Malatya’da iki arkadaşın geliştirdiği ‘Tıbbi Anamnez’ cihazı 112 Acil Sağlık görevlilerinin vakalardaki ilk müdahalesine hız kazandırarak yanlış tanı ihtimalini ortadan kaldıracak.
Malatya’da iki arkadaşın geliştirdiği ‘Tıbbi Anamnez’ cihazı 112 Acil Sağlık görevlilerinin vakalardaki ilk müdahalesine hız kazandırarak yanlış tanı ihtimalini ortadan kaldıracak.
Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görev yapan sağlık personeli Hulusi Sümer ile İnönü Üniversitesi Anestezi Bölümü 1’inci sınıf öğrencisi Selim Ucun 112 Acil Sağlık görevlilerinin vakalardaki ilk müdahalesine hız kazandırarak yanlış tanı ihtimalini ortadan kaldırılmasını hedefledikleri bir proje geliştirdi. Proje kapsamında geliştirdikleri cihaza ‘Tıbbi Anamnez’ adını veren iki arkadaşın patent çalışmaları ise sürüyor.
Projeye dair açıklamalarda bulunan Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Paramedik memuru olarak görev yapan Hulusi Sümer, ’’Tıbbi Anamnez cihaz projemizi 112 sağlık çalışanlarına hitaben yaptık. 112 sağlık çalışanlarının karşılamış oldukları sorunları gidermek ve yapılmış olan müdahalenin daha profesyonel ve daha kaliteli bir müdahale aşamasına taşınmak için yaptığımız bir proje. 112 sağlık çalışanı arkadaşlarımız olay yerine gittiği zaman çoğu zaman hastaların bilinci kapalı olabiliyor. Hasta yakınları yanlarında olamıyor. Olsa dahi o anki korku, heyecan, endişe durumunda sağlık çalışanlarına yeteri kadar bilgi aktarımı yapamıyorlar. Yapsalar dahi o anki korkuya bağlı olarak yanlış olabiliyor, eksik olabiliyor. Bizler de her ne kadar hastanın durumuna göre müdahale etmiş olsak dahi öncesinde alınması gereken bilgilerde müdahalede çok büyük bir önlem taşıyor. Bilginin eksik veya yanlış olması yaptığımız müdahalede birçok istenmeyen sonuç oluşturabiliyor. Bunun önüne geçmek için planladığımız ve tasarladığımız bir proje” dedi.
Vakalardaki ilk müdahalenin önemine değinen Sümer, “Olay yerine gittiğimiz zaman bir hastaya müdahale edilirken hastanın daha önceden hangi rahatsızlığının olduğu ve hangi ilaçları kullandığı bilinmiyor. Mesela, hastanın kronik bir rahatsızlığı olup buna bağlı olarak sürekli ilaç kullanma olması, sağlık çalışanlarının kullanacağı ilaçlarla etkileşime geçme ihtimali çok yüksek. Aynı zamanda kullanmış olduğumuz ilaçların hastanın alerjisi olabiliyor bu ilaçlara karşı. Bu ilaçlar da bilmediğimizden dolayı istenmeyen sonuçlara sebebiyet oluşturabiliyor veya hastanın vücudunda hayati önem taşıyan protezler bulunabiliyor kalp pili vb. örnekler verilebilir. Bunların önden bilinerek müdahaleye yaklaşılması hasta açısından çok kaliteli olabilir. Bu aşamada bu projeyi geliştirdik” ifadelerini kullandı
Çipli kartlara farklı bir çok uygulamanın uyarlana bileceğini bilgisini de aktaran Sümer, “Projemizin çalışma prensipleri de şu şekilde olacak, yeni çipli kimlik kartlarımızdan faydalanacağız bu projede. Çipli kartlarımızdan ehliyetten, parmak izine, kredi kartlarına kadar birçok uygulama yüklenebiliyor. Biz de bu yükleme aşamasından faydalanacağız. Hastalarımızın göz önünde bulundurması gereken önemli noktalarını kimlik kartlarına yükleyerek geliştirmiş olduğumuz veri tabanı ile beraber yüklediğimiz bu bilgileri tasarlamış olduğumuz cihazda kullanacağız” ifadelerini kaydetti
Projenin yazılımını gerçekleştiren İnönü Üniversitesi Anestezi 1’inci sınıf öğrencisi Selim Ucun ise “Yazılım kısmında R-FID dediğimiz sen sörü kullanacağız. R-FID sen sörü kartı okuyor. Kartı okuduğunda kartın içinde hangi bilgi varsa, bu kartı telefon ya da tasarlanmış olan cihaza okunduğunda gerekli bilgiler çıkıyor. Hastanın vital bulguları, isim, soy isim, kronik rahatsızlıkları, geçirdiği hastalıklar vb. tüm gerekli bilgileri sağlık ekipleri kimlik bilgileri okuttuğu anda yüklenen bilgileri görebiliyorlar. Sağlık ekipleri bunu gördüğünde hangi müdahaleyi yapacaksa onu yapıyor” dedi.
Amaçlarının teşhis ve tedaviyi doğru bir şekilde gerçekleştirmek olduğunu kaydeden Ucun, Hastaların kimlik kartları cihaza okutulduğu takdirde hastanın bilgilerine ulaşabildiğini ve bu şekilde sağlık çalışanlarının hastanın tanı ve tedavilerini uygun ilaçlar kullanacaklarına değinen Ucun, “Cihazda Arduino kullandık, arduino bir mikro denetleyici platformu. Arduino’yu yazılım alanında sensörle birleştirdik. Bredboard’a birleşimlerimizi yaptık. Arduino içine yüklediğimiz yazılımla beraber kartın ID, hangi kart ID’sine yüklendiyse kişisel bilgileri oradan alıyor. Telefona veya bizim üzerinde çalıştığımız cihaza hastanın kimliğini okuttuğumuzda ekrana hastanın bilgileri gelecek. Cihazda bir de yazıcımız bulunuyor. O bilgileri yazıcıdan çıktı da alabiliyoruz. Çıktığı aldığımız bilgilere göre kronik rahatsızlık, hipertansiyon rahatsızlığı kullandığı ilaçlar varsa hasta ile etkileşime geçmeyecek ilaçlar uygulanıyor ve bu sağlıkçıların kendi alanında yaptıkların tanı ve tedavilere uygun şekilde yapıyorlar. Bizim amacımız onların hızına hem hız katmak hem de yapılan teşhis ve tanıyı daha da konforlu yapmak istiyoruz. Bu proje taslak aşamasında şuan denedik çalışıyor. Ama biz projeyi ileri seviyeye taşımak için sponsorlara ihtiyacımız var. Sponsorlardan destek bekliyoruz” diye konuştu