Deprem bölgesinin kalkınması için çalışmalar hız kesmeden devam ediyor.
6 Şubat'ta yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremler, binlerce can aldı.
Toplamda 11 ilde yıkılan binalar, depremzedeleri evsiz bıraktı.
Devlet ise tüm imkanlarını seferber ederek vatandaşların barınma ve beslenme ihtiyaçlarını karşıladı.
5'inci aya girilen asrın felaketinde ekiplerin zorlu mücadelesi sürüyor.
Konutlar yükseliyor
Bu süreçte en büyük mücadele ise güvenilir konutlar için veriliyor.
Kentlerde ekiplerin seferberliği için afet konutları kısa sürede yükselmeye başladı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki de çalışmalara ilişkin bilgilendirmelerde bulundu.
Özhaseki, süreç içerisinde Bakanlık olarak kırmızı çizgilerine değindi.
"Yapılaşmaya hiçbir şekilde izin verilmeyecek"
Deprem Bölgesi Belediye Başkanları İstişare Toplantısı'nda açıklayan Özhaseki şöyle konuştu:
Birincisi bundan sonra her ne olursa olsun fay hatlarının üzerinde yapılaşma olmayacak. Şehrin en kıymetli yeri olabilir, eşraftan birinin mülkiyeti söz konusu olabilir. O fay hatları üzerinde yapılaşmaya yasak başlıyor. İkincisi sıvılaşma olan alanlarda yapılama bir daha olmayacak. Dere yataklarında zeminin müsait olmadığı yerlerde yapı yasağı gelecek. Dördüncüsü de özellikle mühendislik işlerinde ve yapım işlerinde sıfır toleransa geçeceğiz. Sıfır toleransla devam etmesek felaketler bizi bekler ve bundan da her seferinde ağlayarak çıkarız. Özellikle bizim de kırmızı çizgilerimiz bunlar.
"Maddi hasarın boyutu ölçülecek gibi değil"
Bakan Özhaseki'nin açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
Bin yıldır medeniyet kurduğumuz bu Anadolu topraklarında başımıza gelebilecek en büyük felaketle karşı karşıya kaldık. 11 ilimizi etkiledi ama bine yakın ilçe ve köyümüz de bundan etkilendi. 50 binden fazla canımızı toprağa verdik. Maddi hasarın boyutu ölçülecek gibi değil. Yüz milyar dolarlarla ifade ediliyor. Hasar gerçekten çok büyük. Ama çok şükür ilk andan itibaren Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere tüm bakan arkadaşlarımız bölgede görevlendirildiler. Her bir bölgede valilerimiz, kaymakamlarımız, kamu kuruluşlarını temsil eden görevli arkadaşlarımız vardı.
"İlk etapta 180 bin civarında ihale yapıldı"
Gerçekten büyük bir felaket. Çok şükür bu felaketlerin de altından kalkıyoruz ve yaraları sarmaya devam ediyoruz. Karşımıza çıkan tablo şu; ara ara sayı değişmekle birlikte hak sahipleriyle ilgili değişik kriterler belirlendiği için biraz altta, biraz üste rakamlar verilmekte. Deprem bölgelerindeki illerimizde 872 bin 59 bağımsız birim yıkılmış vaziyette. Bu 310 binlik bina ediyor. Kolay bir sayı değil, gerçekten çok yüksek bir sayı. Buradaki tespitler, çalışmalar, planlamalar o aşamaya kadar çok iyi bir şekilde yapıldı. Herhalde bizim devlet olarak 680 bin konut yapmamız icap ediyor. 170 binden fazla da depo gibi iş yeri gibi yerler yapmamız gerekiyor. Toplamda karşımıza çıkan sayı 850 bin civarında. Böyle bir hasar var karşımızda. Ama biz bunların inşallah altından kalkacağız. İlk etapta 180 bin civarında ihale yapıldı. Bunların teslimatları belki de ekim ayı gibi, kasım ayı gibi, aralık gibi yapılacak. İlk hak sahibi vatandaşlarımız o bölgeye gidip o güvenlik konutlarında oturacaklar.
"Şehirlerimizi yeniden inşa etme aşamasındayız"
Burada AK Parti’den arkadaşlarımız var görüyorum. Cumhuriyet Halk Partisi’nden, İYİ Parti’den veya Milliyetçi Hareket Partisi’nden arkadaşlarımız da vardır diye düşünüyorum. Burada birazdan sizlerin şehirlerinizle ilgili bizlerin yaptığı planlamaları, çalışmaları sizlere arz edeceğiz. Sizlerin de daha sonra tek tek fikrini alacağız. Yeni bir metoda geçiyoruz onu da izah edeceğiz. Fakat burada özellikle istirham ettiğim konu şu; deprem meselesi siyaset üstü bir konudur. Bu hepimizi ilgilendiriyor. Burada siyaseti bir kenara bırakalım. Onu zamanı geldiğinde yaparız. Seçim geldiğinde zaten bolca konuşuruz. Ama şimdi şehirlerimizi yeniden inşa etme aşamasındayız. Bu aşamada herkes doğru bildiğini ve vicdani olarak hissettiğini lütfen söylesin ona göre adım atalım.