Türkiye deprem felaketiyle mücadele etmeye çalışıyor.
Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerindeki 7.7 ile 7.6 büyüklüğünde depremlerde can kayıpları, yaralı sayısı ve yıkılan binalar binleri geçti.
Bu süreçte devlet tüm birimlerini teyakkuz haline getirerek yoğun bir çalışma sarf ediyor.
Afet bölgesinde 3 ay OHAL
Bu çerçevede çalışmaların daha etkin yürütülebilmesi amacıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan sadece 10 ili kapsayacak 3 aylık bir OHAL sürecinin başlayacağını açıkladı.
Dün Resmi Gazete'de yayınlanan karar sonrası bugün TBMM'de kanunun yürürlüğe girmesi için oylama düzenlenecek.
İyi Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında gündemi OHAL kararını değerlendirdi.
Müsavat Dervişoğlu, Türkiye'nin, tarihin en acı günlerini yaşadığını belirterek, depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, enkaz altında yaşam mücadelesi verenlere selamet diledi.
"Zamanı gelince tartışacağız"
Türk milletinin büyük bir millet olduğunu, yaraların sarılacağını vurgulayan Dervişoğlu, "Ancak stratejik planlamadaki eksiklikler, duruma hemen vaziyet alamamak gibi nedenlerle bazı olaylar istenmedik şekilde yaşandı ve toplumsal hafızada izler bıraktı. Devletlerin, yaşadığı coğrafyanın hassasiyetini bilerek öngörü ve stratejik palanlara sahip olması gerekir. Tehlike, bağıra bağıra 'geliyorum' derken bazı ihmallerin olduğunu görüyoruz. Bunu zamanı gelince tartışacağız." diye konuştu.
TBMM Genel Kurulunda bugün, 10 ilde 3 ay süreyle OHAL ilan edilmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı'na ilişkin tezkerenin görüşüleceğini hatırlatan Dervişoğlu, "Afet kanunundan kaynaklı olarak yürütmenin kullanamayacağı bir yetki yok; bu kanunun tanıdığı hak ve yetkiler, bu süreci yürütmeye ziyadesiyle elverişlidir. Ama duruma zamanında vaziyet alamama, koordinasyonsuzluk, stratejik planın olmaması gibi nedenlerle elbette bu teklife de kayıtsız kalmamız mümkün değil." ifadelerini kullandı.
CHP ve İyi Parti OHAL'in 1 ay sürmesini istiyor
Dervişoğlu, CHP ile görüştüklerini, eğer OHAL'in, bir eksikliğin giderilmesine kolaylık getiriyorsa buna taraftar olduklarını ancak süreyi uzun bulduklarını ilettiklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
Milletimizin geleceğini bağlayan uzun süreli OHAL süreci yerine, ihtiyaçların giderilmesi için kısa dönemli OHAL ilanına sıcak bakıyoruz. Bu sürenin 1 ay olmasını istiyoruz. Genel Kurulda bu talebimizi bir önergeyle Meclis'in gündemine taşıyacağız. CHP de buna sıcak baktı. İktidarın grup başkanvekillerine de talebimizi ilettik. Milletimizin geleceğini bağlayan 3 aylık OHAL sürecinin mahsurlarına işaret ederek bunun 1 aylık bir süreyle sınırlı tutulması gerektiğini belirttik. Ancak AK Parti yetkilileri bunun mümkün olamayacağını, çünkü kararın Resmi Gazete'de yayımlandığını söylediler.
"Kayyum modelini getirebilecek bir tehdit oluşturabilir"
OHAL Kanunu'nun kolaylıklar sağlayacağını söylüyorlar. Biz böyle düşünmüyoruz. Afet kanunu bu süreç için yeterli. Afet kanununda kişisel hak ve hürriyetlerin sınırlanması söz konusu olamıyor. Ancak OHAL ile bu haklar sınırlanabiliyor. Biz bu dönemin kişisel hak ve hürriyetlerin kısıtlanması dönemi olmadığını düşünüyoruz. Ayrıca OHAL ile belediyelerin yetkileri, kaymakam ve valiliklere devrediliyor. Bu süreç birlik ve beraberlik içerisinde atlatılması gereken bir süreçtir. Ancak belediyelerin yetkilerinin özel kanunla kaymakam ve valiliklere verilmesi beraberinde kayyum modelini getirebilecek bir tehdit oluşturabileceğini düşünüyoruz. 1 aylık OHAL ilanına 'evet' ama 3 aylık dönemi kapsayan bu sürece rıza gösteremeyiz. Milletimizin geleceğini bağlayan, belediye yetkilerinin devrine izin veren bir sürece seyirci kalmamız mümkün değil.
"Böyle bir coğrafyada yaşıyorsanız tedbirleriniz olacaktır"
Dervişoğlu, Türkiye'nin bu felaketi aşacağını, böyle bir dönemde siyasetin konuşulmayacağını, önemli olanın yaşanan felaketten ders çıkarmak olduğunu vurguladı.
İyi Parti Grup Başkanvekili Dervişoğlu, dün gece itibarıyla bölgeye 164 tır yardım ulaştırdıklarını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarına ilişkin bir soruya ise Dervişoğlu şu karşılığı verdi:
Jeopolitik ve jeolojik açıdan riskli bir bölgede yaşıyorsunuz, bilim adamları da çeşitli açıklamalar yapıyor. Devlet böyle bir coğrafyada stratejik akıl geliştirmeli. Devletin bu tür olaylara karşı plan ve stratejisinin olması gerekir. Ama görülüyor ki bu planlama ve stratejik akıl layıkıyla yerine getirilmemiş. Buna kaderin tecellisi olarak bakamayız. Böyle bir coğrafyada yaşıyorsanız tedbirleriniz olacaktır.
Kaynak: EnsonHaber