Op.Dr. Erkin Önsal, burun problemlerinin kişide psikolojiyi olumsuz yönde etkilediğini söyledi.
Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op.Dr. Erkin Önsal, “Burun estetiği ameliyatı ile kişilerin burun anatomisi ve sahip olduğu fizyolojik özellikleri değiştirilebilir. Yüzümüzün tam ortasında bulunan ve yüzün altın oranını direk olarak etkileyen burun, güzel bir yüz elde edilebilmesi için en çok tercih edilen estetik operasyonların başında gelmektedir. Burun ameliyatı uygun hastane koşullarında genel anestezi altında ve ameliyatta uygulanacak tekniklere ve işlemlere bağlı olarak yaklaşık 1 ila 5 saat arası sürebilmektedir. Hastanede kalmayı genel olarak gerektirmez. Operasyondan sonra yaklaşık 5-7 gün arasında burnu stabil hale getirmek için termal splint adı verilen bir atel kullanılır. Genellikle tampon kullanımı tercih edilmez ama kullanılması gerekirse de silikon kanallı tampon kullanılır ki hasta nefes almakta zorlanmasın. Ameliyat sonrası göz çevresinde morluk ve şişlikler olabilir. Genel olarak iyileşme 3-5 gün içinde gerçekleşir. Hasta operasyondan 1 hafta sonra iş hayatına geri dönebilir, yaklaşık 1 ay sonrasında spor yapmaya ve gözlük kullanımına başlayabilir. Kişinin yapısına bağlı olarak burun son şeklini ortalama 1 yıl sonunda almış olacaktır. Burun estetiğinde amaç, kişinin çenesi, gözleri ve yanakları ile uyumlu bir burun elde etmektir. Bu nedenle operasyondan ne beklediğini bilen, yüzünün genel olarak özelliklerini tanıyan ve burnuna nasıl bir müdahale istediğini bilen hastalar ameliyat sonrası en memnun kalan hastalardır. Ne istediğinden emin olmak ve doktor ile iyi bir iletişime girmek çok önemlidir. Bunun yanı sıra hastanın kendi fotoğrafı üzerinde oynamak da yanıltıcı olabilmektedir; çünkü fotoğraf üzerinde yapılan değişiklikler elektronik ortamda ve 2 boyutlu olarak yapılırken ameliyat sırasında yapılan değişiklikler gerçek kişi burnu üzerinde ve cerrah becerisi ile 3 boyutlu olarak yapılır. Bundan dolayı ekran üzerinde elde edilen kusursuz buruna ulaşmak mümkün olmayabilir. Operasyondan sonra hastanın kemik, kıkırdak, yumuşak doku ve cilt yapısı hem iyileşme sürecini hem de burnun alacağı son şeklini belirleyen en önemli özelliklerdendir. Bütün bu değişikliklerin bir araya gelmesi ile burnun alacağı son şekil belirlenir. Aynı zamanda hastanın operasyon öncesinde hekim ile paylaştığı istekleri ve burun kalkıklığı da yine şekli belirlemektedir. Hastaların isteklerine göre burun şekilleri değişiklik gösterir bazıları doğal ve düz burun isterken bazı hastalar daha kalkık ve gösterişli bir burun isteyebilir. Sonuç olarak burun estetik operasyonunun başarılı olduğunun göstergesi ameliyat olduğu anlaşılmayan doğal, yüzle uyumlu ve estetik ölçülere uygun bir görünüm elde etmektir” dedi.
Burun estetiği ile burnun anatomik yapısının yüze orantılanması ve doğal sonuçlar alınmasının amaçlandığını ifade eden Op.Dr. Önsal, “Yüzün tam ortasında yer alan burun, orantısız ve şekil bozukluklarından dolayı hastayı olumsuz etkiler. Görünümün tamamen değişmesi için yüz anatomisine uygun bir burun, kişinin öz güvenini artırır ve dış görünüşünün daha güzel hale getirilmesini sağlar. Burun estetiği öncesinde doktorunuzla elde edilebilecek sonuçlar ve size uygun burnu kararlaştırmanız oldukça önemlidir. Burun estetiği yüz şeklinin bozulduğunu düşünen ve bu durumdan rahatsız olan herkese uygulanmaktadır. Burun estetiği girişimi ile nefes almada sorun yaşayan hastaların hava yolu açılıp daha rahat nefes almaları sağlanırken aynı zamanda buruna da istenilen şekil verilerek estetik hale getirilebilir. Güzel bir burun kişiyi mutlu etmeli, yüzün şekliyle alakasız olmamalı ve aileden gelen kalıtsal bir takım özelliklerini yitirmeden tasarlanmalıdır” diye konuştu.
