Düzce'de meydana gelen depremin ardından sosyal medyada 'HAARP' saldırısı iddiası yine gündeme geldi.
Düzce'deki depremden sonra HAARP sistemi sosyal medyada gündeme geldi. ABD yapımı bir filmde, 1999 depreminden tam iki yıl önce ABD'nin deprem silahı üzerinde çalıştığı ve Türkiye'de deneme yaptığını anlatan sahneler yer almıştı.
Düzce'nin Gölyaka ilçesinde 5,9 şiddetinde bir deprem meydana geldi. Deprem İstanbul dahil birçok ilde hissedildi.
Depremin ardından HAARP sistemi sosyal medyada gündem oldu. Sosyal medya kullanıcıları, bazı komplo teorilerini hatırlattı ve ABD'nin HAARP sisteminin devrede olabileceğini öne sürdü.
Bir Twitter kullanıcısı, 1997 yapımı "Komplo Teori" filminde ABD'nin deprem silahından bahsedildiğini, Türkiye üzerinde denemeler yapıldığını ve filmin çekiminden tam iki yıl sonra Türkiye'de deprem olduğunu hatırlattı.
Sosyal medya kullanıcıları, deprem sırasında gökyüzünde beliren ışıkla ilgili Haarp saldırısını gündeme getirdi.
2020'de Elazığ'da meydana gelen depremde de gökyüzünde ışık belirmiş, HAARP iddiası yine gündeme gelmişti.
Ahmet Şaşmaz'ın geçmişteki açıklamaları
O günlerde gökyüzünde beliren ışık hakkında açıklama yapan Fırat Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Şaşmaz, bu parlamaların deprem bölgesinde ve deprem sırasında meydana gelen ışık parlamaları olarak tanımlandığını söylemişti:
"Özellikle literatürde bunun nedenleri konusunda pek çok görüş var. Ancak bilim insanları bu konu üzerinde hemfikir değiller. Ancak genel kanaat, bu yansımaların Deprem sırasında iki kayacığın birbirine sürtünmesi sonucunda yerin derinliklerinde ortaya çıkan kayaçlar üzerinde stresin elektrik yüklediği şekilde ortaya çıkması ve bu da kırık sistemleri boyunca yüzeye doğru çıkarak, atmosferle temasta bulunması sırasında büyük bir ışık parlaması şeklinde ortaya çıkıyor. Bunun diğer bir görüşü ise özellikle deprem oluşmadan önce yerinde derinliklerindeki kayaçlar üzerindeki stres ve ek yükler, bazı oksijen bulunduran kayaçların elektron yüklü birtakım eksilmelerin kimyasal bağlarında bozulmalara neden olduğu ve bozulmaların elektrik yüklediği şekilde ortaya çıktığı ve bunun daha sonrasında kırık ve yarıklar vasıtasıyla yoğun bir basıncın etkisiyle yüzeye doğru fırladığını ve atmosferde ışık yansıması oluştuğu düşüncesi en hakim olan görüştür. Görüntülerde ışık patlaması muhtemelen Doğu Anadolu'daki fay üzerindeki ana yarıklardan çıkan elektrik yüklerinin atmosferle teması halinde oluşan ışık yansımadır. Bunun konsantrik halkalar şeklinde bir alev patlaması şeklinde görüyoruz. Ama küçük görüntülerdeki meteor taşlarının parlamasına benzeyen görüntüler de muhtemelen fay zonu yakınlarındaki mikro yarıklardan çıkan, düzensiz gelişigüzel elektron yükleri olabileceğini düşünüyorum."