Uzman Fizyoterapist Gökhan Aygül, egzersizin şeker hastalığı üzerine çok olumlu etkilerinin olduğunu söyledi.Uzman Fizyoterapist Gökhan Aygül, “Egzersiz, psikolojik durumu, kalp dolaşım sistemi veya metabolizmayı etkileyebilir. Düzenli e
Uzman Fizyoterapist Gökhan Aygül, egzersizin şeker hastalığı üzerine çok olumlu etkilerinin olduğunu söyledi.
Uzman Fizyoterapist Gökhan Aygül, “Egzersiz, psikolojik durumu, kalp dolaşım sistemi veya metabolizmayı etkileyebilir. Düzenli egzersiz kan şekerini düşürür ve bu da şeker hastalığının kontrolünde çok önemlidir” dedi.
Aygül, egzersizin başlıca yararlarını şöyle sıraladı:
“1.İnsülin hassasiyetini artırır: Egzersiz daha fazla insülin üretimini sağlamaz fakat insülinin hassasiyetini artırır. Bu etki birkaç saat sürer. Bazı hastalarda 24 saat bile etkisi olabilir. Böylece, insüline bağımlı olmayan hastalarda ağızdan alınan ilaç miktarı azaltılabilir.
2. Kan şekerinin kontrolü daha kolay sağlanır: Kişi egzersiz yapmaya başladığında kan şekerini ve diyetini daha düzenli ve dikkatli takip eder. Şeker hastalığını kontrol etmenin temel anahtarı hastalığın yan etkilerini azaltmaktır.
3. Kalp damar hastalıkları riskini azaltır: Egzersiz kan basıncını ve kalp damar tıkanıklığına yol açan kolesterolu düşürür.
4. Egzersizin diğer yararları: Vücuttaki fazla yağları yakar; kilo vererek ideal vücut ağırlığına kavuşmanızı sağlar, Kaslarınızın kuvvetlenmesini sağlar, Kan akışını artırır, Enerjinizin artmasını sağlar, İş yapma kapasitenizi artırır, Dolaşımı artırır, Oksijen tüketiminizi artırır, Tekrarlı iş yapabilme becerinizi artırır, Kemik yoğunluğunuzu ve kuvvetinizi artırır, Stresinizi azaltır ve gevşemenizi sağlar, Endişe ve depresyonu azaltır, Kendinize güvenizi artırır ve kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlar, Egzersiz Tip1 (insüline bağımlı) ve Tip 2 (insüline bağımlı olmayan) şeker hastalıklarında diyet ve ilaç kullanımı ile birlikte hastalığın kontrolü açısından son derece önemlidir.”
Egzersiz yapmak için en uygun zaman nedir?
Yemeklerden 3 saat sonra veya öğünden önce yapılan egzersizin oluşturduğu en büyük riskin hipoglisem olduğunu kaydeden Aygül, “Bu nedenle egzersiz öğünlerden 1-2 saat sonra yapılmalıdır. Bu uygulama hipoglisemi riskini uzaklaştırmanın yanı sıra postprandial (yemek sonrası) glisemi yükselmelerini önlemesi nedeniyle de önerilmektedir. Glisemi düzeyi 100 mg/dl’nin altında iken egzersiz yapılması hipoglisemi riski oluşturur. Glisemi düzeyi 240 mg/dl’nin üstünde iken yapılan egzersiz ise kan şekerinin daha çok yükselmesine ve keton cisimlerinin artmasına neden olur. Eğer kan şekeri 100 mg/dl’nin altında ise egzersiz yapılmaması veya 1 bardak süt, 2 dilim ekmek (kepekli olmamalı) veya poğaça ve 1 adet meyva yedikten sonra egzersiz yapılması gerekir. Kan şekeri 120-180 mg/dl arasında ise ve 1 saat süreyle egzersiz yapılacak ise, hipoglisemi riskinden korunmak için 25-30 gram karbonhidrat içeren bir öğün yenilmesi gerekmektedir. Bu öğün bir tost veya bir bardak süt, 2-3 adet bisküvi olabilir. Kan şekeri 180-240 mg/dl iken ilave bir öğün almak gerekmez” şeklinde konuştu.