Yer bilimci Prof. Dr. Feyzi Bingöl, "6 Şubat Kahramanmaraş merkezli birinci depremde 354 kilometre, ikinci depremde ise 160 kilometrelik alanda kırık oluştu. Yani çok büyük bir alanda kırılma var. Bu fayın kırılmasından sonra enerjinin bir kısmı dalgalanmalarla yüzeye çıktı ve depremi meydana getirdi" dedi.
Yer bilimci Prof. Dr. Feyzi Bingöl 6 Şubat depremlerinin etkisinin sürdüğü bölgeler için açıklamalarda bulundu. Elazığlıların çok yakinen hissettikleri ve tedirgin oldukları 24 Ocak 2020’de 6.8 büyüklüğünde meydana gelen depremde Elazığ’da 37 Malatya’da 4 kişi olmak üzere toplamda 41 kişinin vefat ettiğini aktaran Prof. Dr. Feyzi Bingöl, “O depremin ardından 21 binden fazla bina ağır hasar almıştı. 3 buçuk yıl içerisinde TOKİ yeni binalar yaptı. Daha sonra 6 Şubatta Kahramanmaraş’ta iki tane deprem oldu. Birisi Kahramanmaraş’ın Doğu Anadolu fayı üzerinde yani ölüdeniz ile Doğu Anadolu fayının birleştiği yer 7.7. veya 7.8. büyüklüğünde bir deprem bundan tam 9 saat sonra Elbistan civarında Çardak Sürgü fayı üzerinde meydana gelen 7.6 büyüklüğündeki bir deprem. Bu depremin sonucunda da 50 binden fazla vatandaşımız hayatını kaybetti. Elazığ 24 Ocak 2020 depreminden sonra Sivrice civarında Hazar Gölünün batısında yaklaşık 80 kilometreye yakın bir kırılma meydana geldi. Orada bir enerji boşalımı oldu. O depremden sonra artçı depremler oluştu hatta Doğu Anadolu fayının kuzey tarafında ki fayda da 5’in üzerinde ve altında artçı depremler meydana geldi. 6 Şubat 2023 depreminde ise çok büyük bir kısım kırıldı. Bir tek parça değil birden fazla parça kırıldı. Hatay’ın en güneyi Antakya’dan 2020 Elazığ depreminin kırmış olduğu kısma kadar tamamen kırıldı. Yaklaşık olarak bu kırılmanın uzunluğu 354 kilometre birinci depremde 160 kilometrede ikinci depremde kırıldı. Yani çok büyük bir alanda kırılma var. Bu fayın kırılmasından sonra enerjinin bir kısmı dalgalanmalarla yüzeye çıktı ve depremi meydana getirdi. Bir kısmı ise kırılan fayların uçlarına doğru transfer oldu. Malatya, Antakya veya Çardak Sürgü fayının batı tarafında savrom fayı dediğimiz Adana bölgesine doğru bir kısmı da çok fazla olmamakla beraber Kuzey’e doğru yani Kayseri Gürün tarafına doğru enerji birikimleri oldu" diye konuştu.
"Malatya’daki depremler artçı depremlerdir"
Malatya’da meydana gelen depremlerin tamamının artçı depremler olduğunu belirten Prof. Dr. Feyzi Bingöl, "Malatya aynı zamanda biraz özel bir bölge. Çünkü bir tarafta Doğu Anadolu fayı öbür taraftan Çardak Sürgü fayı ve bir taraftan da Malatya Ovacık fayı var. Dolayısıyla Malatya’da MTA’nın haritasına baktığınız zaman fayların olmadığı yerleri görüyorsunuz. Bunlar ya daha önceden tespit edilmemiş örtülü faylar olabilir ya da yeni kırılmalar olmuştur. Bu kimseyi korkutmasın 5 büyüklüğündeki hatta 6’ya kadar artçı depremler olabilir" şeklinde konuştu.
’’İlk gün 4 bin civarında deprem oldu’’
6 Şubat’tan 28 Ağustos’a kadar 37 bin 634 artçı deprem olduğunun da altını çizen Prof. Dr. Bingöl, "Ancak bunun 4’ten büyük olanları 636, dikkat ederseniz çoğu, yani 37 bini 4’ten küçük depremler. Dolayısıyla insanların hissetmediği depremlerdir. Depremin oluş gününe baktığımız da ise ilk gün 4 bin civarında deprem oldu. Daha sonradan bu sayı giderek azalıyor ve artık günde 4’ten küçük depremleri saymazsak bazen bir bazen iki bazen de olmadığı günler oluyor. 4’ten küçükleri kaale alırsak günde ortalama 70 tane deprem meydana geliyor halen daha. Bu bir müddet daha devam edecek çünkü 300 kilometrenin üzerinde bir alan kırıldı. Diğer tarafta 160 kilometre kırıldı. Bazı bölgelerde 3 metre bazı bölgelerde ise 9 metreye yakın kaymalar oldu. Bu bölgede büyük bir dengesizlik meydana getirdi. Bu denge sağlanıncaya kadar artçı depremleri yaşayacağız. Bu bölgede artık 7’nin üzerinde olan depremleri uzun bir süre yaşamayız” cümlelerini kullandı.