Dr. Sevgi Ekiyor, tatile pürüzsüz bir ciltle çıkmak isteyenlere önerilerde bulundu.
Mezoterapinin, tedaviye göre özel olarak hazırlanmış ilacın cildin altına enjekte edilmesi şekline dayanan bir tedavi yöntemi olduğunu belirten Dr. Sevgi Ekiyor, “İlk olarak Fransız doktor Dr. Michel Pistor tarafından 1952 yılında kullanılmaya başlanmıştır. Cilt (Yüz) mezoterapisi, Vücut Mezoterapisi, Saç Mezoterapisi olarak üçe ayırabiliriz. Mezoterapi tedavilerde; Saç dökülmelerini önlemede, Bölgesel zayıflama tedavilerinde, Selülitleri gidermede, Hamilelikte oluşan çatlakların tedavisinde, Yüz gençleştirme tedavilerinde, Akne ve yara izlerinin tedavisinde ve leke göz torbaları yara izlerinin tedavisinde kullanılabilir” dedi.
Vücut mezoterapisinin Kalp yetmezliği bulunan kişilerde, Diyabet hastalarında, Böbrek rahatsızlığı bulunan kişilerde, Hamilelik / emzirme döneminde,
Antikuagülan tedavisi gören hastalarda mezoterapi uygulaması yapılmadığgını anlatan Dr. Sevgi Ekiyor, vücut mezoterapisinin Bacaklar, Karın ve mide bölgesi, Yanlar, Sırt, Kollar, Alt bacak olacak şekilde bölgesel yağlanma olan yerlere uygulandığını kaydettti.
Kişiden kişiye ve tedavi türüne göre değişmekle birlikte ortalama 8 - 10 seans arası başarı sağlandığını kaydeden Dr. Sevgi Ekiyor, “Vücut mezoterapisi sans süresi bölgenin büyüklüğüne göre 15 ila 30 dk. sürmektedir. Kişiden kişiye ortalama 5 ila 10 gün arası 1 seans uygulanmaktadır. Sonrasında ise ayda 1 koruma seansı uygulanarak hasta takip edilmektedir. 8 - 12 ayda bir olacak şekilde mezoterapi kürü tekrarlanabilir.Seans yüzde minimum 3 ile 6 vücutta ise minimum 6 ortalama 10 seans uygulanır.
Tedavi sonrasında hastanın dinlenmesini gerektiren herhangi bir durum bulunmamaktadır. Hasta normal günlük hayatına devam edebilir. Mezoterapi tedavisi süresince güneş banyosu ve solaryumdan kaçınılmalıdır. Tedavi kürü sonunda ciltteki hassasiyet ve morluklar iyileştikten sonra hastanın güneşlenmesinde bir sakınca yoktur.” diye konuştu.