Van Emniyet Müdürlüğü bünyesindeki Köpek Eğitim Merkezinde (KEM) yetiştirilen dedektör köpekler, zehir tacirlerinin korkulu rüyası oldu.Van Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi bünyesindeki KEM’de hassas burunlu dede
Van Emniyet Müdürlüğü bünyesindeki Köpek Eğitim Merkezinde (KEM) yetiştirilen dedektör köpekler, zehir tacirlerinin korkulu rüyası oldu.
Van Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi bünyesindeki KEM’de hassas burunlu dedektör köpeklerin formda kalmalarına yönelik eğitimler aralıksız devam ediyor. Uyuşturucu sevkiyatının en önemli kritik noktalarından biri olan Van’da güvenlik güçleri birçok başarılı operasyona imza atarken, en büyük yardımcıları ise özel eğitimli köpekler oluyor. Van Emniyet Müdürlüğü bünyesindeki merkezde; Alfa, Şila, Rexo, Bozo, Lisa, Zeyna ve Lina isimli 7 narkotik köpeği bulunuyor. Burada barınan ve eğitim alan dedektör kepekler, 6 aylık çalışmanın ardından uyuşturucu ve kaçakçılık suçları başta olmak üzere birçok alanda güvenlik güçlerine büyük destek veriyor.
Uyuşturucu ticareti yapanlar her geçen gün yeni bir yöntemle yanıltıcı kokular ve özel tuzaklar kullanmalarına rağmen dedektör köpekler, narkotik maddeyi kolaylıkla buluyor. Operasyonlarda aktif görev alan 7 özel eğitimli köpek, güvenlik güçlerinin geliştirdiği yeni stratejilerle 2017 ve 2018 yıllarında yapılan uyuşturucu operasyonlarında Türkiye rekoru kırdı.
“Rekor yakalamalara imza attık”
İHA muhabirine konuşan Van Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi Emniyet Amiri Kürşat Başer, Van’ın uluslararası uyuşturucu nakliyatı açısından oldukça kritik bir noktada yer aldığını belirtti. Son yıllarda gerçekleştirilen başarılı operasyonlarda, dedektör köpeklerinin büyük payı olduğunu ifade eden Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi Emniyet Amiri Başer, “Afganistan’dan başlayan eroin yolculuğu İran üzerinden ülkemizi kullanarak nihai hedeflerden olan Avrupa ülkelerine varmaya çalışılmaktadır. Bu yüzden ilimiz geçiş güzergahı bakımından önemli noktalardan bir tanesidir. İran ile yaklaşık 240 kilometre sınırı olan bir ildir. 2006 yılından bu yana geliştirmiş olduğumuz stratejilerle 2017 ve 2018 yıllarında rekor yakalamalara imza attık. Büyük başarılar elde ettik. Tabi bu başarılarda sevimli dostlarımızın payı çok büyüktür” dedi.
“Geçtiğimiz yıl 5,9 ton eroin yakaladık”
Özel eğitimden geçen dedektör köpeklerle geçtiğimiz yılda düzenlenen uyuşturucu operasyonlarında 5,9 ton eroinin ele geçirildiğini anlatan Başer, “Öncelikle 6 aylık bir başlangıç eğitimi ve akabinde alınan uzman eğitimlerle beraber uyuşturucu madde yakalamamızda çok önemli katkıları vardır. Geçtiğimiz yıl Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü olarak 5,9 ton eroin yakaladık. Bu Türkiye’de yakalanan toplam eroin miktarının 3’te birinden fazladır. Bu yakalanan eroin miktarında sevimli dostlarımız etkin rol oynadı” diye konuştu.
“Yanıltıcı kokulara rağmen narkotik maddeyi kolaylıkla buluyorlar”
Uyuşturucu tacirlerinin kimyasal madde kullanarak dedektör köpeklerini yanıltacaklarını düşündüklerini, ancak bu konuda başarılı olamadıklarına dikkat çeken Başer, “Köpeklerimizin her biri birbirinden başarılıdır. Tüm köpeklerimiz zor şartlarda yanıltıcı kokular, özel tuzaklar kullanılmasına rağmen narkotik maddeyi kolaylıkla buluyorlar. Uyuşturucu tacirlerinin bazı yanlış algıları var. Onlar bazı kimyasal maddeleri kullanarak dedektör köpeklerin işlerini zorlaştıracaklarını düşünüyorlar. Tabi bu köpeklerin koku duyularının ne kadar keskin olduğundan bihaber olduklarından kaynaklanmaktadır” şeklinde konuştu.
“Eğitim süreci hakkında bilinen bir takım yanlışlar var”
Dedektör köpeklerin eğitim süreci hakkında bilinen yanlışların olduğunu dile getiren Başer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sanki köpeklerimiz uyuşturucuyla temas ediyor, uyuşturucunun kokusunu alıyor gibi değerlendiriliyor. Aslında burada köpeklerimize vermiş olduğumuz eğitimde onların aramış oldukları şey oyuncaklarıdır. Eğitim süreçleri ceza veya ödül sistemiyle değil, tamamen oyun sistemine göre gerçekleşiyor. Köpeklerimiz; uyuşturucu aranan araçta, kokusuna alışmış oldukları oyuncaklarını arıyor. Aslında onlar bizimle oyun oynuyorlar, ama gençlerimizle oyun oynamaya çalışanların da sonunu getiriyorlar.”