Türkiye Yazarlar Birliği Erzincan Şubesi’nin konuğu olan Prof. Dr. Mehmet Törenek, Sezai Karakoç ve şiirini konuştu.
Programda konuşmasına Sezai Karakoç’un hayatını anlatarak başlayan Prof. Dr. Mehmet Törenek, şairin doğu ve batı edebiyatının önemli eserlerini okuyarak kendisini geliştirdiğini söyledi.
Törenek, “Sezai Karakoç ilk şiiri Necip Fazıl Kısakürek’in Büyük Doğu dergisinde yayımlandı. O dönemlerde Ahmet Muhip Dranas’ın şiirinin etkisinde kalarak şiirlerini yazdı. ‘Mona Roza’ isimli şiiri hemen herkes tarafından okunan bilinen hece ölçüsü ile yazılmış bir şiir olarak ortaya çıktı. Daha sonra batı edebiyatının etkisinde kalarak şiirlerini serbest tarzda yazmaya devam etti. Annesinin ölümü ile birlikte Karakoç’ta ölüm teması öne çıkmış, ölüm ve ötesi ile ilgili duyarlılığı yazı ve şiirlerine aktarmış, çıkardığı ‘Diriliş’ dergisi bu ruh halinin yansıması olmuştur. Ona göre diriliş, insanlığın sılasıdır. Sezai Karakoç’un ilk şiir kitabı ‘Körfez’ ardından yayınlanan ‘Şahdamar’ zengin imgelerle, ‘İkinci Yeniciler’ arasında okuyucunun karşısına çıkmıştır. Cemal Süreyya ile belli bir dönem birlikte sanat ve edebiyat konusunda çalışmalar yapmış, Edip Cansever’in şiirlerine materyalist olduğu gerekçesi ile eleştiriler getirmiştir” dedi.
Prof. Dr. Törenek, Sezai Karakoç 1968 yılında yayınlanan ‘Hızırla Kırk Saat’ isimli kitabı ile büyük çıkışını yaptığını ifade ederek kitapta kırk şiir yer aldığını bazen kendisini Hızır yerine koyduğunu, bazen de Hızır’ı konuşturarak epik bir şiir, bir çeşit mesnevi ortaya çıkardığını söyledi. Mesnevilerin kaynağının Kur’an’daki kıssalar olduğunu ifade eden Karakoç’un şiirlerinde bu inanç ve anlamın büyük yer tuttuğunu söyledi.
Prof. Dr. Mehmet Törenek programda Sezai Karakoç’un şiirlerinden örnekler vererek konuşmasını sürdürdü.
Türkiye Yazarlar Birliği Erzincan Şubesi Kültürevindeki program sonrasında da Türkiye Yazarlar Birliği Şube Başkanı Halil İbrahim Özdemir günün anısına Prof. Dr. Mehmet Törenek’e çeşitli kitaplar hediye etti.