Tarih: 06.02.2024 08:01

Hak-İş Genel Başkanı Arslan: “Deprem bölgesindeki 11 ilin coğrafi sınırları Avrupa’daki pek çok ülkeden çok daha fazla”

Facebook Twitter Linked-in

Kahramanmaraş merkezli depremlerin birinci yılında Malatya’da depremin saati olan 04.17’de düzenlenen programda konuşan Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, “Türkiye’nin deprem bölgesindeki 11 ilin coğrafi sınırları Avrupa’daki pek çok ülkeden daha fazla. Hollanda’dan daha fazla. Hollanda gibi bir ülkenin tamamının yıkıldığını düşünün” dedi.
Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, ‘Asrın Felaketi’ olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybedenler için Malatya’da düzenlenen anma programına katıldı. Program, Battalgazi Belediyesi Konferans Salonu’nda depremin olduğu saatte 04.17’de başladı. Saygı duruşu ile başlayan programda, hayatını kaybedenler için Kur’an tilaveti okundu. Deprem ve deprem sonrası Hak-İş Konfederasyonu tarafından yapılan yardımların anlatıldığı video izlendi. Programa, Hak-İş’e bağlı sendikaların temsilcileri ile üyeleri katıldı.
Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, “Biz bu programı yaparken Malatya’da finali yapmak istedik. Daha önceki bazı etkinliklerimizi Malatya’da gerçekleştirememiştik. Her ne kadar Malatya’da özellikle ikinci depremin çok ağır faturaları ortaya çıksa da bir türlü Malatya depremden en fazla etkilenen il statüsüne maalesef kamuoyunda girememişti. Ama aslında belki ikinci depremde herkesin dışarıda olması nedeniyle binaların yıkılmasında, can kaybımız çok fazla değildi ama gerçekten Malatya’da büyük bir yıkım oldu ve bu yıkımın en ağır faturalarını sizler hep beraber ödedik. Konfederasyonumuzun bu süreçte kısaca neler yaptığını sizin bilmenizi isterim. Saat beş civarında AFAD’tan arandık. Özellikle afet komite başkanımız ve arama kurtarma timimiz başkanı Recep arkadaşımız burada beni o saatte haberdar etti ki başkanım dedi afetten aradılar ve bölgeye arama kurtarma için bizden destek istiyorlar, ne yapalım? Hemen harekete geçelim. Depremin ilk anından itibaren bir taraftan da bölgedeki Hak-İş il Başkanlıklarımızı aramaya başladık. Tabii arkadaşlar bir taraftan hazırlık yapıyorlardı” dedi.

