Van’da ‘21. Yüzyılda İslam Dünyasına Stratejik Bakış Uluslararası Kongresi’ başladı.
Özel bir otel’de 10-14 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek olan oturumlarda; İslam ülkelerindeki fırsatlar, imkanlar, gelişmeler, sorunlar ve çözüm önerileri konuları ele alınacak. Türkiye’den 59, 24 farklı ülkeden 49 olmak üzere 108 katılımcının iştirak ettiği kongre, 26 oturumla tamamlanacak. 100 bildirinin sunulacağı kongrede açılış konuşması yapan Van Valisi İbrahim Taşyapan, İslam dünyasının buhranlı bir dönem yaşadığını belirterek, “Ne yazık ki bizler fetret döneminin çocukları olarak buradayız, ama inşallah bu fetret döneminin içindeki fırsatları, imkanları iyi değerlendirebilirsek, bunun yükünü omuzlayabilirsek, görevlerimizi yerine getirebilirsek, bizim çocuklarımız, torunlarımız yine o medeniyetin daha sağlam temelleri üzerinde gelebileceklerdir” dedi.
“Etrafımızda büyük bir yangın var ve biz de Türkiye olarak tam bu yangının merkezinde oturuyoruz” diyen Vali Taşyapan, “Önce Afganistan, Irak, Suriye olmak üzere İslam dünyası kendi içinde çökertilmeye çalışılıyor. Bizim bunun sebeplerini iyi tahlil etmemiz gerekiyor ve bu tahliller sonucunda da kendimize buradan çıkışın bir yol haritasını çizmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Van Milletvekili Beşir Atalay ise, İslam dünyasının dünyaya iyi örnekler olacak, model olacak uygulamalar sunamadığına vurgu yaparak, “İnsan onurunu üstün tutan, demokrasi uygulamalarında başarılı, bir adalet toplumu, bir ahlak toplumu, yönetimde şeffaflık, katılımın tam sağlandığı, gelir dağılımının daha adaletli olduğu örnekleri dünyaya çokta başarılı bir şekilde sunmuş sayamayız. Bugünün dünyasında açık, berrak sistemler, yönetimler kurmak gerekiyor. İslam dünyası demokrasi, insan hakları, özgürlükler konusunda iyi örnekler sunarak güçlenebilir. Kapalı, otoriter yapılarla İslam dünyası güçlenemez” ifadelerini kullandı.
Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Karadağ da, katılımcıların ortaya koyacağı görüşlerden ve yapılacak tartışmalardan sonra ortaya çıkacak olan kongre sonuç bildirisinin kamuoyuna ilan edileceğini belirtti. Karadağ, “Ayrıca Türkiye’de görev yapan yabancı misyon temsilciliklerine de bu kongrenin sonuç bildirgesi farklı dillerde gönderilecektir. İslam dünyasının tarihinin en bunalımlı dönemlerinden birini yaşadığına tanık olduğumuz tarihin bu kesitinde, sizlerin ortaya koyacağı görüşler ve değerlendirmeler tarihe not düşecek. Bu görüşler yalnızca İslam dünyası için değil, topyekun insanlığın huzuru, barışı ve istikrarı için de önem arz etmektedir” dedi.
YYÜ Rektörü ve aynı zamanda Kongre Onursal Başkanı Prof. Dr. Peyami Battal ise, Müslümanların Kur’an-ı Kerim’in özünün ve kendi felsefesinin dışına çıktığı için bugün İslam dünyasında kan ve gözyaşının ötesine geçemediğini vurgulayarak, “Ne acıdır ki biz kendimizi tanımadığımız için, biz kendi öz yapımızı çözümleyemediğimiz için nedense bütün terör örgütleri İslam toplumlarında çıkıyor. İslam dünyasında çıkıyor tekrar İslam dünyasına dönüyor kan ve gözyaşı olarak, bizi mahvedip gelişmemizi engelliyor” dedi. Dünyada süper güçlerin ve gelişmiş ülkelerin artık savaşlarını kendi topraklarında değil Ortadoğu’da yaptıklarına dikkat çeken Battal, “İslam dünyasının bunu çözmesi lazım. Ama çözemiyoruz. Vuran ‘Allah-u Ekber’ diyor, vurulan ‘Allah-u Ekber’ diyor. İşte bunlardan kurtulmanın yolu, bu toplantıları daha spesifik, daha güçlü bir şekilde yapmak suretiyle bir araya geleceğiz” diye konuştu.
İslam devletleri hakkında kısa açıklamalarda bulunan Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan da, Amerikalı Michael Heart’ın ‘dünya tarihinin yüz büyük adamı’ çalışmasında birinci sırada Hz. Muhammed’in yer aldığına vurgu yaparak, “Üstelik bu çalışmayı yapan Michael Heart, Müslüman değildi. Bundan daha önce de İngiliz düşünür Thomas Carlyle’de ‘Kahramanlar’ adlı eserinde yine birinci sırada Hz. Muhammed yer alıyor. Bütün mesele tarihimize yeniden bakmak, tarihimizde bizi yücelten kavramlara yeniden sarılmak, inancımıza yeniden sarılmak, o üstün ahlakı, hukuku yeniden bulmak ve sağlam devlet sistemine yeninde yapışmaktır” dedi.
Kongre, daha sonra yapılan oturumlarla devam etti.
