Prof. Dr. Alkan: "21. yüzyılın bilimsel standartlarına yaraşır bir bilim üssünü Van’a kısa zamanda kazandıracağız"
VAN (İHA) – Van Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü öncülüğünde, Van Yüzüncü Üniversitesi (YYÜ), İstanbul Üniversitesi ve Erzurum Atatürk Üniversitesi tarafından ‘Urartu ve Ötesi: Demir Çağı Yaylalarında Gelişim ve Etkileşim’ konulu sempozyum düzenlendi. Konuşma yapan İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Haluk Alkan, "21. yüzyılın bilimsel standartlarına yaraşır bir bilim üssünün Van’a ve tüm bilim camiasına kısa zamanda kazandırılacağı haberini sizlerle Urartu Sempozyumu vesilesiyle paylaşmak isterim" dedi.
Van Urartu Müzesinde düzenlenen ve üç gün sürecek olan sempozyuma, 9 ülkeden yaklaşık 70 akademisyen katıldı. 7 bin yıllık bir geçmişe sahip olan Van’da, 300 yıla yakın bir süre hüküm süren ve Van’ı başkent yapan Urartular, gerçekleştirilecek olan bu sempozyumla üç gün boyunca konuşulacak. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda açılış konuşmasını yapan Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Dr. Ozan Balcı, böyle anlamlı bir sempozyumun açılışına katılmanın mutluluğunu yaşadığını belirterek, “Van; doğasıyla, kültürüyle, tarihiyle çok zengin bir ildir. Van, adete Türkiye’nin bir nazar boncuğudur. İnsan yapısıyla da çok güzeldir. Büyük bir birikimi ve tarihi vardır. Sizler de yapacağınız bu çalışmayla buranın zenginliğine katkı sağlayacaksınız. Aslında Urartu medeniyeti de Anadolu’daki değişim medeniyetlerden birisi. Bu katkılarınızla beraber buranın kültürü ve tarihi daha da büyüyecek. Her zaman eğitim, kültür ve bilimle ilgili toplantıları çok önemsiyorum ve onlara desteğimiz her zaman tamdır. Eski Van şehrini ayağa kaldıracağız. Ulu Cami, Kızılca Minare Cami var, hamam var. Tüm bunların restorasyonunun turizme müthiş bir katkısı olacak” dedi.
"21. yüzyılın bilimsel standartlarına yaraşır bir bilim üssünü Van’a ve tüm bilim camiasına kısa zamanda kazandıracağız"
İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Haluk Alkan ise İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Van Bölgesi Tarih ve Arkeoloji Araştırma Merkezi’nin 1967 yılında Prof. Dr. Afif Erzen tarafından kurulduğunu hatırlatarak, “Bugün bu uluslararası sempozyuma katkı veren bilim insanları arasında merkezimizde değerli çalışmalar yapmış hocalarımız, onların yetiştirdiği öğrenciler ve yetiştireceği öğrenciler bulunduğunu bilmek bizi ayrıca sevindirmektedir. 2022 yılı itibariyle üniversitemizin Van ilimizdeki araştırma merkezinin arazisine Prof. Dr. Afif Erzen Yerleşkesi adı verilmiş ve bu sayede hem bölge arkeolojisinin gelişimine büyük hizmetler vermiş hocamızın adı ve vizyonu yaşatılmış, hem de yeniden yapılanma çalışmaları başlatılmıştır. Ayrıca merkez binamızın yenilenmesi ve disiplinler arası bir araştırma merkezine tam anlamıyla evrilerek, 21. yüzyılın bilimsel standartlarına yaraşır bir bilim üssünün Van’a ve tüm bilim camiasına kısa zamanda kazandırılacağı haberini sizlerle Urartu Sempozyumu vesilesiyle paylaşmak isterim” ifadelerini kullandı.
“Urartu Van’dır, Van Anadolu’dur”
Sempozyumla ilgili konuşan Kültür ve Turizm İl Müdürü Erol Uslu da, Van için önemli bir gün olduğunu belirterek, “Van bugün 1. Uluslararası Urartu Sempozyumuna ev sahipliği yapacaktır. 28 yabancı, 23 Türkiyeli bilim insanıyla birlikte yaklaşık 51 sunumun gerçekleşebilecek. Gürcistan, Azerbaycan Ermenistan, İran, Türkiye ve Avrupa’nın farklı ülkelerinden bilim insanlarının katılacağı etkileyici bir sempozyum gerçekleşecek. Bu sempozyumda birbirinden farklı Urartu’nun zengin kültürünü yansıtacak ve güzel sunumlarla dünyaya; ‘Urartu Van’dır, Van Anadolu’dur’ diyeceğiz. Bu duygularla herkesi üç gün sürecek bu sempozyuma davet ediyorum” diye konuştu.
Tuşba ilçesindeki Ayanıs Kalesi kazılarını yürüten Prof. Dr. Mehmet Işıklı da, Van bölgesi denince akla Urartu kültürünün geldiğini belirterek, “Hem Anadolu uygarlıkları içerisinde hem de bölge uygarlıkları içerisinde Urartu çok önemli bir yere sahip olan bir kültürdür. Uzun yıllardır Urartu arkeolojisi üzerine burada kazılar ve araştırmalar devam ediyor. Bu yüzyıl içerisinde bir sürü birikim, kültürel materyaller elde ettik. Bunu biz bilim dünyası olarak tartışmak ve değerlendirmek durumundayız. Bu da en çok sempozyum, konferans ve araştırma toplantılarında bir araya gelebiliyor. Uzun yıllardır bu bölgede Urartu odaklı bir sempozyum yapılmıyordu. Bir dizi kurumun desteğiyle bu sempozyumu hayata geçirme şansımız oldu. Bir yıllık uzun bir emeğin ürünü. Bilim dünyası için çok heyecan verici bir etkinlik olacak” dedi.
Katılımcıların sunumlarını gerçekleştirdiği sempozyum, üç gün boyunca devam edecek.
