Saadet Partisi (SP) Van Gençlik Kolları Başkanı Avukat Enes Gürkan, Türkiye ve tüm dünyada yaşanan hak ihlallerine karşı çıktıklarını ifade ederek, “Her bir insanın din, dil, ırk, düşünce ve benzeri ayrımlara tabi tutulmaksızın i
Saadet Partisi (SP) Van Gençlik Kolları Başkanı Avukat Enes Gürkan, Türkiye ve tüm dünyada yaşanan hak ihlallerine karşı çıktıklarını ifade ederek, “Her bir insanın din, dil, ırk, düşünce ve benzeri ayrımlara tabi tutulmaksızın insan onuruna yakışır bir hayat sürdürebilme hakkı olduğunu, mevcut dünya düzeni ile insan haklarının korunamayacağını, insan haklarının ancak ve ancak Milli Görüş ilke ve prensipleri ile korunabileceğini buradan haykırıyoruz” dedi.
‘10 Aralık İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabulünün 72. yıl dönümü nedeniyle bir basın açıklaması yapan SP Van İl Gençlik Kolları Başkanı Avukat Enes Gürkan, son 20 yılın sonunda insanların en temel hak ve özgürlüklerinden yoksun bırakıldığı bir süreci üzülerek müşahede ettiklerini ifade etti. Başta Ortadoğu olmak üzere tüm dünyaya demokrasi ve insan hakları ihraç etmeyi kendisine görev olarak gören Amerika ve Avrupa devletlerinde yaşanan hak ihlallerine şahit oldukları bir süreci geride bıraktıklarını vurgulayan Gürkan, “Son günlerine yaklaştığımız 2020 yılına dönüp baktığımızda George Floyd katliamı bütün gerçekliğiyle karşımızda durmaktadır. George Floyd’un Amerikan polisi tarafından öldürülmesinin sebebi siyahi olmasıydı. Siyah-beyaz diyerek insanlar hala ırk ayrımına tabi tutuluyor. Yıllardır süregelen Suriye krizi ve mültecilerin yabancı memleketlerde insanlık onuruna yakışmayacak bir şekilde yaşam savaşı devam etmektedir. Sadece ülkemizdeki kayıtlı Suriyeli sayısı ekim 2020 itibariyle 3 milyon 624 bin 517’dir. Suriye gibi Libya’da ve dahi onlarca coğrafyada da benzer krizler yaşanmaktadır. ABD’nin, Rusya’nın ve diğer emperyalist devletlerin bu coğrafyalarda yaşanan krizi çözmek bir yana, bu krizden nemalanmak arzu ve istekleri göz ardı edilemez. Kendi menfaatlerine aykırı bir durum olduğunda meseleyi çözmek için derhal kollarını sıvayan emperyalist güçler, söz konusu Ortadoğu diye adlandırdıkları coğrafyanın insanları olunca ellerini ovuşturmaktan başka bir şey yapmamaktadır. Krizi ortaya çıkaran sebepler elbette krizin çözümü olamayacaktır. Yine Çin’in 60 yıldan fazla bir zamandır hakimiyeti altında tuttuğu Doğu Türkistan’da etrafı yüksek duvarlarla çevrili inşaatlar devam ediyor. Eldeki bilgiler, Doğu Türkistan çöllerinde inşa edilen ve içinde yüz binlerce Uygur Türk’ünün tutulduğu toplama kamplarının son bir yılda tam 3 katı büyüdüğünü göstermektedir. Birleşmiş Milletler’e (BM) göre 1 milyon civarında Müslüman Uygur Türkü, Çin’in ’eğitim merkezi’ olarak dünyaya lanse ettiği toplama kamplarında tutuluyor. ABD Başkanı Trump, Filistin üzerinde planlarını içeren ‘Yüzyılın Anlaşması’nı açıklamıştır. Trump’ın veya diğer emperyalist liderlerin hiçbir hak iddia edemeyeceği Filistin toprakları üzerinde açıklama yapması, planlar kurması kabul edilemez. Filistin toprakları doğusundan batısına tamamıyla Filistinlerindir ve Kudüs Filistin’in başkentidir” dedi.
“İki elin parmak sayısını geçmeyen milyarderler, milyarlarca insanın hakkını kullanmaya devam ediyor”
Gelir dağılımdaki adaletsizliğin dünyanın tamamına yayıldığını dile getiren Gürkan, günümüzde en az 783 milyon insanın uluslararası yoksulluk sınırının altında, 836 milyon insanın ise uluslararası aşırı yoksulluk sınırının altında yaşadığını söyledi. Her beş çocuktan birinin aşırı yoksulluk içinde yaşamakta olduğunun altını çizen Gürkan, “Yoksulluk çocukları orantısız şekilde daha çok etkilemektedir. İki elin parmak sayısını geçmeyecek milyarderler, milyarlarca insanın hakkını kendi hakkıymış gibi kullanmaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.
50 yılı aşkın mazisi olan Milli Görüş hareketinin mensupları olarak her zaman “Yeniden Büyük Türkiye” hedefi doğrultusunda gayret ve özlemle çalıştıklarını belirten Gürkan, “Bu hedefimizin, ancak ve ancak İnsanın en temel Haklarına saygılı bir yönetim anlayışıyla gerçekleşebileceğinin farkındayız. Saadet Partisi olarak ülkemizde ve tüm dünyada yaşanan hak ihlallerine karşı çıkıyoruz. Her bir insanın din, dil, ırk, düşünce ve benzeri ayrımlara tabi tutulmaksızın insan onuruna yakışır bir hayat sürdürebilme hakkı olduğunu, mevcut dünya düzeni ile insan haklarının korunamayacağını, insan haklarının ancak ve ancak Milli Görüş ilke ve prensipleri ile korunabileceğini buradan haykırıyor, yaşanan hak ihlallerinin tekrar etmemesini, yaşanan mağduriyetlerin bir an evvel giderilmesini temenni ediyoruz” diye konuştu.