Halk arasında göz tansiyonu olarak bilinen ve sinsi seyreden glokomun, geç tanı konulması halinde körlükle sonuçlanabildiği ancak tanı sonrası ilaç ya da cerrahi müdahale ile körlük riskinin engellenebildiği belirtildi.
ANKARA (AA) - Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Merih Önol, AA muhabirine yaptığı açıklamada, glokomun göz sağlığı açısından ciddi bir sağlık sorunu olduğunu söyledi.
Göz hekimleri tarafından "görmenin sinsi hırsızı" olarak adlandırılan glokomun görme sinirinin liflerini yavaş yavaş azalttığını belirten Önol, bunun kanser kadar sinsi bir hastalık olduğunu ve geç kalındığında üzücü sonuçlar doğurduğunu ifade etti.
Önol, genellikle göz muayenelerinde tesadüfen teşhis edilen glokom hastalığında erken tanının kişiyi kör olmaktan kurtardığına dikkati çekti. Bir gecede bile körlüğe sebep olabilen glokomun çeşitli formlarının bulunduğunu anlatan Önol, "Glokom, bazen farkına varmadan körlüğe sürükleyebiliyor." dedi.
Körlüğe sebep olan hastalıkların başında gelen glokomun, sinsi olduğu kadar yaygın da görüldüğünü vurgulayan Prof. Dr. Önol, sözlerine şöyle devam etti:
"Özellikle de Türkiye'de en sık görülen açık açılı formu, hiçbir bulgu vermeden gözü körlük noktasına kadar getirmektedir. Bugün dünyada 80-90 milyon glokomlu olduğu bilinmektedir. Her glokomlu 'potansiyel görmez'dir. Tanı konulduktan sonra tedavisi mümkün olan glokom hastalarının ilaçlarla veya ameliyatlarla körlüğe gidişi engellenebiliyor. Ancak görmesini yitirmiş bir gözün tekrar görmesi mümkün olmuyor. Göz içinde yarattığı basınç sebebiyle kaybına yol açtığı görme siniri liflerini eski haline döndürmek mümkün olmuyor. Biz glokom uzmanlarınca, ameliyat ve ilaçlı tedavi yöntemleriyle kalan görme sinirleri yaşatılmaya çalışılıyor."
"Eğitim seviyesi düştükçe glokomun sebep olduğu körlük oranı da artar"Prof. Dr. Önol, genellikle 40-50 yaş üstünde görülen bu hastalığa gençlerde ve bebeklerde de rastlanabildiğini söyledi.
Glokomun her gün, her saat görmeyi azalttığını anlatan Önol, şunları kaydetti:
"Hasta bu süreçte herhangi bir ağrı, kızarıklık hissetmez. Görme çevreden kapanarak ilerlediği için uzun süre görme azalması da olmaz. Bu nedenlerle, glokom tanısı genellikle gözlük muayeneleri sırasında tesadüfen konulmaktadır. Erken tanı konmuş olan şanslıdır ve kör olma riski yoktur. Bu nedenle, genetik olarak geçebileceğini bilen entelektüel toplumlarda erken tanı oranı daha yüksektir. Eğitim seviyesi düştükçe glokomun sebep olduğu körlük oranı da artar."
Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Merih Önol, erken tanı için yılda bir kez göz hekimine muayene olmanın önem taşıdığını belirterek, "40 yaş üzerinde yılda 1 kez yapılan göz muayeneleri ile bu hastalık artık sinsi olmaktan çıkar ve 'hırsız' yakalanmış olur." ifadelerini kullandı.