Göz Uzmanı Operatör Dr. Özgür Bülent Timuçin, diyabetik retinopati tedavisinde tek başına göz içi enjeksiyon uygulamasının kesinlikle lazer tedavisinin yerini tutmadığını ve lazer tedavisine alternatif olmadığını söyledi.
Açıklamalarda bulunan Urartu Göz Uzmanı Operatör Dr. Özgür Bülent Timuçin, “diyabetik retinopati” hastalığının diyabet hastalarında sık karşılaşılan bir göz sorunu olduğunu söyledi. Dr. Özgür Bülent Timuçin, “Hastanemizde diyabetik retinopati tedavisinde lazer ve göz içi enjeksiyon tedavileri uygulamaktayız. Lazer tedavisini ayakta yapıyoruz. Hastanın hastaneye yatması gerekmiyor. İşlem 10-15 dakika sürüyor. İşlem genellikle ağrılı değil, fakat tamamen konforlu olduğu da söylenemez. Ağrının fazla olduğu durumlarda ağrı kesici enjeksiyonlar ile işlem rahatlıkla devam ettiriliyor” dedi.
Hastaların sıklıkla merak ettiği bir konunun ise lazer sonrası görme fonksiyonunun düzelip düzelmeyeceği olduğunu dile getiren Dr. Özgür Bülent Timuçin, “Bozulmuş retina alanlarının lazer ile kurutulmasıyla işlemin uygulandığı alanlarda kapanma beklenir. Lazer uygulanan bozulmuş alanlar işlevlerini tamamen yitirirler. Gece görme, etraf görme ve renkli görme gibi görme yetileri değişik düzeylerde etkilenir. Örneğin araba kullanmak mümkün olmayabilir. Ancak tedavide ana amaç daha iyi bir görme düzeyine ulaşmak değildir. Öncelikli amaç, mevcut görme yeteneğini korumaktır. Sonuçta diyabetik retinopati tedavisinde risksiz bir yöntem maalesef mevcut değildir. Lazer tedavisi olmanın risklerinin tedaviyi olmamanın risklerinden çok daha az olduğunu belirtmeliyiz. Son yıllarda diyabetik retinopati tedavisinde göz içine enjekte edilen ilaçlar kullanmaya başladık. Diyabetik retinopatinin tedavisinde lazer ile birlikte göz içi enjeksiyon uygulamalarının tek başına lazer tedavisinden daha iyi sonuç verdiğini görüyoruz. Ancak diyabetik retinopati tedavisinde tek başına göz içi enjeksiyon uygulaması, kesinlikle lazer tedavisinin yerini tutmamakta ve lazer tedavisine alternatif değildir” dedi.