Açıklamasında, muhasebe mesleğinin Türkiye’de 1989 yılında resmi gazetede yayımlanan 3568 sayılı kanunla gerçekleştirildiğini belirten Şahin, “Mesleğimiz bir yasaya kavuşmadan önce; kamuyla ilgili her türlü işe aracılık yapan, eğitimli eğitimsiz herkesin yapabileceği bir iş, bir nevi ‘iş takipçisi, çantacı, katip’ gibi unvanlar ile anılırken, 3568 sayılı yasa ile çok önemli bir mesafe kat edilmiş, meslek ve mesleki unvanlar tanımlanmış, odalarımız ve üst birliğimiz olan TÜRMOB oluşturulmuştur” dedi.
Meslek yasası öncesinde Türkiye Muhasebe Uzmanları Derneği, Türkiye Muhasebe Federasyonu, Mali Müşavirler ve Muhasebeciler Birliği Derneği gibi kuruluşların çok ciddi mücadeleler verdiğini anımsatan Şahin, “Ancak gelinen süreç itibariyle meslek yasamız dünyadaki gelişmelere ayak uyduramamış ve ihtiyaca cevap veremez hale gelmiştir. Bugün meslek yasamızın kabul edilişinin 28. yıldönümü. Bizler camiamızı yalnızca odalarımıza kayıtlı olan yaklaşık 100 bin meslek mensubu olarak görmüyoruz. Ailelerimiz, kamudaki muhataplarımız, çalışma arkadaşlarımız ve müşterilerimiz ile birlikte kocaman bir topluluğuz biz. Sizlerle burada 28 yılın muhasebesini yaparken ayrıca bir başka muhasebeyi de yapmak istiyoruz” diye konuştu.
28 yılın muhasebesini yapan Başkan Şahin, şunları kaydetti:
“Geçen 28 yıllık sürede çok şey biriktirdik, çok şey tecrübe ettik, doğru yaptıklarımız, eksik yaptıklarımız, yanlış yaptıklarımız oldu. Bu süreçte doğru yaptığımız işlerde hep yanımızda oldunuz destek verdiniz, omuz verdiniz. Bizleri motive eden ve çalışma azmimizi artıranda sizlerden aldığımız bu destek oldu. Bizlere olan desteğinizin artarak devam etmesi en büyük dileğimiz. Bu mücadele arenasında aramızdan ayrılanlar, küsenler olsa da, bizleri engellemeye çalışanlar, tuzak kurmak isteyenler çıksa da; bilin ki yılmayacağız, yolumuzdan dönmeyeceğiz, doğrudan yana mücadelemizden bir milim sapmayacağız. Tarihsel geçmiş; bugünün aynası, geçmişin gölgesidir. Bizler ileride yazılacak olan ‘muhasebe ve mali müşavirlik tarihi filminin’ hem senaryo yazıcıları hem de oyuncularıyız. Demokratik, özgürlükçü ve katılımcı gözle yazılmamış senaryodan, mesleğe ve meslektaşa yabancılaşmış oyunculardan başyapıt beklemek hayal olur. Sizlere sözümüz var, taahhüdümüzdür; senaryosuyla oyuncusuyla başyapıt ortaya koymak boynumuzun borcudur.”
Mesleğinin ve meslektaşlarının sorunlarını görmezden gelmeyeceklerini aktaran İbrahim Şahin, sorunların değil çözümün parçası olacaklarını ifade ederek, “Muhasebe ve denetim mesleğinin mensupları olan bizler, sürekli ertelenen ve büyüyen sorunlarımızın artık çözülmesini istiyor ve hazırladığımız çözüm raporlarının tozlu raflara terk edilmeden, hassasiyetle üzerinde durulmasını istiyoruz. Bu anlamda meslek ve meslektaş adına acil çözüm bekleyen sorunlarımızı sıralayacak olur isek; 3568 sayılı meslek yasamız katılımcı ve demokratik bir anlayışla acilen yenilenmelidir. Dünyanın sanayi 4.0’ı, endüstri 4.0’ı ve yaşamın her anında dijitalleşmeyi tartıştığı şu günlerde 1. sanayi devrimden kalma alışkanlıklarla ve felsefeyle oluşturulmuş mesleğimiz yeniden tanımlanmalı ve yeni bir manifesto hazırlanmalıdır. Unvanlara göre temsil mutlaka değiştirilmelidir. Mesleki unvanlar teke indirilmeli ve serbest unvanı kaldırılmalıdır. Tahsilât sorununa kalıcı çözüm bulunmalıdır. Muhasebe hizmet tesliminde KDV’ye tevkifat uygulamasına geçilmelidir. Her ne kadar meslek yasamızın kabulünden bugüne kadar 28 yıl geçmiş olsa da toplumda muhasebe meslek mensubuna ‘Defter Tutucu’ şeklinde bir bakış açısı bulunmaktadır. Mesleğimiz üzerindeki idari vesayet kaldırılmalıdır. Angarya niteliğindeki tüm uygulamalara son verilmelidir. Aday meslek mensubu olan stajyerlerimize, avukatlarda olduğu gibi, kısa vadeli sigorta kolları uygulanmalıdır. E-Beyanname şifreleri mükelleflere değil meslek mensuplarına verilmelidir. Bütün meslek mensuplarına E- imza zorunluluğu getirilerek tüm elektronik işlemleri bu imza ile yapabilmesi sağlanmalıdır. Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen bağımsız denetim hadlerini TÜRMOB ve KGK birlikte belirlemeli ve bağımsız denetim tabanı bir an önce yaygınlaştırılmalıdır. Dördüncü dönem geçici vergi beyanı kaldırılmalıdır” diye konuştu.
1-7 Mart tarihlerinde kutlanan “Muhasebe Haftası” ve aynı tarihlerde kutlanan Vergi Haftası yerine 3568 sayılı Meslek Yasası’nın yürürlüğe girişinin yıldönümü olan 13 Haziran tarihinde kutlanmasını isteyen Şahin, “TÜRMOB tarafından alınacak karar ile Muhasebe Haftası’nın 13 Haziran’ı da içerisine alacak bu haftada kutlanması; ‘vergi için muhasebe’ değil de ‘bilgi için muhasebe’ anlayışının benimsenmesine katkı sağlayacak, Maliye Bakanlığı ile yanaşık düzen kutlanmasına da son verecektir. Meslek ve meslektaşımızın tüm sorunlarını çoğunlukçu değil çoğulcu anlayışla birlikte, hep birlikte çözme kararlılığı içerisinde olduğumuzu bir kez daha ifade ederek meslek yasamızın yayınlanışının 28. yılını kutluyoruz” şeklinde konuştu.