Kars’ta, Rusların imar çalışması başlatarak, 1890 ve 1917 yılları arasında Baltık mimari tarzında düzgün kesme bazalt taşından tek katlı, iki katlı nadir olarak da üç katlı olarak inşa ettiği tarihi yapılar, görenleri kendine hayran bırakıyor.
Asırlık tarihleriyle ayakta duran Baltık mimarisi taş yapılar, Kars turizmine de önemli katkı sağlıyor. Baltık mimarisi yapıların bulunduğu cadde ve sokaklar kente dışarıdan gelen yerli ve yabancı turistlerin ilk uğrak yeri oluyor.
“Yerli ve yabancı turistlerin ilk durağı”
Kars’ta Baltık mimarisinin bütün güzelliklerini bir arada görme imkanının olduğunu ifade eden Okan Avşar, “Kars merkezde taht düzü dediğimiz bölgedeyiz. Baltık mimarisinin en güzel örneklerini burada görebilirsiniz. Bu bölge yerli ve yabancı turistlerin Kars’a geldiğinde ilk durakları diyebiliriz. Burada Kars’ın Rus işgalinden sonra tekrar anavatana katılmasıyla birlikte Baltık mimarinin ne kadar önemli olduğunu, bir şehri ne kadar planlı ve düzgün yapılabildiğini ortaya koyan yerlerden bir tanesi” dedi.
Özellikle 1706 yılında Rusya’nın kuzeyinde Baltık Denizi tarafında uygulanan bir mimari anlayışın uygulandığı Kars’ın şehir planı birbirini dik kesen ızgara planlı caddelerden oluşuyor. Caddelerin üzerine yapılan tarihi binalar da adeta Kars’a ayrı değer katıyor.
Kars’ın geniş caddelerinin köşe başlarında bulunan Baltık mimarisi yapılar görenleri etkiliyor. Motiflerle süslenen taşlar, Kars’a değer katıyor.