27 Haziran gecesi içindeki kaçak göçmenlerle birlikte batan teknenin olaydan önceki görüntüleri ortaya çıktı. Van Barosu, olayın kaza değil katliam olduğunu ifade etti.
Van Gölü’nde batan teknedekiler için sürdürülen arama çalışmalarında şu ana kadar 61 kişinin cansız bedenine ulaşılırken Van Barosu, facia öncesi teknede bir kaçak göçmen tarafından çekilen görüntüleri paylaştı. Van Barosu Göç ve İltica Komisyonundan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Mahmut Kaçan, görüntüleri faciadan önce bir kaçak göçmenin çektiğini ve bu görüntüleri ailesine gönderdiğini söyledi. Kaçan, "Bugün itibariyle baromuz göç iltica komisyonunun hazırladığı araştırma inceleme raporunu basın ve kamuoyu ile paylaştık. Özellikle raporumuzun bir parçası olarak elde ettiğimiz göçmen ve sığınmacıların çok kısa bir süre önce çektikleri görüntüleri basınla paylaştık. Bu görüntüler bize olayda hayatını kaybeden sığınmacının olaydan kısa bir süre önce ailesine whatsapp üzerinden gönderdiği ve çocuğunun kimlik tespitinin yapılması amacıyla gönderildi" dedi.
Avukat Kaçan, olay günü göçmenler tekneye binmeden yaklaşık iki üç saat önce aralarında bilinmedik bir nedenden dolayı kavga çıktığını da anlatarak, "Burada bir grubun tekneye son anda binmekten vazgeçtiğini ve bu grubunda bir noktada jandarma tarafından yakalandığı yönünde bir iddia da bize ulaştı. Bu iddiayı araştırıyoruz. Henüz doğrulamış değiliz. Ancak o kavga anına ilişkin görüntülere ulaştık. Edindiğimiz izlenim bunun bir kaza olmadığı. Olası kasti adam öldürme suçu olduğudur. Çünkü özellikle bu olaydan 6 ay önce Adilcevaz’da meydana gelen olayın faillerinin soyadlarının bile aynı olduğudur. Akraba oldukları ve aralarında organize bir ilişki olduğunu tespit ettik. Dolayısıyla bu soruşturmanın bu temelde yürütülmesi gerekiyor. Bu sırdan bir göçmen kazası değildir. Şu ana kadar bulunan cenaze sayısı 61’dir. Ancak elde ettiğimiz bilgilerden, bu sayıdan daha fazla olabileceğini düşünüyoruz. Görüntülerden açıkça görüleceği üzere hiçbir koruyucu önlem alınmamıştır. Teknenin özellikle alt kısmında kapalı bir vaziyette oldukça çok fazla insanın sıkışık bir şekilde yolculuk etmeye zorlandıklarını görmek mümkün. Görüntülerden açıkça görüldüğü üzere hiçbir sığınmacı ve göçmen üzerinde can yeleği bulunmamaktadır. Şu ana kadar çıkarılan hiç bir cenazede koruyucu bir malzeme bulunmadı. Olayda tutuklanan şüphelinin ilk alınan beyanlarında teknede 70-80 kişinin bulunduğu yönündeydi. Ancak bunun gece vakti tekneye yükleme yaptıkları gözetildiğinde bu sayının daha fazla olduğunu tahmin ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Olayın bir katliam olduğunu ifade eden Kaçan, “Van ilinde özellikle 2018 yılından günümüze sığınmacı/göçmen ölümlerinde dikkat çekici bir artış yaşanmıştır. 26 Aralık 2019 tarihinde Van Gölünün Bitlis ili Adilcevaz ilçesi kıyılarına yakın mesafede meydana gelen ve 7 göçmen ve sığınmacının hayatını kaybettiği olay incelendiğinde 27 Haziran 2020 tarihinde meydana gelen olaya kaza demenin mümkün olmadığı komisyonumuzca tespit edilmiştir. Ulaştığımız verilerden hareketle olayın kaza değil, göçmen ve sığınmacıların yaşamlarına tasarlanmış bir katliam olduğunu düşünüyoruz" diye konuştu.
Açıklamalarında, son yıllarda göçmen kaçakçılığının bir endüstriye dönüştüğünü dile getiren Kaçan, Van Cumhuriyet Başsavcılığınca 27 Haziran tarihinde Van Gölü’nde meydana gelen olayın Bitlis’in Adilcevaz ilçesinde meydana gelen olayla bağlantılı olarak soruşturulması ve araştırılması ve bu olayın kasten adam öldürme suçu temelinde eksiksiz düzenli bir şekilde incelenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Van Baro Başkanı Avukat Zülküf Uçar’ın da katıldığı basın toplantısına HDP Van Milletvekili Muazzez Orhan, Van Baro Başkan Yardımcısı Hamza Çiftçi ile komisyon üyeleri katıldı.