Tunceli’de yaşayan ve 4 çocukları engelli olarak dünyaya gelen Uğurlu çift, yaklaşık yarım asırdır evlatlarına bıkmadan usanmadan bakmaya devam ediyor. En büyüğü 45 yaşında olan çocuklarının her ihtiyacını cefakar anne ve baba gi
Tunceli’de yaşayan ve 4 çocukları engelli olarak dünyaya gelen Uğurlu çift, yaklaşık yarım asırdır evlatlarına bıkmadan usanmadan bakmaya devam ediyor. En büyüğü 45 yaşında olan çocuklarının her ihtiyacını cefakar anne ve baba gideriyor.
Tunceli’de yaşayan Hani ve Ahmet Uğurlu çifti 47 yıl önce hayatlarını birleştirdi. Çiftin bu evlilikten 5 çocuğu oldu. Babasının isteği üzerine akraba evliliği yapan Hani Uğurlu’nun 5 çocuğundan 4’ü engelli olarak doğdu. Akraba evliliği sonucu 45 yaşındaki Nuray Uğurlu, 44 yaşındaki İlhan Uğurlu, 42 yaşındaki Semra Uğurlu ve 31 yaşındaki Hasan Uğurlu doğuştan zihinsel engelli olarak dünyaya geldi. Tunceli’nin Cumhuriyet Mahallesi’nde yaşayan 4 engelli çocuk annesi 63 yaşındaki Hani Uğurlu, çocuklarının tıraşından temizliğine kadar her türlü bakımlarını yaparak fedakarlığıyla insanlara ders veriyor. Anne Uğurlu 45 yıldır eşiyle birlikte çocuklarına bakıyor.
Anneleri çocuklarının her ihtiyacını karşılıyor
4 engelli çocuğunun olduğunu belirten Hani Uğurlu, "Ben onlara bakıyorum, tıraşlarını, banyolarını, yemeğini, içmelerini, temizliğini her şeyini ben yapıyorum. Tıraşlarını bile yapamıyorlar, benle babaları yapıyoruz. 45 senedir ben onlara bakıyorum. Büyüğü Arzu 45 yaşında, Hasan 31 yaşında en küçüğü, Semra 42 yaşında evde de bir oğlum var o çok ağır 44 yaşında, onlarla uğraşıyorum işte. Hayatımı ben onlara adamışım. Bir yere çıkmıyorum, gezmiyorum, dolaşmıyorum onlara bakıyorum. Bırakıp bir yer gidemiyorum. Bir yerde oturamıyorum, bir cenazeye, düğüne gitmiyorum yani hep günüm onlarla geçiyor. Bakamıyorlar kendilerine yiyemiyor, içemiyorlar, tuvalete gidemiyorlar hep yanlarındayım, onlarla uğraşıyorum. Kızım var evli başka yerde. Akraba evliliği, kan uyuşmazlığından dolayı böyle çekiyoruz. Kimse akraba evliliği yapmasın gençlere ben söylüyorum. Beni babam zorla evlendirdi yani akrabaydık ben istemedim ama babam beni zorla verdi. Bak böyle çekiyoruz işte. Devlet bakımlarını veriyor. Hastalık olmasa okula gönderiyorum. Haftanın 2 gününü okul alıyor ama ben hastalık var diye göndermiyorum. Çünkü bunlar gitti mi her şeye elliyorlar, bilmiyorlar o yüzden korkuyorum göndermiyorum. Hepsi bakıma muhtaç ben bebek gibi onlara bakıyorum. Ben kıyafetlerini değiştirdim, saçlarını taradım. Bir şey yapamıyorlar kendilerine bakamıyorlar" dedi.