Bebeğin rahim içi duruş bozukluklarına dikkat

Op.Dr. Filiz Tosun Çataklı, bebeğin rahim içi duruş bozukluğuna dikkat etmesi konusunda uyarılarda bulundu.Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr. Filiz Tosun Çataklı, “Fetusun prezantasyon bozuklukları, normal doğum olabilmesi için b

Sağlık 26.03.2019 10:26:25 0
Bebeğin rahim içi duruş bozukluklarına dikkat
Tarih: 01.01.0001 00:00

Op.Dr. Filiz Tosun Çataklı, bebeğin rahim içi duruş bozukluğuna dikkat etmesi konusunda uyarılarda bulundu.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr. Filiz Tosun Çataklı, “Fetusun prezantasyon bozuklukları, normal doğum olabilmesi için bebeğin baş aşağı gelişi tek başına yeterli değildir. Normalde bebeğin yüzü annenin arkasına bakarak doğar; bu geliş şekli Oksiput Anterior’dur. Aşağıdaki şekilde görüldüğü gibi bebeğin kafasının arka kısmı (oksiput) annenin pubis kemiğine dayanır. Doğumların yaklaşık yüzde 11 kadarında ise, pelvis giriminde bebeğin başı oksiput posterior (O.P.) pozisyonunda bulunur ve daha sonra spontane olarak oksiput anteriora (O.A.) döner. Olguların yüzde 5 kadarında ise rotasyon olmaz ve persiste O.P. durumu ortaya çıkar. Sırt solda veya sağda (soldan 2 - 3 defa daha fazla) olabilir. Genellikle pelvis darlığı, iri bebek ve plesenta previya olgularında rastlanır. Bebeğin bu geliş şeklinde baş yumuşak dokuları ileri derecede zorlar ve epizyotomi yapılmazsa derin (yırtıklar) meydana gelir, vacumveya forseps uygulaması gerekebilir” dedi.

Prezentasyonun bebeğin önde gelen kısmını ( bebeğin geliş şekli) yani doğum kanalının hemen giriminde bulunan bebeğe ait kısmı tanımlamak için kullanıldığını ifade eden Op.Dr. Çataklı, “Fetal duruş, bebeğin uzun aksı ile annenin uzun aksı arasındaki ilişkidir. Bebeklerin yüzde 95’i başlarının tepe kısmıyla (Baş Geliş) yüzde 4’ü ise bebeğin popo (Makat Geliş) kısmıyla doğar. Geri kalanlarda ise önde gelen kısım bebeğin alnı, yüzü ya da omuzu olabilir. Bazen doğumda başın yanında el gelebilir” diye konuştu.

Op.Dr. Çataklı, bebeğin rahim içi duruşları hakkında şu bilgileri verdi:

“Alın-Yüz Gelişi: Defleksiyon gelişlerinin en ileri şeklidir. %0.2 oranda rastlanan bu geliş şeklinde baş ileri derecede defleksiyon habitusundadır ve oksiput adeta bebeğin sırtına değer durumdadır. İri bebek, anensefali, pelvis darlıkları ve annedeki sarkıklık, nedenler arasındadır. Bu durumda doğum gerçekleşemez.

Oblik ve Yan Duruşları: Fetüsün uzunlamasına ekseninin annenin uzunlamasına eksenine paralel durmasına Situs Longitüdinalis, dik olarak durmasına Situs Transverus (yan duruş) ve dar bir açı ile durmasında da Oblik Situs denmektedir. Oblik prezantasyonlar çoğunlukla geçicidir ve giderek longitüdinal situsa değişir. En iyi şartlarda bile gerek anne gerekse bebek açısından çok ciddi komplikasyonların ortaya çıkabileceği dikkate alınmalı ve tüm yan geliş olguları term yaklaştığında (36 - 37 hafta civarlarında) hala transvers pozisyonda sebat ediyorsa, hastanede kontrol altında tutulmalıdır. Bu temel kural uygulanırsa kol ve kordon sarkmaları ve komplikasyonlarının ortaya çıkması engellenmiş olur. Doğum şekli sezaryendir.

Makat Gelişi: Gebeliğin erken aylarında bebeklerin önemli bir kısmı makat gelişi olmak üzere prezantasyon bozukluğu gösterirler. Gebelik ilerledikçe bunların çoğu baş pozisyonuna dönerler. 21 - 24 haftalık gebeliklerde makat gelişi oranı yüzde 33, 29 - 32. haftalarda yüzde 14 iken 37 - 40. haftalarda bu oran yüzde 6.7 civarına düşmektedir. Makat gelişlerinin tüm doğumlardaki sıklığı yüzde 3 - 4 arasındadır. Anne yaşının ileri olması, annenin çok sayıda doğum yapmış olması, rahmin aşırı gerilmesine neden olan olaylar (iri bebek, polihidramnios, çoğul gebelik), rahmin şekil bozuklukları (Müllerien anomaliler) ile fetus başına ait anomaliler (hidrosefali, anensefali), kromozomal anomaliler, (otosomal trisomiler) ile doğum yolunda obstürüksiyon yapan plasenta previya ve rahim kavisinin şeklini bozan miyomlar ve diğer pelvik tümörler makat geliş sebepleri arasında yer almaktadır. Bebeğin beklenen doğum kilosu 3800 g’dan fazla ise, rahim ağzı tam açık değilse genel anestezi altında sezaryen ile doğum gerçekleştirilmelidir.”

Anahtar Kelimeler: