Van’da terör örgütü PKK tarafından çocukları dağa kaçırılan aileler, HDP il binası önünde ikinci kez basın açıklaması ve oturma eylemi yaptı. Vanlı gazeteciler, Vangölü Gazeteciler Cemiyeti (VGC) öncülüğünde annelerin eylemine katılarak destek verdi.
Çocukları terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılan ailelerin Diyarbakır’da başlattığı eylemin ardından Van’daki aileler de ikinci defa HDP il binası önünde eylem yaptı. Evlatları değişik tarihlerde PKK terör örgütü tarafından dağa kaçırılan 10 aile, kentin en işlek noktası olan Cumhuriyet Caddesi’nde bir araya geldi. Ellerindeki ‘Dağları kurtlara-kuşlara bırakın’, ‘Evlat nöbetindeyiz’, ‘Çocuklarımızı istiyoruz’, ‘Çocuklarımız kimsenin piyonu olmayacak’, ‘Artık yeter! Yakamızdan düşün’, ‘Anneler nöbette’, ve ‘Evlat nöbetindeyiz Van anneleri’ yazılı dövizler bulunan anneler, buradan HDP il binasına kadar yürüdü. Eylemin ikinci haftasında Vangölü Gazeteciler Cemiyeti (VGC) öncülüğünde bir araya gelen gazeteciler de Vanlı annelere destek verdi.
Bitlis’in Tatvan ilçesinde düşen helikopterde şehit olan 11 askeri personele rahmet, yaralılara da şifa dileyerek basın açıklamasını okuyan VGC Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Sevinç, “Diyarbakır’da yaklaşık 550 gündür, terör örgütü PKK’nın kandırıp kaçırdığı çocuklarına yeniden kavuşmak isteyen anneler evlat nöbeti tutuyor. Yüreği acılı bu annelerimiz yıllardır çocuklarına yeniden kavuşmak için gözyaşı döküyor. Kimi anneler nöbetleri sonucunda evlatlarına kavuşurken, kimisi ise hala aynı hasretle evlatlarına kavuşmayı bekliyor. Van annelerinin umut nöbeti geçen hafta başladı. Gözü yaşlı annelerimiz burada PKK terör örgütüne karşı bir duruş sergileyip evlatlarını evlerine dönmeye davet ediyor. Bu çağrı Türkiye tarihinde önemli ve bir o kadar da değerli bir duruştur. Biz Vanlı gazeteciler, onlarca yıldır örgüt eliyle bölgede yaşatılan acılara, kayıplara, gözyaşlarına şahitlik ettik. Her bir ölüm ailelerin yüreğine bir kor düşürürken bu toprakları da bir acı coğrafyasına dönüştürdü” dedi.
Terör yüzünden bu topraklarda çok gözyaşı döküldü ve çok büyük kayıpların yaşandığını ifade eden Sevinç, “Analarımızın kıymetli mücadelesine bizler de ortak olarak onların yanında olduğumuzu göstermeye geldik. Devletimizin terör örgütü ile kararlılıkla mücadele ettiği süreçte bugün annelerimizin yanında olduğumuzu artık çocukların dağa değil okula gitmesi gerektiğini belirtmek, haklı mücadelelerinin yanında olduğumuz göstermek için acılı annelerimizin yanındayız. Bizler bir taraftan anaların sesi olacak, diğer taraftan bu toprakların huzura kavuşmasının mücadelesini verecek gazeteciliğimizi huzurun tesisi için kullanacağız. Bu bağlamda, geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı çağrıyı bugün biz Vanlı gazeteciler olarak buradan yenileyerek sesleniyoruz. Örgütün kandırdığı gençlerimize dönün diyoruz. Gençlerimize bundan sonraki süreçte örgüte maşa olmama çağrısından bulunuyoruz. Gençlerimize yakışan millete hayırlı evlatlar, başarılı bireyler olmaktır. Bu bölgeye, bu kente bu kadar acı yaşatan bir örgütün yanında değil, milletinin yanında olan gençlerimize rica ediyoruz: Bu acının son bulması sizlerin elinde. Bugün yanında yer aldığımız annelerimiz ağlamayı değil evlatlarına sarılmayı, onların kokusu ile uyumayı hak ediyor. Bu anaların daha fazla ağlamaması için birlikte büyük bir mücadelenin neferliğini yapalım. Gelin annelerimizin bu haklı mücadelesine destek verin. Annelik bütün siyasi görüşlerin üzerinde bir değerdir. Gelin bu çocukları el birliği ile yaşatalım. Gelin bu büyük acıya son verelim, bu hasreti bitirelim. Anneleri çocuklarına, çocukları hayatlarına kavuşturalım” şeklinde sözlerini tamamladı.
