Özel güvenlikçilerin haklarını yasal bir zemine oturtturmak için meclise bir kanun tasarısı sunulması için çaba sarf ettiklerini ifade eden Güvenlik İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Fevzi Karataş, yasal düzenlemelerin kısa bir s?
VAN POSTASI GAZETESİ ÖZEL
Özel güvenlikçilerin haklarını yasal bir zemine oturtturmak için meclise bir kanun tasarısı sunulması için çaba sarf ettiklerini ifade eden Güvenlik İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Fevzi Karataş, yasal düzenlemelerin kısa bir sürede hayata geçebileceğini söyledi.
Van FM’de yayınlanan Van’da Gündem Programı’nda Gazeteci Ziya Türk’ün konuğu Güvenlik İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Fevzi Karataş oldu.
Sendika ’da verdiği mücadeleye değinen Karataş, sendikal mücadeleyi daha iyi bir yere taşımak için çalıştıklarını söyledi.
Sendika anlayışlarında biz kültürü ile hareket ettiklerini ve imkanlarını mazlumların yararına seferbet etmek için çaba harcadıklarını ifade eden Karataş, "Türkiye genelinde 6 tane şubemiz ile faaliyet gösteriyoruz. 310 bin özel güvenlik görevlisinden 130 bininin sendikalı olması sendikal faaliyetlerdeki zorluğu göstermesi açısından büyük önem taşıyor. 130 bin özel güvenlik görevlisinden 35 bin 850 tanesi Türkiye Güvenlik İş Sendikası olarak bizim üyemiz"dedi.
GÜVENLİK GÖREVLİLERİNİN YASAL HAKLARI İÇİN YASA TEKLİFİ
Sendika olarak özel güvenlikçiler için bir kanun teklifinin verilmesi için girişimde bulunduklarını aktaran Karataş, “Bu kanun tasarısında en önemli madde görevi başında yaralanan engelli hale gelen veya özel güvenlik mirasçılarına ödenecek tazminat ve şehitlik gazilik hakları verilmesi yönündedir. Bu tasarı meclisten onaylanmak üzere. Özel güvenlik görevlisi çalıştığı yerde düzen ve nizamı sağlarken işveren tarafından başka işlere de yönlendiriliyor. Özel güvenlik hamal gibidir. Varlığı görünmez yokluğu öldürür. Özel güvenlik işi gereği yıpranıyor. Bundan dolayı erken emeklilik istiyoruz. Kanun tasarısında yıllık 60 gün fazladan sigorta yatırılmasını istiyoruz. Özelikle havalimanlarında çalışan arkadaşlarımız büyük bir efor sarf ediyorlar. Havalimanı gibi yerlerde uyuşturucu kaçakçılığı olayları yaşanıyor. Orada uyuşturucu gibi maddeleri yakalayan ve ya olayları önleyen özel güvenlikçi oluyor, ama mükafatını emniyet görevlisi alıyor. Burada bir haksızlık yaşanıyor. Bu yasa tasarısıyla bu hakkın özel güvenlik görevlisine verilmesini istiyoruz. Diğer bir konu ise bakanımızın da destek verdiği özel güvenlikçileri ayrı bir teşkilat bünyesinde toplamaktır. Bazı yerlerde farklı görev tanımları var. Sadece özel güvenlik elemanını değil onu çalıştıran işverini de bağlayacak bir teşkilat yapılanmasını istiyoruz. Bu maddeler ve istekler aynı zamanda özel güvenliğin onur ve hasiyetini kurtaracaktır. İnşallah hükümetimiz de bunu yasal zemine kavuşturacaktır. Bu konuda Büyük Birlik Partisi Mustafa Desteci’nin emekleri oldu. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’da her zaman özel güvenliğe sahip çıkmıştır” şeklinde konuştu.
KİT'LERDE ÇALIŞAN TAŞERON İŞÇİLERİNE KADRO VERİLSİN
Kadroya alımlarından sonra 2020’ye kadar toplu iş sözleşme yapamadıklarını kaydeden Karataş, bunun kendileri için bir mağduriyet yarattığını söyledi.
