Malatya’da Fırat İlköğretim Okulu 3. Sınıf öğrencisi 8 yaşındaki Hazal Alibeyoğlu, hikaye kitabı yazdı ve kendi okulunda imza günü düzenledi. Minik yazar, boncuktan bileklik yapıp, resim yapmayı da seviyor. Hazal Alibeyoğlu, yeni projelerle kendisini geliştirmeyi hedefliyor.
Malatya’da ikamet eden ilkokul öğrencisi Hazal Alibeyoğlu, yaz tatili anılarını hikaye kitabına dönüştürdü ve dedesinin de desteğiyle "yaz tatili" kitabını yayımladı. Toplamda 500 adet basılan kitap kalmazken, minik Hazal’ın kitabı arkadaşları ve çevresi tarafından beğeni topladı.
İmza günü yaptı
Yazdığı kitap ile ilgili bilgi veren mink yazar Hazal Alibeyoğlu, "İlkokul 3. Sınıftayım ve derslerim iyi. Kitapta yaz tatili anılarımı derledim. Orada ne yaptıklarımı kısaca özet geçip kitapta topladım. Kitapta anlatılanlar bana ait. Yazmayı çok seviyorum. Ayrıca defterime cümle yazmayı çok seviyorum. Okulda arkadaşlarım ve öğretmenlerim kitabımı gördüler. Hatta ben sınıfları da gezdim, imza günü yaptım. Arkadaşlarım kitabımı çok beğendi. Benden görerek kitap yazmaya yönelen arkadaşlarım oldu” ifadelerini kullandı.
"Sokak hayvanlarına bağışlayacak"
Boncuklardan birçok bileklik yaptığını ve bunu satarak sokak hayvanlarına mama alacağını söyleyen Minik Yazar Hazal Alibeyoğlu, "Bir de küçüklüğümden beri resim yapmayı çok seviyorum. Zaten hayalim ressam olmak ve kitap yazmak. Yaz tatili anılarımdan sonra belki kış tatili anılarımı yazarım. Birçok boncuğum var. Ben boncuk dizme tasarımına da çok meraklıyım. Boncuklarla bileklik yaptık. Dedemle karar aldık, onları çoğaltarak bir sürü bileklik elde ettik. Bunları Didim’de pazarda satmayı düşünüyoruz. Elde ettiğimiz parayla da hem sokak hayvanlarına mama alacağız, hem de serinlemek için bir dondurma yiyeceğiz" dedi.
Torunu ile guru duyduğunu ifade eden dede Kadir Lütfü Yıldırım ise "Bu kitabın içeriğinde bulunan yerleri, yöreleri torunum ile birlikte gezdik. Onları 1 yıl sonra kitapta anlatması beni çok duygulandırdı. Oturduk ve kendisiyle sohbet ettik. İlk göz ağrım gel bunları yazalım, belki başarabilirsek de bunları kitaba dökeriz, kitabımız olur falan dedim. Şuan kitapta yer almıyor ama o an dede torun anıları diye düşünelim dedim. Başarabilir miyiz, diye tereddütlerim oldu. Sonuçta bunu elde edince gururum sonsuz oldu. Benden sonra anıları yaşayacak ve belki kendi çocuklarına torunlarına göstererek, ’bakın biz dedemle bunu başardık’ diyebilecek. Biz bunu ekonomik anlamda düşünmedik. Onun için hem aileye hem de arkadaşlara vermek amacıyla böyle bir yola çıktık. Aile bireyleri kitabını aldılar. Kendi çocuklarına hediye versinler diye kitap verdik. Aile bireyleri yani akrabalarımızda kendisine altın kolye hediye ettiler. Ayrıca 2 kardeşine ve kuzenine de altın kolye alacak satışımız oldu. Bu aile içerisinde olan bir satıştı. Ben İzmir’de kalıyorum, onlar Malatya’da yaşıyorlar. Projeleri var. Ayrıca hayvan, tabiat sevgisi aşırı bir çocuk. Hazal ve diğer torunlar için bir tane kuluçka makinesi aldım. Bıldırcın, civcivin doğumunu izliyorlar. Onları besliyorlar. Dolayısıyla hep sevgiyle yoğruluyoruz" dedi.