“PKK’NIN KAÇIRDIĞI GENÇLER DE KÜRT, KATLETTİĞİ HALK DA KÜRT"
Vanlı annelerin yürüyüşüne destek veren gazeteci Ziya Türk, “Gençlerin dağa kaçırıldığı ile ilgili toplumda birçok iddia vardı. Ancak bu somut bir biçimde en son Diyarbakır annelerinin ifadeleri ile ortaya çıktı ve çocuklarını HDP’den istedi. Daha sonra Hakkari’de benzer bir talep oldu ve şimdi de Van’daki anneler çocuklarını istiyor. Çocuklar, gençler geleceğe, hayata tutunmalı, dağda eline silah verilerek hendeklerde öldürtülmemeli. Ben şuraya dikkat çekmek istiyorum. PKK terör örgütü Kürt kimliğini kullanarak Kürtlerin hak ve menfaatlerini koruduğunu iddia ederek Kürt gençlerini dağlarda, hendeklerde öldürtüyor, yine Kürt halkını öldürmek üzere silahlı ve bombalı saldırılarda kullanıyor. PKK’nın kaçırdığı gençler de Kürt, öldürttüğü halk da Kürt. Dolayısıyla PKK; Kürt halkının hakkını savunan değil, Kürt kimliğini kullanarak katliam yapan, uluslararası güçlerin taşeronu olan bir terör örgütüdür. Dolayısıyla dağdaki gençler annelerin feryatlarını seslerini duyarak geri dönmeliler. Devlete teslim olmalılar. Bu ülkenin Van başta olmak üzere kentin ve ülkenin huzuru buradan geçiyor. Gençler hayata tutunmalı, okula gitmeli, geleceğe hazırlanmalı, hendeklerde öldürülmemeli” diye konuştu.
“BU ÇOCUKLARIN ELİ ARTIK SİLAH DEĞİL KALEM TUTMALI"
Vanlı annelerin yürüyüşüne destek veren gazeteci Baki Karaca ise “Gazeteciler olarak çocukları dağda olan annelerin yanında olmak için Vangölü Gazeteciler Cemiyeti’nin organize ettiği programa katıldım. Aslında annelerin Diyarbakır’da 550 gün önce başlayıp bugün Van’da devam eden Türkiye tarihinin önemli dönüm noktalarından birinin yaşandığı süreçteyiz. Bu süreç birçok anlamda Türkiye’de terörün bitmesi, kardeşliğin daha çok pekişmesi, insanlığın daha çok topluma yansıtması açısından önemli bir süreç. Bu süreci şöyle değerlendirmek gerekiyor. HDP, PKK yıllardır anneler ağlamasın gözyaşının rengi dili dini yok ifadelerini kullanan HDP, PKK bugün kendisiyle çelişen eylemler içindedir. Bugün PKK’nın en çok dağdaki çocuklara ‘silahı bırakıp annenizin yanına gidin, şehirlere artık okul okuyun, yuvanız olsun’ diye destek vermesi gerekir. Çünkü yıllardır bunun mücadelesini verdiklerini iddia ediyorlardı. Ama PKK ve HDP, Diyarbakır’da başlayan Van’da devam eden bu süreçten rahatsız olduğunu görüyoruz. Bu rahatsızlık yakın zamanda ben inanıyorum ki sivil toplum örgütleri bu ailelere destek olacaktır. Bu ailelere destek olunması lazım. Halkın destek olması lazım. HDP’li ailelerin destek olması lazım. Bu çocukların eli artık silah değil kalem tutmalı sözü dilde değil gerçekte hayat bulmalıdır. Bu bağlamda umut ediyoruz ki artık Türkiye’de huzur ortamının olduğu bu süreçte yakalanan fırsatı geride teptirmeyiz. Bu annelerin sesine kulak verilir. Bu anneler, çocukları dağda olan PKK’lıların anneleri. Bu annelerin artık gerçekten yüreği yanan alev alan anneler. Bu annelere dünyanın kulak vermesi lazım ve o çocukları artık ölmemeli. 16,17, 18 yaşında çocukların önünden medet bekleyen bir topluluğa artık dur demek lazım” dedi.
Vanlı anneler bir süre parti binası önünde oturduktan sonra buradan ayrıldı.