Diş Hekimi Umut Şimşek, dişlerdeki sararmaların gülümsemeyi engellediğini söyledi.
Gelişen modern hayatla birlikte her alanda olduğu gibi bireylerin estetik ve güzellik konusundaki beklentilerinin de arttığına dikkat çeken Diş Hekimi Umut Şimşek, “Yapılan psikolojik çalışmalarda beyaz diş rengine sahip bireylerin daha özgüvenli oldukları ve toplum tarafından da daha fazla takdir gördükleri ortaya çıkmıştır. Diş renginin normal beyazlıkta olmadığı bireyler ise psikolojik ve sosyal olarak negatif etkilenmektedir. Bu sıkıntıyı ortadan kaldırmak amaçlı dişhekimleri tarafından diş beyazlatma işlemi sıkça yapılarak, diş renklenmesinin önüne geçilmektedir.” Dedi.
Diş renklenmesinin iç ve dış renklenmeler olmak üzere 2 kategoriye ayrıldığını kaydeden Diş Hekimi Umut Şimşek, “Dış renklenmeler yeterli olmayan ağız hijyeni sonucunda oluşan plak ve diştaşından, çay/kahve/boyar madde içeren içecek ve yiyeceklerin tüketilmesinden, ağızdaki bakterilerden, sigaradan dolayı oluşmaktadır. İç renklenmeler ise genellikle cansız yani devital dişlerde ve kanal tedavili dişlerde, genetik bazı hastalıklarda, florlu suların tüketilmesinde ve bazı ilaç kullanımları sonucunda görülmektedir. Bu tip renklenmelerin giderilmesinde bazı malzemeler kullanılmaktadır” diye konuştu.
Diş Hekimi Umut Şimşek, diş beyazlatmada kullanılan bu malzemeler hidrojen ve karbamid peroksit olduğunu ifade ederek, “Diş beyazlatıcılar dişin içindeki organik dokuya yayılarak dişin rengini açmaktadırlar. Diş beyazlatma işlemi muayenehane/klinik ortamında yapılan ofis tipi beyazlatma ya da hastaların kendi kendilerine uygulayabildikleri ev tipi beyazlatma şeklinde uygulanmaktadır. Ofis tipi beyazlatmada %30-35’lik hidrojen peroksit kullanılmaktadır. Bu malzemeler üretici firmanın kullanım koşullarına göre dişeti izolasyonu için koruyucuların kullanılması ve toplum arasında lazer olarak bilinen belirli dalga boyundaki ışığın aktivasyonu ile gerçekleşir. Ortalama 30-45 dakikalık sürede 1-2 seanslık periyotta beyazlatma işlemi tamamlanır.
Ev tipi beyazlatmada ise hastadan alt ve üst çeneden ölçü alınır ve bu ölçüye uygun hastaya spesifik bir plaka üretilir. Beyazlatıcı madde olarak hastaya %10-15’lik karbamid peroksit verilir ve jel şeklindeki bu beyazlatıcı maddenin, verilen plakanın içine hasta tarafından sıkılarak, üretici firmanın kullanım şartlarına uygun olarak günde ortalama 2-3 saat olmak üzere 7-10 günlük süre ile kullanmaları önerilir.
Kanal tedavisi sonucunda genellikle ön dişlerde diş renklerinde kahverengi-mor renkli değişimler gözlenebilmektedir. Bu vakalarda kanal tedavisi görmüş dişin arka kısmına kavite denilen bir oyuk açılarak dişin orta kısmına doğru, kanal dolgu maddesi boşaltılır ve kanal dolgusunun hemen üstüne beyazlatıcı madde konulur. Ortalama 2-3 günlük kontroller ile bir hafta içinde diş renginde açılma gerçekleşmektedir. Ancak bazı durumlarda bu tarz beyazlatma yeterli olmaz ve bu durumu gidermek için dış beyazlatma hatta gerekiyorsa dişe estetik porselen diş uygulamaları gündeme gelebilir.
Diş beyazlatma süresince hastaların ortalama 1 hafta boyunca renkli yiyecek ve içeceklerden uzak durması istenir. Beyazlatma süresince hastalarda diş hassasiyeti ve işlemi takip eden süre içinde dişetinde iritasyon olabilir ancak bunlar geçici yan etkilerdir.” dedi.