Op.Dr. Önsal, burun estetiği için uygun adayları şöyle sıraladı:
“Burun estetiği isteyen kişide aşağıdaki özelliklerden en az bir tanesi bulunmalıdır. Yüze göre burun geniş veya uzundur. Burun kemiği kırık ya da eğridir. Burnun şekli kazaya bağlı olarak veya dışardan alınan darbeden dolayı değişmiştir. Burunda gözle görülür bir asimetri vardır. Burun ucu yan profilden bakıldığında düşüktür. Burun delikleri burnun genel şekline uygun değildir. Burun ile dudak arasındaki mesafe çok dar veya çok geniştir.”
Burun estetiği yani Rinoplasti ameliyatında kullanılan yöntem kişinin burnunun orijinal yapısına, istediği değişikliğe, burnun genel yapısına, kişinin sorununa ve hekimin tercih edeceği açık yada kapalı yönteme göre değiştiğini kaydeden Op.Dr. Önsal, “Kapalı ve açık Burun estetiği teknikleri hastanın ihtiyacına göre uygulanır. Burun ucunda ve kıkırdak çatıda problem fazlaysa açık burun estetiği yöntemi tercih edilir. Kapalı yöntemde ise hastada görülen bir problem yoksa ve şiddetli bir deforme söz konusu değilse tercih edilir. Uygun yöntemin seçilmesi konusunda karar, hastayı inceleyen doktora ait olacaktır. İki yöntemde de gözle görülür iz kalmayacaktır. Burun estetiği ağrılı bir operasyon değildir. Burun estetiği girişimi genel olarak ağrılı bir ameliyat değildir. Fakat bazı hastaları nefes almama, ödem, morluklar rahatsız etmektedir. Hastalar operasyon sonrasında aynı gün taburcu edilir. Ameliyat sonrası ilk günlerde ödem, morarma ve hafif kanama görülmesi normaldir. Bunu azaltmak için buz uygulaması yapılması önerilmektedir. Burun estetiği ameliyatlarında tampon kullanılmaz. Buna rağmen hastalar nefes alamamaktan şikayet eder. Bunu giderebilmek için verilen burun spreyleri hem içerideki ödemi alır hem de hava yolunu açar. Hasta 2. günün sonunda normal hayatına geri döner. 6. günden sonra alçı ve dikişler alınır. 3. haftadan sonra şiş ve morluk kaybolur böylece hastanın ameliyatlı görünümü de sona erer. 3. ayın sonunda burun şekillenmeye ve 1. sene sonrasında gerçek görünümünü alır. Burun çok hassas bir organdır. Bu yüzden 3 hafta boyunca darbelerden korunmalı, ağır sporlar yapmaktan kaçınılmalıdır. Burun estetiği operasyonlarının sonuçları kalıcıdır. Yaş aldıkça vücudumuz da bir takım değişikliklere uğrar. Vücudun değişiklik gösterdiği gibi burun da değişiklikler gösterir. Deri kalınlaşır ve kıkırdak dokuda büyüme olabilir. Eğer gerekir ise bu durumu düzeltmek adına burun estetiği tekrarlanabilir. Fakat her girişimde başarı oranı düşer. Bu nedenle ilk defa burun ameliyatı olmak isteyen hastaların ne istediklerini iyi bilmeleri alanında uzman bir hekimi tercih etmeleri ve doğru kararı vermeleri çok önemlidir. Rinoplasty (Burun Estetiği) burnun anatomik ve fizyolojik özelliği korunabilir ve daha doğal bir burun görünümü elde edilebilir. Burun estetiği ameliyatındaki amaç; hastaların burun şekli, büyüklüğü ve genel görüntüsünde değişiklik yapmak böylece burun ile yüzü uyumlu hale getirmektir. Rinoplasti (Burun Estetiği) ameliyatlarında açık ya da kapalı yöntem kullanılması burnun orijinal şekline, istenilen değişikliğe, burnun genel yapısına, hastanın problemine göre ve hekimin tercihine göre değişmektedir, kapalı veya açık Rinoplasti (Burun Estetiği) tekniği kullanılır. Burun ucunda ve kıkırdak çatıda problem fazlaysa, Açık Rinoplasti tekniği kullanılarak kıkırdaklara ve burun ucuna daha kolay müdahale edilebilir. Kapalı Rinoplasti tekniği, burun ucunda çok şiddetli bir deformite yoksa tercih edilir. Sonuç olarak uygun olan hastaya uygun ve doğru teknik kullanılırsa sonuçlarıda hem hastayı mutlu edecek hemde daha doğal ve güzel olacaktır” açıklamalarında bulundu.