Doç.dr. Aydın Köşüş Ve Doç.dr. Nermin Köşüş, Çikolata Kistleri Hakkında Bilgiler Verdiler
Doç.Dr. Aydın Köşüş ve Doç.Dr. Nermin Köşüş, çikolata kistleri hakkında bilgiler verdiler.
Doç.Dr. Aydın Köşüş ve Doç.Dr. Nermin Köşüş, “Çikolata kisti olarak da nitelendirilen endometriozis rahim içini döşeyen ve endometrium denilen epitel hücrelerinin rahim dışında herhangi bir yerde yerleşmesidir. Kadınların yüzde 5-10’unda görülen çikolata kisti, çocuk sahibi olamayan kadınlarda yüzde 30, şiddetli adet sancıları ve kasık ağrıları olan hastalarda ise yüzde 30-50 oranlarına kadar yükselmektedir. Çikolata kisti tedavisinde en konforlu yöntem laparoskopi adını verdiğimiz kapalı ameliyat yöntemidir. Adet döneminde kadınların yüzde 80’inde rahim içinden dökülen epitelyum tüplerden karın içerisine geçer. Kanla beraber karın boşluğuna geçen bu epitelyum hücreleri sağlıklı kadınlarda immün sistem tarafından temizlenir. Ancak immün sistemi yeterince güçlü olmayan ve genetik yatkınlığı olan kadınlarda temizlenemeyen epitelyum hücreleri karın içi zarlara, yumurtalıklara, rahim ön ve arka zarlara ve boşluklara yapışarak burada çoğalmaya başlar. Zamanla çoğalan bu hücreler karın içinde yapışıklıklara ve yumurtalık kistine neden olur. Çikolata kisti olanlarda çocuk oluşumunu engellemeye, adet sancılarına ve şiddetli kasık ağrılarına neden olabilir” dedi.
Çikolata kistinin genelde ilerleyen endometriozis hastalarında oluştuğunu ifade eden Dr. Köşüş, “Bu kistlerin olduğu hastalarda karın içinde sıklıkla ciddi yapışıklıklar mevcuttur. Bu yapışıklıklara bağlı olarak rahim, tüpler ve yumurtalıklar arasındaki ilişki bozulur. Bu bozulma çocuk oluşumunu zorlaştırır. Yine çikolata kisti olanlarda yumurtalıklar hasar görür ve içerisindeki yumurta hücreleri azalır. Ayrıca bu hastalarda değişen immün sistem cevabına bağlı olarak hem yumurtalar zarar görür hem de yumurtalıklara ulaşmaya çalışan spermler tahrip olur. Tüm bunlara bağlı olarak çocuk olma kapasitesi oldukça azalır. Karın içindeki yapışıklıklara bağlı olarak bu hastalarda adet sancıları ve kasık ağrıları zaman geçtikçe artar. Cinsel birliktelik sırasında bu hastalarda ciddi ağrılar oluşur. Endometriozis hastalığı ve çikolata kisti yerleştiği organlara göre de belirtiler verebilir. İdrar torbasına yerleşirse idrarda yanma ve kanama, barsaklara yerleşirse makattan kanama ya da kyu renkli dışkı şikayetlerine neden olabilir. Endometriozisvücuttaki bütün organlara yerleşebilir. Ancak bazı hastalarda da hiçbir bulgu vermez. Yapılan rutin ultrason sırasında fark edilebilir. Çikolata kisti olanlarda ilerleyici adet sancıları ve birliktelik sırasında ağrı şikayetleri ön plandadır. Yine bu hastalarda adetten bağımsız kasık ve bel ağrıları oldukça sıktır. Yine bu hastalarda çocuk oluşumunda gecikme söz konusudur. Bu şikayetlerle gelen hastalarda yapılan ultrasonla yüzde 90 oranında endometriozis tanısı düşünülür. Pelvik muayenede oluşan büyük çikolata kisti anlaşılabilir ancak küçük yumurtalık kisti muayenede ele gelmeyebilir. Laboratuvar testlerinden CA 125 testi bize yol gösterici olabilir ancak fizyolojik yada patolojik pek çok diğer durumlarda da yükseldiğinden sadece bu değerin yüksekliğine göre karar veremeyiz. Endometriozis kesin tanısı laparoskopi ile odakların görülmesi ve biyopsi ile mümkündür. Çikolata kisti patlaması belirtileri nelerdir? Çikolata kisti patlaması nadir olmakla birlikte geliştiğinde hastada ciddi karın ağrısı, bulantı ve kusma tablosu oluşturur. Yapılan ultrason incelemesinde daha önce kisti bulunan hastalarda kist gözlenmeyenlerde, rüptüre olmuş bir kistle beraber karın içerisinde yoğun ekolu bir serbest sıvının bulunması bize çikolata kisti patlamasını düşündürür. Gerekli laboratuvar testleri yapıldıktan sonra hasta operasyon için hazırlanır. Kesin tanı için laparoskopi dediğimiz çikolata kisti ameliyatı yapılır” açıklamalarında bulundu.