Mücadeleye devam edeceklerini söyleyen Karataş, “Enflasyon yüzde 21 düzeyine geldi, bu enflasyonda niye işçi zam almasın. En azında enflasyon farkını alsın. KİT’lere kadro isterken bu enflasyon farkını da istemek bizim hakkımızdır. Türk-İş'in bu konuda bir çalışması var. Bizim için yoldan önce yoldaş gelir. Yol arkadaşlarımıza canımız pahasına sahip çıkarız. Bir birimize sahip çıkmamız gerekiyor. Kadroya geçen arkadaşların da bizlere destek olması gerekiyor. Eğer ki 35 bin insan birlik olursak başarırız. Sosyal medya da birlik olalım bunu istiyoruz. Toplu sözleşmeleri şuan yapamıyoruz. (Kamu İktisadi Teşebbüsler) KİT’ler dışında toplu sözleşme yapamıyoruz. Bizim en büyük isteğimiz Kitlere kadro verilmesidir. Hava limanları, devlet demir yolları, bu gibi kamu şirketlerinde çalışanlar kadroya dahil edilmediler. Buradaki kardeşlerimiz mağdur durumdalar. Bu gibi kurumlarda çalışan yaklaşık 70 bin personel var. Şirketler kuruldu taşeron işçiler aynı şekilde o şirketlere alındı. Değişen bir şey olmadı. Biz diyoruz ki kar payını taşeron alacağına devlete kalsın ya da işçilere dağıtılsın. En azında işçileri korumak için sendika olarak devletle muhatap oluruz. Şimdi bizler sendika olarak taşeronlarla muhatap oluyoruz. Bazı taşeronlar iflas ediyor, bazıları ücretleri geç yatırıyor, bazıları SGK'ları yatırmıyor, bazıları BES’leri yatırmıyor. Bu haksızlığı ortadan kaldırılarak devlet güvencesini istiyoruz. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu sendikamıza geldi. Genel Başkanımız bununla ilgili gerekli sunumları yaptı” şeklinde konuştu.
TÜRKİYE'NİN İLK ŞUBESİ VAN'DA AÇILDI
Güvenlik İş Sendikası olarak Türkiye genelinde 9 şube açma kararı aldıklarını kaydeden Karataş, ilk şubelerini Van’da açtıklarını söyledi. Karataş, “Bunun sebebi ise şu anda yönetimde olan bütün arkadaşlarımız işlerinden atılmışlardı. Evlerine ekmek götüremiyorlardı. Onların da bir ekmek kapısı olması için ilk şubeyi burada açıldı. Van şubesinde çevre illerden Hakkari Bitlis, Muş, Şırnak, Batman, Ağrı, Kars, Siirt, Iğdır'ın da olduğu 10 ili Van Şubesi'ne bağladık. Şu anda şubemize bağlı 6 bin özel güvenlik görevlisi var. 6 şubemizi açtıktan sonra kadro geldi böyle olunca biz diğer şubelerimizi açamadık. Emin adımlarla 2020’ye yürüyoruz. O zaman toplu iş sözleşme hakkı da verilirse insanlara daha çok yardımcı olacağımızı düşünüyoruz. İş anlamında haksızlığa uğramış ve mücadele edenlerin hepsi bizim sendikanın çatısı altında mücadelelerini sürdürüyor. Aynı zamanda uluslararası sendikalarla iletişim halindeyiz” dedi.
ÇALIŞANLAR SENDİKAYA NEDEN ÜYE OLMUYOR
Çalışanların sendikalara üye olmamasının çeşitli nedenlere bağlayan Karataş, “Bazen siyasi partilerin baskısı, bazen işveren baskısı, nedeniyle üye olmuyorlar. 15 Temmuz’dan sonra insanlar korktu. İnsanlar bazı sendikalara üye olduğu gerekçesiyle işinde oldular. İnsanları bu konuda bilinçlendirmeye çalışıyoruz. Öyle kirli bir yaklaşımlar olabiliyor ki, adam menfaati için her türlü iftirayı atabiliyor. Biz işçiler bir birimize kol kanat germezsek, ülkemiz için yan yana durmazsak sendikanın bir anlamı olmaz. Hangi iş kolu olursa olsun, hangi sendika olursa olsun bizim birlik ve beraberlik içerisinde Allah rızası için hareket ettiğimizde karşılığını alacağımıza inanıyorum” dedi.
15 Temmuz gecesi yaşadığı bir anıyı anlatan Karataş, “O gece alanlara çıktığımızda annem 'Nereye gideceksiniz' dedi, 'Meydana çıkacağız' dedim. Annem 'Gidin eğer Erdoğan'ı öldüreceklerse sizleri de öldürsünler' dedi. Bu gün kaç tane örgüt varsa onlar daha önceki darbelerin ürünüdür. Biz ülkemizin gelişmesi için bir tuğlada olacağız, bir tuğla da koyacağız, bunun için çalışıyoruz. Sendika olarak sadece üyelerimiz için çalışmıyoruz. Kim olursa olsun Allah rızası için elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyoruz. Birlik beraberlik içerisinde bir birimizi kollamamız gerekiyor” dedi.
Kaynak: Van Postası Gazetesi