“Bütün üyelerimizin hesaplarına bir can suyu olarak 2 bin 500 lira yatırıldı”
Bölgedeki 100 binden fazla üyeye acil olarak bir maddi destek sağlama imkanı elde ettiklerini aktaran Arslan, “AFAD ve İçişleri Bakanlığımızla görüşerek bizim karma istişare komitesi diye bir komitemiz var. Türkiye Avrupa Birliği Karma İstişare Komitesi. Bu komitede Hak-İş dahil 8 tane sivil toplum örgütü var. Odalar Birliği Esnaf Sanatkarlar, Türk-İş, Memur-Sen, Kamu-Sen gibi bu arkadaşlarımızı olağanüstü toplantıya çağırdık. Aynı zamanda Hak-İş konfederasyonumuzu da kongreye katıldıktan sonra aynı gün 6’sı yani geçen yıl bugün Hak-İş olağanüstü başkanlar kurulunu toplantıya çağırdık. Ve toplantıda bütün sendika başkanlarımızdan şunu talep ettik; dedik ki deprem büyük bir yıkım oluşturdu, bütün gücümüzle deprem için maddi manevi desteğimizi ortaya koymamız lazım. Ve her bir sendikamızı en küçük sendikamız da dahil şunu söyledim; ‘200 bin TL’nin altında olmamak üzere herkes bir katkı verecek, destek verecek. Gerçekten başta hizmet sendikamızla Öz Sağlık-İş Sendikamız olmak üzere bütün sendikalarımız bazılarını biraz zorlayarak, bazıları kendileri gönüllü olarak ilk etapta ihtiyacımız olan maddi imkanları ortaya çıkardık. O gün bize taahhüt edilen rakam yaklaşık 15 milyon TL’ydi. Hemen arkasından gelen bayramda kardeşlerimizi mahsun bırakmamak için konfederasyonumuz yine yaklaşık 25 bin adet üyelerimiz daha doğrusu şube başkanlarımız, il başkanlarımız ulaştırabileceği kadar bütün arkadaşlarımıza ulaştırmak üzere küçük bir bayram hediyesi oluşturmaya çalıştık. Bir taraftan kampanyamızı sendikalarımızı da öncülük yaptık. Öncelikle hizmet sendikası olağanüstü toplantısında arkadaşlarımızla da konuştuk. Hizmet-İş Sendikası’nın yaklaşık 41 bin üyesi vardı. Hak-İş’in 101 bin üyesi var. Hak-İş’e d öncülük yapmak için önce hizmet İş Sendikamız bütün üyelerimize, bölgedeki bütün üyelerimiz ki daha sonra Elazığ’da dahil ettik. Bütün üyelerimiz için, bir can suyu olarak 2 bin 500 TL hesaplarına yatırıldı. Maalesef bazı kardeşlerimize ulaşamadık. Hesaplarına yatan paraları alamayan kardeşlerimizin bir bölümünün hayatını kaybettiğini öğrendik. O da insan için ayrı bir acı ve hüzün veriyor. Ama bütün üyelerimiz için böyle bir imkanı gerçekleştirdik. Ve bölgedeki 100 binden fazla üyemize acil olarak bir maddi destek sağlama imkanı da elde ettik” diye konuştu.

“Deprem bölgesindeki 11 ilin coğrafi sınırları Avrupa’daki pek çok ülkeden daha fazla”
Arslan, “Bu arada uluslararası işçi hareketini bu deprem bölgesindeki olup bitenler için uyardık, çağrı yaptık. Bütün dünyadaki sendikalı örgütleri bizimle iş birliği yapan örgütlere destek olmaları için. Bu kampanyaya maddi destek sağlamaları içinde davette bulundum. 32 tane uluslararası örgüt sağ olsun acil olarak bize destek oldular. Bazıları maddi destek sağladılar. Bazıları bizzat arayarak deprem bölgesindeki kardeşlerimiz için özellikle taziyede bulundular kaybettiklerimizi. Uluslararası sendikalı hareketin genel sekreteri Türkiye’ye geldiler. Onları bölgeyi gezdirdik. Bölgedeki yıkımı görmelerini sağladık. Döndükten sonra bir toplantı yaptık. Gerçekten hepsi inanılmaz derecede etkilenmişti ve şaşırmışlardı yani. Türkiye’nin deprem bölgesindeki 11 ilin coğrafi sınırları Avrupa’daki pek çok ülkeden daha fazla. Hollanda’dan daha fazla. Hollanda gibi bir ülkenin tamamının yıkıldığını düşünün. Ve bunun üstesinden gelmenin ne kadar zor olduğunu fark ettiler. Onun için dünya bir taraftan da bu destekleri devam ettirdi” şeklinde konuştu.

“Hak-İş olarak yapabildiklerimizin en iyisini yapmaya çalıştık”
Arslan, “Hak-İş olarak yapabildiklerimizin en iyisini yapmaya çalıştık. Bundan sonrasını da yapmaya çalışacağız. Çünkü bizim temel ilkemiz şu; ‘Ülkemizin, bölgemizin ve küremizin bütün mağdur ve mazlumları Hak-İş’ten alacaklıdır. Ülkemizin, bölgemizin ve küremizin, bütün mağdur ve mazlumlarına Hak-İş’in borcu var.’ Dünyanın neresinde bize ihtiyaç varsa biz oraya koşmaya çalışıyoruz. Gücümüz neye yeterse Hz. İbrahim’i ateşe atan, Nemrut’un ateşini söndürmeye giden karınca misali, gücümüz neye yetiyorsa en azından haktan, adaletten yana yer alacağız ve mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —