Türkiye uyguladığı başarılı diplomasi faaliyetleri ile birlikte hem ekonomik hem de siyasi olarak yeni kazanımlar elde etmeyi sürdürüyor.
Türkiye'nin hakimiyetini artırdığı kıtalardan birisi de Afrika...
Türkiye-Afrika ilişkileri, 2003'te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu "Stratejik Afrika" politikasıyla yeni bir ivme kazandı.
Türkiye, Afrika ile ekonomik ilişkilerini eşit ortaklık temelinde kazan-kazan esasına dayalı inşa ediyor.
Uluslararası sistem içinde etkin bir role sahip Afrika kıtası, küresel sahnede giderek önemli bir aktör haline geldi.
Batılı ülkelerin sömürü faaliyetleri
Kıtanın, ekonomik, ticari ve jeopolitik değerleri Çin, ABD, Rusya, Hindistan ve Güney Kore gibi ülkelerin yatırımcılarını kendine çekiyor.
Fransa, İngiltere, İspanya, Portekiz ve Almanya gibi Batılı ülkeler tarafından yıllarca sömürülmesi, Afrika'nın yabancı yatırımcılara güven sorunu yaşamasına yol açtı.
Rüzgar Türkiye'nin lehine döndü
Ama Türkiye Afrika'da oluşturduğu başarılı politikalarla birlikte rüzgarın yönünü tersine çevirdi.
Türkiye’nin Afrika’daki doğrudan yatırımları, 2003’te 100 milyon dolar seviyesindeyken geçen yıl 8 milyar dolar seviyelerine yükseldi. Afrika’da Türk şirketlerinin üstlendiği projelerin toplam değeri ise 70 milyar dolara ulaştı.
Bu projelerin son örneği ise Uganda'da yaşandı.
Çinli şirketin sözleşmesi feshedildi
Uganda’da demiryolu projesinde hükümet kısa bir süre önce, Çinli bir şirketle olan sözleşmesini feshetti.
Türkiye tercih edildi
2.2 milyar dolar değerindeki projede Çinli şirket verdiği taahhütleri yerine getirmedi. Bunun üzerine Uganda hükümeti Türkiye ile temasa geçip projenin tamamlanması için mutabakat zaptı imzaladı.
Ana etken hız ve kalite
Uganda hükümetinin Türkiye ile görüşme kararında etken noktanın sadece fiyat bazında olmadığı, hız ve kalite konusunda Çinli firmadan daha iyi hizmet vermesinin önemli bir etken belirtildi. Kaynak: EnsonHaber