Atılan yeme akın eden kuşların görsel şöleni

Van’da eski buğday pazarının yıktırılmasıyla aç kalan binlerce güvercine 17 yıl önce sahip çıkan kahvehane işletmecisi Mevlüt İzci, özellikle kış aylarında yiyecek bulamayan kuşları arpa ve buğdayla besliyor. Kar yağışından sonra yiyecek bulamayan güvercinler, barınak edindikleri çatılarda esnafın yem atmasını bekliyor. Sabahın erken saatlerinde iş yerini açan kahvehane işletmecisi İzci, ilk olarak aç kalan kuşlara yem atıyor. Atılan yemlere akın eden binlerce güvercinin uçuşuyla oluşan manzara ise adeta göz kamaştırıyor.
 

Hahvehane işletmecisi Mevlüt İzci, çocukları gibi sevdiği güvercinleri beslenmenin çok güzel olduğunu belirtti. 17 yıl önce yıktırılan buğday pazarıyla birlikte aç kalan kuşlara sahip çıktığını dile getiren İzci, “Buğday pazarı gittikten sonra yan taraftaki komşumla kuşlara sahip çıktık. Komşum ilerletemedi ve iş yerini kapattı. Bu yüzden kuşlara bakım işini ben devraldım. Bizler de kuşlara yem veriyoruz. Sağ olsun esnaf arkadaşlarımız var, onlar da kuşlara yem veriyor. Kuşlar aç kaldıkları için sığınak olarak burayı buluyorlar. Burada da yem oranı çok az. Bu yüzden kışın çoğu zaman aç kalıyorlar” dedi.

“Kuşların bir sığınağı yok”
 

Aç kalan güvercinlerin kuş avcılarının hedefinde olduğunu ve bu yüzden de kendisinin gönüllü olarak kuşlara sahip çıktığını dile getiren İzci, “Yazın bir kenarda su verebiliyoruz. Kışın kuşlar hem aç, hem de susuz kalıyorlar. Kuşların bir sığınağı yok. Sadece iş yerlerinin çatılarında duruyorlar. Yem veriyoruz, ancak çok kalabalık oldukları için verdiğimiz yem yetmiyor. Her kuşa bir avuç buğday bile düşmüyor. Ben yaz-kış buradayım. Kuşlara sığınak yapılırsa çok güzel olur. Kuşlar için bir koruma da yok. Kedilerden ve kuş avcılarından kuşları kimse koruyamıyor. Bu yüzden de kuşlar yıpranıp gidiyor” diye konuştu.

“Kuşlar sevgisini kanat çırparak gösteriyor”
 

Kuşların atılan yemle mutlu olduğunu ve sevgisini kanat çırparak gösterdiğini belirten İzci, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kuşları çok seviyorum. Kuşlarla ilgilenmek çok güzel. Bir baba nasıl çocuğunu gördüğü zaman çocuğuna koşuyorsa, kuşlar da buğday döken birini gördüğü zaman kanat çırparak onlara aynı sevgiyi gösteriyor. Ben de kuşların içinde durup onlarla konuşuyorum, ‘Verdiğim buğday size yetiyor mu?’ diyorum. Bazılarına zarar geldiği zaman canım acıyor. Soğuktan kahvenin önüne gelen bir kuş kıvranıyor. Onu görünce çok üzülüyorum.”
Yetkililerden kuşların bakımı için yer talep eden İzci, bu sayede kuşlarla daha rahat ilgilenebileceğini ifade etti.