Vücuttaki selülitlere dikkat

Dr. Biran Ekici, vücuttaki selülitlere dikkat edilmesi konusunda uyarılarda bulundu.

Dr. Biran Ekici, “Mezoterapi ciltte birçok tedavide kullanılabilecek, ciltte diğer tedavilerin yanında destek sağlayan veya tek başına kullanılan bir enjeksiyon uygulamasıdır. Ciltte lekelerde, yoğun nemlenme programlarında, akne ve gözenek tedavilerinde, Ciltteki sarkmalara ve kırışıklıklara yönelik müdahalelerde (yüz mezoterapisi, yüz gençleştirme olarak da bilinmektedir), hızlı kilo alıp vermeye veya hamileliğe bağlı vücutta oluşmuş olan çatlakların tedavisinde, selülit oluşumuna yönelik tedavilerde, bölgesel yağlanmanın giderilmesinde, Saç dökülmesinde (saç mezoterapisi olarak da geçmektedir) sıkça kullanılan bir yardımcı uygulamadır” dedi.

Kişinin beklentileri ve hekimin tespitleri doğrultusunda mezoterapi uygulamasının gerçekleştirileceği bölgeler ve uygulamada kullanılacak medikal malzemeler ile miktarların belirlendiğini ifade eden Dr. Ekici, “Oluşturulmuş olan tedavi planı doğrultusunda, çok ince ve kısa iğne uçları vasıtasıyla cildin 1 - 3 mm altında belirlenmiş hedef noktalara hazırlanmış olan karışımın erişmesi sağlanır. İğneler lokal anesteziyi gerekli kılacak bir acı vermemekle birlikte, mezoterapi işlemi gerçekleştirileceği bölgeye lokal anestezi uygulandıktan sonra da yapılabilir. Minimal enjeksiyon işlemleri uzun sürmemekle beraber, uygulamanın tamamı birkaç seansı içermektedir. Seans sayısı kişinin mezoterapiden hangi alanda fayda sağlamaya çalıştığına ve kişinin özelliklerine göre belirlenmektedir. Uygulama sonrası enjeksiyon yerlerinde geçici, şişlik ve kızarıklık, morarma gibi renk değişiklikleri olabilir, bu etkiler genelde 5 - 7 gün içerisinde yok olur. Genel anestezi gerektirmeyen bir işlem olduğu için anesteziye bağlı riskler ortadan kalkmaktadır. Estetik amaçlı gerçekleştiriliyor olsa da mezoterapi uygulamasının tıbbi bir işlem olduğu unutulmamalı ve mutlaka uzman ve tecrübeli hekimler tarafından gerçekleştirilmesine dikkat edilmelidir. Dikkat gösterilmesi gereken bu husus, hem risk oluşturabilecek etkenlerin tespitinde ve önlenmesinde, hem de uygulamanın başarısında önemli bir koşulu oluşturmaktadır” açıklamalarında bulundu.