MHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın, 'MHP olarak, milli egemenliğimizin Ayasofya üzerinden pranga ve vesayet altında daha fazla bekletilmesine rızamız yoktur.' ifadesini kullandı.
ANKARA (AA) - MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada Ayasofya konusunun çok yönlü tahlil edilmesini istedi. Ayasofya ile ilgili her aklına esenin kelam etmekten kaçınması gerektiğini belirten Yalçın, Ayasofya'nın varlığıyla bir medeniyet tasavvuru tebliğ ettiğinin altını çizdi. Yalçın, Ayasofya'nın, büyük bir ana kubbe ve onu destekleyen küçük kubbelerle zarif minarelerden ibaret olmadığına işaret etti. Bütün tarihi İstanbul camilerinin değerli ve hepsinin de ata yadigarı olduğunu vurgulayan Yalçın, Ayasofya'nın İstanbul'daki bütün ibadethane ve camilerden ayrı, hususi bir yere ve öneme sahip olduğunu belirtti. Yalçın, "Ayasofya'ya, kıyamete kadar muhafaza edilmek üzere fethin, geleneksel Türk hoşgörüsünün ve devlet anlayışının sırları işlenmiştir. Ayasofya, Türk egemenliğinin hem beşeri hem de semavi sembolü olduğu kadar, dünyada yeni bir çağı kapatıp bir yenisini açan büyük fethin de abidevi delilidir." değerlendirmesinde bulundu.
"Ayasofya üzerinde tasarruf hakkı Türk milletine aittir""Ayasofya fetih ve kılıç hakkıdır. İstanbul'un sahibi kimse, Ayasofya onundur. Dolayısıyla Ayasofya üzerinde tasarruf hakkı da Türk milletine aittir." ifadelerini kullanan Yalçın, şöyle devam etti:
"Hayat sürdüğümüz topraklarda kıyamete kadar hükümran olacağımıza işaret eden ve egemenliğimizin göstergesi olan Ayasofya Camisi, milletimizin vicdanına, namusuna, şerefine ve haysiyetine emanet edilmiştir. Hiç kimse kendini Vatikan ya da Ortodoks kilisesi yerine koymasın. Hiç kimse son Bizans İmparatoru Konstantinos'u geri getirmek için ruh çağırma seanslarına yeltenmesin. Ayasofya'nın müze statüsünde tutulmasına destek, Bizans'ı ihya ütopyası peşinde koşan izansızlara takviye kuvvet hizmetidir."
Yalçın, Ayasofya'yı turistik statüye sığdırma çabalarını "küstahça bir Bizans artığı yaklaşım" olarak nitelendirdi. Ayasofya'nın hiçbir ülke, mahfil, cemaat veya topluluğun keyfi için pazarlık konusu edilemeyeceğinin altını çizen Yalçın, şunları kaydetti:
"Ayasofya'nın ibadete açılmasının maddi kayba yol açacağı tezi, turizm geliri kaybından samimiyetle endişe edenlerden çok, kapitalizmi din ve meslek edinen materyalistlerin iddiası, yabancı mahfillerden para ve talimat alan siyasi beslemelerin savıdır. Yok Alman turist gelmezmiş, yok herkes bize düşman olurmuş, yok dünyada yalnız kalırmışız yaveleri korkaklığa, basiretsizliğe ve ihanete giydirilmiş yaldızlı işbirlikçi elbisesidir. Türkiye'nin egemenlik haklarını kullanmak için Almanya'dan, Rusya'dan, ABD'den, hele de Yunanistan'dan icazet aldığı nerede görülmüştür?"
Yalçın, "Ayasofya sudan bahanelerle müze kaldıkça, egemenlik haklarımız bilezik diye yutturulan cilalı turistik prangaya mahkum edilmekle kalmayacak; varlık refleksimiz ideolojik, dini ve siyasi vesayetin kara gölgesi altında tutuklu olacaktır." açıklamasını yaptı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Ayasofya ile ilgili açıklamalarını "siyasi tahrik" olarak değerlendiren Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'i de eleştiren Yalçın, "MHP olarak, milli egemenliğimizin Ayasofya üzerinden pranga ve vesayet altında daha fazla bekletilmesine rızamız yoktur." ifadelerini kullandı.