ajanslarının kurulması ve Ar-Ge fon kaynaklarının çeşitlenerek artması gibi gelişmeler, üniversitelerin bölgesel kalkınmadaki işlevlerini daha da kolaylaştırmış ve aynı zamanda üniversitelerden beklentileri artırmıştır. Bugün gelinen noktada tekrar vurgulamak isterim ki, üniversitelerimizin bulundukları bölgenin kalkınmasına sundukları katkıyı oldukça önemsiyoruz. Yükseköğretim sistemimizdeki kurumsal çeşitliliği artırma yönündeki kararlılığımız devam etmektedir. Bu hedef doğrultusunda gerekli politika adımlarını atmaktan çekinmiyoruz. Elbette ki bugün kurumsal çeşitliliği rahatlıkla konuşabilmemiz, son 20 yılda yükseköğretim sisteminde yaşanan genişlemenin doğal bir ürünüdür. Gerek yükseköğretim sistemine erişim, gerekse de erişim eksikliği kaynaklı yaşanan birçok dengesizlik de bu genişleme sürecinde kendiliğinden çözüm yoluna girmiştir” dedi.
Prof. Dr. Özvar, “Bu sürecin olumlu meyvelerinden biri olarak 2007 yılında kurulan 17 üniversiteden biri olan Bingöl Üniversitesi’nin 15 yıl gibi kısa bir sürede kat etmiş olduğu mesafe ve gelişmeyi bugün burada bizzat müşahede etmenin mutluluğu içerisinde olduğumu da ifade etmek isterim. Üniversitemizin bu kısa süre içerisinde kurmuş olduğu fakülteler, enstitüler, araştırma merkezleri ve diğer birimlerle birlikte alt yapısını önemli ölçüde tamamladığını, 84’ü ön lisans, 42’si lisans, 48’i yüksek lisans ve 16’sı doktora programı ile 15 bin öğrenciye ev sahipliği yaparak bölgesinin önemli bir eğitim ve cazibe merkezi haline geldiğini görmekteyim. Tabii ki bu değerlendirmelerim, Bingöl Üniversitesi ile sınırlı değil. Tüm illeri ziyaret ediyorum ve kampüsleri büyük bir memnuniyetle izliyorum. Yükseköğretimi tüm yurt sathına yaygınlaştıran ve böylece erişim sorununun çözülmesine vesile olan geleceğe yönelik vizyonu ve destekleri dolayısıyla muhterem Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a sizlerin huzurunda bir kez daha teşekkür etmek isterim” diye konuştu.
Toplantıya Atatürk Üniversitesi, Erzurum Teknik Üniversitesi, Iğdır Üniversitesi, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, İnönü Üniversitesi, Bitlis Eren Üniversitesi, Hakkari Üniversitesi, Muş Alparslan Üniversitesi, Munzur Üniversitesi, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi, Kafkas Üniversitesi, Fırat Üniversitesi, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi, Ardahan Üniversitesi, Van Yüzüncü Yıl üniversitesi, Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi ile Bingöl Üniversitesi rektörleri katıldı.