Kadıoğlu: “Türkülerimiz, bir millet olmanın kanıtı olduğu kadar gereğidir”

Kadıoğlu: “Türkülerimiz, bir millet olmanın kanıtı olduğu kadar gereğidir”

Kültür Sanat 7.06.2024 10:52:50 0
Kadıoğlu: “Türkülerimiz, bir millet olmanın kanıtı olduğu kadar gereğidir”
Tarih: 07.06.2024 10:52 Güncelleme: 07.06.2024 10:52
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kadıoğlu, türkülerde kullanılan dilin milletimizin duygu ve düşünce dünyasından şekillenen en saf, berrak ve samimi sözlerden örüldüğünü ifade etti.
Dilin kişioğlunun zeka ve düşüncesini aynı zamanda ölçüsünü de gösteren bir ürün olduğunu vurgulayan araştırmacı ve kültür adamı Prof. Dr. Hakan Kadıoğlu, “İçe, kendisine ve dışa, çevresine iyi bakan iki yüzü vardır. Kişinin içinde yaşadığı somut ve soyut ortamdan kendisine doğru olan uyaranların zihin ve dünya yapısında meydana çıkardığı sonuçları ifade edebilmesinin en iyi yansıtma ve aktarma aracı dildir. Dil hem kişisel hem de toplumsal gelişime bağlı olarak zenginleşir, güçlenir. Her kişinin kendisi, ailesi ve toplumu içinde zaman içerisinde durmaksızın ilerleyen dil somut kavramları anlatımından daha çok soyut olanları anlattığı ölçüde zengin kabul edilmektedir. Düşünce ve duygu sisteminin ürünü olan dilin duygu ve düşünce birlikteliği de olmalıdır. Dilin yapısında bu düşünce ve duygu kendisini açık biçimde gösterir.” şeklinde konuştu.
“Ancak anlatılınca, aktarılınca anlam kazanıyor”
Kişinin kullandığı söz ve söylemin onun düşünce ve duygularının cisimleşmiş şekli olduğunu vurgulayan Kadıoğlu, “Dilin zenginlik, erginlik ve etkililiği oranında kişisel düşünce ve duygu da genişlik ve derinlik kazanır. Kişinin düşünce ve duygularının zengin olması ancak anlatılınca, aktarılınca anlam kazanacağından ve bunun en önemli ve kapsamlı aracıda dil olduğundan bir dilin zenginlik ve mükemmelliğinin dil, duygu ve düşünce yapısıyla önemli derecede bağlantılı olduğu anlaşılır. İki yönlü biçimde şunu söyleyebiliriz. Mükemmel, kapsamlı, doyurucu, düşünce ve duygu dünyasının vücut bulması uzun bir zamanın birikimi sonucunda kazanılır ve ancak kazanılmış böyle bir dil ile derin, engin duygu ve düşünceler ifade edilebilir. Aksi halde kişinin düşündüğü ve duyumsadığı “ birçok hal” kendinde kalır. Ya da doğru düzgün anlatılamaz, uygun ve yeterli biçimde aktarılamaz. Eskilerin “ Üslubu beyan aynıyla insandır” özlü deyişi bu düşünceye boyut kazandırır.” dedi.
“Türklere özgü anlamına geliyor”
Türkü kelimesinin aslının Türki olduğu ve Türklere özgü anlamına geldiği üzerinde fikir birliği edildiğini ifade eden Prof. Dr. Hakan Kadıoğlu, sözlerine şöyle devam etti, “Türkü, Türk halk şiirinde kendine özgü bir ezgiyle söylenen, kavuştaklı nazım biçimidir. Diğer milletlerin folklorunda da “ballad, folk song, folksong, vs.” denilen benzer biçimler vardır. Ancak halk şarkılarının millet adıyla ifadesi yalnızca Türkü’de bulunmaktadır. Dilde olduğu kadar olmasa da düşünce ile duygu arasında bulunan sıkı bağın yansıma biçimlerinden bir diğeri musikidir. Dil kadar millete sıkı bağı olmadığı düşünülse de musikinin dilden ayrılması mümkün değildir. Musiki kişinin duygularının ve belki düşünce süzgecinden de geçirdiği en küçük ses biriminden eserin bütününe kadar seslerin anlamlı biçimde örülmesi sonucunda ortaya çıkar. Ve belki milletlere özgü kimi çalgı ve ezgilerin olması da bu yüzdendir. Bu düşünceyle türküler, ana kaynağını dilin oluşturduğu toplumsal/ulusal kültür kimliği olarak görülebilir.”
“Yüzyıllar sonra bile anlaşılırlığını korumuştur”
Türkülerde kullanılan dilin milletimizin duygu ve düşünce dünyasından şekillenen en saf, berrak ve samimi sözlerden örüldüğünü anlatan Kadıoğlu, “Türkülerin dili zamanının her yaş ve kültür katmanında anlaşılabildiği gibi yüzyıllar sonra bile anlaşılırlığını korumuştur. Toplumsal, siyasal gelişmeler ve büyük üzüntü ya da sevince yol açan olguların da takip edilebildiği türkülerimiz bu büyük olayları taze biçimde aktara gelmektedir. Türkülerdeki dil örgüsü kelime seçiminde özeni zorunlu olan aynı zamanlı olarak duygu ve düşünce ekseninde gerekli kılar. Böyle bir yapıya sahip olması bünyesindeki kelimelerin yeni duygular ve yapıya sahip olması bünyesindeki kelimelerin yeni duygular ve düşünceleri hem çağrıştırır, hem de uyarır. Bu nedenle türküler dillendirildikçe sadece söyleyenin düşünce ve duygularını aktarmakla kalmaz, söyleyen kadar dinleyeni de söz ve ezgi ile hem o an sarar sarmalar hem yüreğinde bulunanına dokunur.” diye konuştu.
“Bir millet olmanın kanıtı olduğu kadar gereğidir”
Türkülerin kültürel kalıtımsal paydaşları arasında her fırsatta doğup büyüyebilme yeteneği, Türkçenin doğal özelliğinden kaynaklandığını belirten Prof. Dr. Hakan Kadıoğlu, sözlerine şöyle devam etti “Türkçenin zamanın derinliklerinden, ilk dönemlerinden bu yana süzülerek, işlenerek ve kültürel genlerine kodlanarak gelen yapısal unsurları türkülerdeki katmanlı, genişleyebilen, yeni anlam doğurucu ve uyarıcı niteliğini kazandırır. Türkülerde kullanılan kelime ve söylemlerin bu nedenle birden fazla yüzü olabilmektedir. Bir kelime ya da söylemin sözlük anlamının yanında imgesel anlam da taşıyabilmesi düşünsel ve duygusal enginliğini artırmakta ve sonuçta türkülere edebi nitelik kazandırmaktadır. Max Muller’in vurgusuyla söylersek, Türk dili insan zekasının bir mucizesidir. Dil ile duygu arasında sıkı bağ vardır. Milli bir duygunun oluşumu milli ve zengin bir dil ile mümkündür. Türk milletinin duygularının en ince biçimde varlık bulduğu türkülerimiz sadece Erzurum yöresinde değil, Türkiye’nin her tarafının türküleri ile aynı dil, duygu, düşünce ve yapı zenginlik ve benzerliğine sahiptir. Türkçe konuşulan diğer yerler ile de ortak özellik ve ögeleri paylaşmaları söz konusudur. Bütün bunlar bir millet olmanın kanıtı olduğu kadar gereğini de ortaya koymaktadır.”
Haber Kaynak : İHA
Haberi Sesli Oku

