Tarih: 27.11.2021 10:50

AİÇÜ’de Türkiye’de aile değerlerinin bugünü ve geleceği paneli düzenlendi

Facebook Twitter Linked-in

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nde (AİÇÜ), “Türkiye’de Aile Değerlerinin Bugünü ve Geleceği Paneli” düzenlendi.

AİÇÜ Kültür ve Kongre Merkezi Selçuklu Konferans Salonu’nda AİÇÜ, Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü ve Türk Felsefe Derneği tarafından gerçekleştirilen “Türkiye’de Aile Değerlerinin Bugünü ve Geleceği Paneline, Rektör Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut, AİÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Faruk Kaya, Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden Prof. Dr. Hacı Ömer Özden ve İletişim Fakültesi’nden Prodüktör İsmail Bingöl, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Ali Kurt, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden Prof. Dr. Hasan Çiçek, akademisyen, idari personel ve öğrenciler katıldı.

Panelin açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut, insanoğlunun içinde doğduğu, büyüdüğü, ilk eğitimini aldığı en küçük sosyal topluluk olan ailenin en temel özelliğinin sevgi ve rahmet pınarını içerisinde barındıran bir huzur yuvası olması olduğunu söyledi.

İslam’da kutsal olan aile yuvasının okul, mescit, huzurevi ve çocuk yuvası olması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Karabulut, “Edep ve adabın, insanlarla diyaloğun, gençlik evrelerinin öğrenildiği bir eğitim kurumu olan aile yapımız bu kutsallığını, en yüce değer kaynağı olan Kur’an-ı Kerim ve sahih Sünnetten almaktadır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de ‘Allah, size kendi cinsinizden eşler, o eşlerinizden de oğullar ve torunlar verdi. Sizi helal ve güzel gıdalarla rızıklandırdı. Onlar, hâlâ batıla mı inanıyorlar? ve Allah’ın nimetini inkâr mı ediyorlar?” buyuran Rabbimiz, evlilik ve aile konusunun önemine dikkatimizi çekmektedir. Peygamberimiz’in (s.a.s) ‘Sizin en hayırlınız ailesine en güzel şekilde davranandır. Ben, aranızda ailesine en güzel davranan kişiyim’ Hadis-i Şerif’i de bu konuda bize yol gösterici olmalıdır. Ailenin Cennet bahçelerinden bir bahçe ya da Cehennem çukurlarından bir çukura dönüşmesi, eşlerin birbirlerine olan tutumlarına bağlıdır. Aile kurmak kadar, aile kalmak da önemlidir. Ailesinin değerini bilmek ve kurduğu yuvayı korumak, kadın-erkek her Müslümanın vazifesidir. Aile kalmak, eşlerin birbirini örtü misali setretmesi, her türlü kötülükten muhafaza etmesi, ilgi ve sevgiyle bütünleştirmesi demektir” diye konuştu.

Prof. Dr. Karabulut, “Tarihî, hukukî, felsefî, ahlakî, dinî, iktisadî, eğitim-öğretim, sağlık vb. pek çok açıdan incelenmesi gereken bir kurum olan ailenin bireysel ve toplumsal değişimin kumanda merkezi olduğundan dolayı sosyolojik açıdan incelenmesi ehemmiyet arzetmektedir. Zira aile, insanın birey olarak içerisinde doğduğu ve kendisiyle toplumsal bir anlam kazandığı aidiyettir. Bu yüzden aile, kurumsal açıdan sosyolojinin ana konularından biri olmuştur. İşte bu noktada insanı mikrokosmoz/ küçük evren, kâinatı da makrokosmoz/ büyük evren şeklinde kavramsallaştıran Felsefe, bunun sosyoloji disiplinindeki karşılığı olarak aileyi mikrokosmoz, toplumu da makrokosmoz olarak karşımıza çıkarmaktadır. Mikrokosmoz olan aile, toplumun bütün özelliklerini ve potansiyel karakter ve imkanlarını üzerinde barındıran bir prototip toplum olarak tanımlanmaktadır. Ailenin bu çok yönlü yapısına bakarak onun diğer sosyal kurumlarla doğrudan veya dolaylı ilişkisi olduğu görülmekte ve diğer kurumların da ondan türediği görüşü ağırlık kazanmaktadır” diye konuştu.

Oturum başkanlığını Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut’un yaptığı “Türkiye’de Aile Değerlerinin Bugünü ve Geleceği Paneli’nde” Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden Prof. Dr. Hacı Ömer Özden ‘TV Dizilerinin Türk Aile Yapısı Üzerine Etkileri’, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden Prof. Dr. Hasan Çiçek ‘Aile Kültürü’, Iğdır Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden Arş. Gör. İlyas Altuner ‘Aile Kavramının Yeniden Belirlenimi’, Iğdır Üniversitesi’den Öğr. Gör. Alaattin Yanardağ ‘Aile Kurumunun Karşılaştığı Sorunlar ve Çözümler’ ve AİÇÜ İslami İlimler Fakültesi’nden Öğr. Gör. Mehmet Latif Bakış ‘Aile İçi Değerlerinin Belirleniminde Unutulmuş İki Önemli İlke: Denklik ve İletişim Dili’ konuları üzerine birer konuşma yaptılar.

Soru-cevap bölümü ile devam eden Panel, teşekkür belgelerinin takdimi ile sona erdi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —