Küresel iklim değişikliğinin etkisi altında olan Türkiye’de 2021 yılında sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi arıcılığı da etkiledi.
Küresel iklim değişikliğinin etkisi altında olan Türkiye’de 2021 yılında sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi arıcılığı da etkiledi.
Van’da istenilen yağışların olmaması, havanın aşırı ısınmasıyla birlikte doğada açan çiçekler kısa sürede kururken, kovandan çıkan arılar ise kuraklık nedeniyle polen ve nektar bulmakta zorlanınca bal üretimi de sıkıntıya girdi. Kovanından çıkan ancak yeteri kadar polen ve nektar toplayamayan arılar aç kalmaya başlarken, buna bağlı olarak bal üretiminde de düşüş yaşandı. Yağış azlığı nedeniyle bitkilerin kuruduğu Van’da bu yıl bal üretimi azaldı. Yeterli yağışların olmaması sonucu bitkilerin kuruması nedeniyle yıllık bin 200 ton civarında bal üretimi yapılan Van’da bu yıl bal üretiminde büyük düşüş bekleniyor.
“Bal üretiminde yüzde 80 düşüş yaşanacak”
İHA muhabirine konuşan Van Arıcılar Birliği Başkanı Halil Tandoğan, kuraklık nedeniyle bal üretiminde yüzde 80 düşüş yaşayacaklarını söyledi. Tandoğan, “Kuraklık ve ısınmanın etkilerini iliklerimize kadar yaşıyoruz ve gündelik hayatımıza kadar etkiliyor. Bu yıl özellikle Doğu ve Güneydoğu yöresinde yağmur yağmayışı, sıcakların ortalamanın üstünde seyir etmesi son derece hayati bir duruma denk geldi. Yağışların olmamasından dolayı doğanın erken kuruması çiçeklerin de olmamasını etkiledi ve bu anlamda inanılmaz bir kuraklık yaşadığımızı görüyoruz. Bu da bal verimimizi çok ciddi bir boyutta etkileyecek” dedi.
“Bal arıları yok olmayla karşı karşıya”
Bal veriminde yüzde 70 ila 80 oranında düşüş yaşanacağını kaydeden Tandoğan, “Daha önemlisi ise balın olmadığı sene arıların da ölüm tehlikesi, özellikle kış mevsimini atlatamaması, yeterince beslenememesinden dolayı hastalık ve zararlara karşı bağışıklık sistemini kaybediyor. Bu da önümüzdeki sezonun arı ölümlerinin çok fazla olacağını gösteriyor. Küresel ısınma son derece kendini hissettirdi. Son derece kaygı ve endişe içindeyiz. Sektörümüzle alakalı ne yapacağımızla ilgili hiçbir planımız yok. Bekleyip ne olacağına bakacağız çaresizce. Son 30 yıldır konuşulan küresel ısınma ile ilgili her insanın, her bireyin üzerine düşeni yapması ve özellikle doğayı hunharca bir şekilde kullanmaması, doğa dengesini bozabilecek eylemlerde bulunmaması gerekiyor. 2 yıl daha aynı kuraklık yaşanırsa elimizde hiç arı kalmayabilir, bal arıları yok olmayla karşı karşıya kalmış durumda” diye konuştu.