İŞ İLANLARI

TCDD'den Van İlinde İstihdam Fırsatı: 780 Personel Alımı İçin Başvurular Başlıyor!


Van İş İlanları

AFAD Van'dan İstihdam Hamlesi: 33 Daimi Arama ve Kurtarma Teknisyeni Alınacak!


Van İş İlanları

Van Erciş Şeker Fabrikası 105 Personel Alıyor: Kampanya Dönemi İş İmkânı


Van İş İlanları

SPOR HABERLERİ

25 Mart Spor liderlik koltuğuna oturdu


Van Spor

Elazığlı sporcu Türkiye 3’üncüsü oldu


Van Spor

Uluslararası arenada Tunceli’den 6’da 6 şampiyonluk


Van Spor

Türkiye’nin en genç hokey takımından büyük başarı


Van Spor

Furkan Akar ve Denis Örs’ün hedefi olimpiyat madalyası


Van Spor

Tatvan’da Uluslararası Muaythai Şampiyonası düzenlendi


Van Spor

Ağrı Kadın Futbol Takımı, Silopi’den 3 puanla döndü


Van Spor

Battalgazi Belediyespor’dan Millî Takıma bir genç sporcu daha


Van Spor

Mergabütan Kayak Merkezi’nde sezon açıldı


Van Spor

Elazığspor U16 Ligi’nde şampiyon oldu


Van Spor

Iğdır FK - Sivasspor maçının ardından


Van Spor

Trendyol 1. Lig: Iğdır FK: 1 - Sivasspor: 1


Van Spor

Aşkale voleybolda il ikincisi oldu


Van Spor

Ağrı Spor Lisesi hentbolda Türkiye yarı finallerine yükseldi


Van Spor

Teknik Direktör Çağlayan: "Atmaktan çok, kaçırdıklarımızı sorgulamalıyız"


Van Spor

Elazığ’da gençlik merkezleri ile gelecek inşa ediliyor


Van Spor

Karslı dağcılardan Kars’a Spor Tırmanış hakemliği


Van Spor

Oltu Anadolu Lisesi voleybolda finalde


Van Spor

Yeni Malatyaspor 3. Lig’e düştü


Van Spor

Ağrı Kadın Futbol Kulübü’nden hakem raporuna sert tepki


Van Spor

Elazığspor yönetimi, İskenderunspor maçının biletlerini ücretsiz dağıtacak


Van Spor

SON DAKİKA HABERLERİ