Van’ın Erciş ilçesine has 3 bin yıllık endemik, iri taneli, ince kabuklu kara üzüm her yıl olduğu gibi bu yıl da piyasaya çıktı. Gelecek nesillere aktarılan üzümün sofralık, şiralık ve şaraplık olarak kullanıldığı biliniyor.
İlçede özellikle Bayramlı, Karlıyayla, Tekler ve Akbaş köylerinin yanı sıra, Salihiye ile Beyazıt mahallelerinde yetiştirilen Erciş üzümü piyasaya çıktı. Tezgah ve manavlarda satılan endemik üzümün kilosu 5 TL’den alıcı buluyor. Urartu Kralı Menua tarafından ilçenin birçok yerinde yetiştirilen Erciş üzümünün uzun bir geçmişi de mevcut. Karataşlar mevkiinde bulunan taşlar üzerine 3 bin yıl önce çivi yazısıyla yazılan kitabede, Kral Menua’nın üzüm bağlarını talan edenlere beddua ettiği çivi yazılarında da mevcut. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde bulunan belgelerde ise, "Menua İşpinioğlu Tanrı Haldi için bu asma üzüm bağlarını diktirdi. Her kim ki, bu asmalara zarar verse Tanrı Haldı, Tarnı Teşuuba, Tanrı Şivini ve bütün tanrılar onu güneş altına kavursun" şeklinde ibare bulunuyor.
Urartu uygarlığı, taş işlemeciliğinin yanı sıra yaptıkları ünlü şaraplarıyla da tanınıyor. M.Ö. 600-900 yılları arasında yaşayan ve Erciş’te 3 adet ihtişamlı şehir kurdukları belirtilen Urartular, o dönemlerde, tarihi Zernaki Tepe mevkiinden Haydarbey Mahallesine kadar olan alanların tamamını üzüm bağı olarak kullandıkları yapılan araştırmalarla üzüm kökü fosilleriyle da ortaya çıkmıştı.
Bu arada, dünyanın en ünlü şarabının yapıldığı Fransa’nın Lyon ve Nis şehirlerinde bulunan üzüm bağlarının da, Ermeniler döneminde Erciş’ten götürülen ve buralarda yetiştirilen üzüm köklerinden elde edildiği yapılan araştırma ve incelemelerle ortaya çıkmıştı.