TIBBİ FARMAKOLOJİ FİTOTERAPİ VE HOMEOPATİ UZMANI PROF. DR. MUSTAFA IRAZ
Tıbbi Farmakoloji Fitoterapi ve Homeopati Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Iraz, fibrokistik meme problemine dikkat çekti. Iraz, "Fibrokistik hastalık meme kanserine dönüşmez. Fakat meme kanseri teşhisi konmasını güçleştirebilir. Çünkü fibrokistik hastalık bulguları kanser bulguları ile karışabilir" dedi.
Hormon ve hormon benzeri maddelerin sürekli ve değişen etkileri sonucu süt bezleri ve süt kanallarını döşeyen hücrelerde bazı değişiklikler olabileceğini anlatan Prof. Dr. Mustafa Iraz, "Bu hücreler diğerlerinden farklı bir görünüme sahiptir ve bunlara atipik hücre denir. Eğer fibrokistik meme nedeniyle biyopsi yapılan bir bayanda atipik hiperplazi tespit edilirse bu durumda ileride meme kanseri gelişme riski iki kat artar. Bu mutlaka kanser gelişir anlamında değildir. Sadece riskin arttığını ifade eder. Atipik hiperplazi, fibrokistik memelerde yüzde 5 oranında görülür" diye konuştu.
Prof. Dr. Mustafa Iraz, fibrokistik meme değişikliği saptanan kadınların ne yapmalı sorusuna işe şöyle cevap verdi:
“Fibrokistik meme durumu saptanan kadının takip altında bulunması gerekir. Fibrokistik meme veya fibroadenom sahibi kadın; Her ay adetin bittiği ilk hafta kendi kendini muayene etmesi gerekir. Her yıl bir uzmana muayene olması gerekir. 40 yaş üzerinde ise her yıl mamografi 40 yaş altında ise her yıl ulrasonografi ile kontrol edilmelidir. Eğer risk faktörleri yüksek ise (aile hikayesi, atipik hiperplazi vb.) muayenenin altı ayda bir yapılması gerekir. Her fibrokistik değişiklik saptanan hastada biyopsi yapılması gerekli değildir; ancak tetkiklerde şüpheli gelişme saptandığında biyopsi önerilmektedir. Fibrokistik memeye bağlı ağrı ve hassasiyetin azaltılması için ağrı kesici antinflamatuar ilaç kullanılması ve uygun beden sütyen giyilmesi rahatlama sağlayacaktır. Ama bunlar ana problemin çözümünü sağlamayacaktır. Adet düzensizlikleri varsa uygun hormon desteğinin verilmesi şikayetleri azaltabilir. Ayrıca varsa tiroid bozukluğu ve şeker hastalığının tedavi edilmesi şikayetleri azaltabilir. Biyopside atipik hiperplazi tespit edilmedikçe fibrokistik hastalıkta ameliyat gerekli değildir. Kahve, çay, kolalı ve alkollü içeceklerin azaltılması veya kesilmesi hastaların şikayetlerini azaltacaktır. Son yıllarda uygulanan bütüncül tıp yaklaşımları, fitoterapi ve homeopati gibi destek tedavileri ile insan doğasına en uygun şekilde destek tedavileri sunulmaktadır. Memede fibrokistik hastalık, fibroadenomlar hatta meme kanseri Amerikan toplumunda Japon kadınlara göre yaklaşık 8-10 kat daha fazla görülmektedir. Fibrokistik meme sahibi bayanlarda beslenmenin düzenlenmesi ve eksik eser elementlerin takviye olarak verilmesiyle başka bir tedaviye gerek kalmadan hastaların yüzde70’inde fibroadenom veya fibrokistler ortadan kaldırılabilmektedir. Bu tedavi yaklaşımıyla hastalarda yan etki gözlenmediği gibi hastalar ameliyat gibi riskli ve geri dönüşsüz yaklaşımlardan da korunmaktadırlar. Yan etki riskinin minimum olması nedeniyle her hastanın radikal tedavi seçeneklerinden önce fitoterapi gibi destek seçeneklerini denemesinde büyük fayda vardır."