CHP'li Yılmaz'dan ABD'nin Suriye saldırısıyla ilgili açıklama

Politika 7.04.2017 15:50:01 0
CHP
Tarih: 01.01.0001 00:00
CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, ABD’nin Suriye’ye yönelik saldırısıyla ilgili olarak yaptığı değerlendirmede, "Ben buradayım, arazideyim, hala ana aktörüm, bu işi ben yaparım, ben belirleyici bir konumdayım, Suriye’nin geleceği bana rağmen belirlenemez adımıdır bu" dedi. Yılmaz Amerika’nın sabah saatlerinde Suriye’deki saldırısını Ardahan’dan değerlendirdi. Yılmaz, "Bunu 2 şekilde yorumlamak lazım. Bunlardan bir tanesi Amerika’nın iç kamuoyuyla alakalıdır. Diğeri de Suriye denklemi ve olayın küresel boyutu ile alakalıdır" diye konuştu.
"Amerika’nın iç kamuoyu ilgili olan boyutu şudur; Çok uzunca bir süre Donald Trump yönetimi Demokratlar tarafından Putin’in seçimlere müdahalesi iddiasıyla bir eleştiri başlatmıştı. Ve Trump yönetimi bunu bu zamana kadar yalanlamaya ve her konuda açıklama getirmeye çalışmıştı ama bunların hepsi esasen cılız kalmıştı. Bu adım iç kamuoyundaki bu algıyı ters çevirme yönünde önemli bir harekâttır" diyen Yılmaz açıklamasında şunları söyledi; "Şu anlama geliyor? Trump yönetimi Putin ile ilişkilerde belirtildiği gibi sessiz kalmayacak. Dolayısıyla Putin’e gebe değil ve bu anlayışı yerleştirmek istiyorlar, bunun bir iç boyutu var ve iç boyutu da budur. Çünkü seçimlere müdahale konusunu özellikle Demokratlar ileri bir aşamaya götürüp seçimlere bir müdahale varsa bunu hukuki bir zeminde Trump’ın istifasına ve görevden uzaklaştırmasına kadar gidecek bir sürece kadar götürmek istiyorlardı Bu bir noktada iç kamuoyundaki bu tartışmalar üzerine bir perde çekilmesi girişimidir. Bunun dış boyutu ise Suriye denklemi bağlamındadır. Suriye’de uzunca bir süre hem Obama yönetiminin son döneminde, hem Trump’ın ilk aylarında esasen Suriye’de ABD’nin Rusya’ya karşı elinin zayıfladığı, pek bir şey yapamadığı ve Suriye dosyasını Putin’e devrettiği, adeta Putin’in gölgesine düştüğü ve özellikle Astana toplantısıyla birlikte böyle bir imaj ortaya çıkmıştı. Şimdi bu imajı da ters çevirecek, hayır ben buradayım, arazideyim, hala ana aktörüm, bu işi ben yaparım, ben belirleyici bir konumdayım, Suriye’nin geleceği bana rağmen belirlenemez adımıdır bu. Olayın Suriye bağlamındaki boyutu da budur."
Yılmaz, Türkiye’nin Suriye politikasını da eleştirerek, "Türkiye Suriye konusundaki tezlerini kaybediyor. Bizim Suriye ile ilgili, Suriye’nin toprak bütünlüğü ile ilgili, Suriye’nin geleceği ile ilgili çok daha dikkatli noktada ve milli çıkarlarımızı ilgilendiren bir noktada bulunmamız gerekir" dedi.
Yılmaz açıklamasını şöyle sürdürdü: "Türkiyeyi ilgilendiren boyutu daha önemli bizim için, Türkiye Suriye konusundaki tezleri kaybetmiştir. Sabahın ilk saatlerinde Amerika tarafından yapılan operasyonu destekleyen açıklama yapmıştır. Ve bu açıklama da keşke daha temkinli bir lisan kullanılsa. Biz nükleer saldırıyı kınadık ve bunu asla tasfif etmediğimizi ve bunun bir savaş suçu olduğunu belirttik. Ama şunu bilmemiz lazım bundan sonra vekalet savaşlarının ötesine geçiliyor. Asıl savaşı yapanlar Amerika ve Rusya araziye inmeye başladı. Türkiye bir yan aktördür, Suriye dosyasından siyasi olarak Türkiye uzaklaştırılmıştır. Hem Frak Kalkanını sonlandırmak suretiyle manevra alanı ve öngördüğü hedefleri tam olarak gerçekleştirmeden sonlandırması nedeniyle bir gri çekilme vardır. Diğer taraftan Fırat’ın doğusundan PYD’ye ve YPG’ye ABD’nin korumacılık yapıp orada yeni bir devletin şekillenmesine yardımcı olduğu için ABD ile sorunlar yaşamaktadır. Diğer taraftan Esad’ı desteklediği için ayrıca Afrin bölgesindeki Suriye kuvvetlerine askeri eğitim konusunda yardımcı olduğu için de Rusya’yla bir sorun yaşamaktadır. Türkiye’nin önce Astana toplantısı ile Rusya’ya yanaşması akabinde tekrar Rusya’dan kopup ABD’ye yaklaşması Türkiye’nin Suriye de bir politikasının olmadığının açıkça kanıtıdır. Bizim Suriye ile ilgili, Suriye’nin toprak bütünlüğü ile ilgili, Suriye’nin geleceği ile ilgili çok daha dikkatli noktada ve milli çıkarlarımızı ilgilendiren bir noktada bulunmamız gerekir.’’