Van’da 6-8 Ekim olaylarında sırtından vurularak şehit edilen babası Mehmet Latif Şener’in mezarını ziyaret eden Müslüm Şener, “Babamın önüne çıksalardı, onlarda başaramayacaklarını biliyorlardı. PKK kalleş bir örgüttür. Kall
Van’da 6-8 Ekim olaylarında sırtından vurularak şehit edilen babası Mehmet Latif Şener’in mezarını ziyaret eden Müslüm Şener, “Babamın önüne çıksalardı, onlarda başaramayacaklarını biliyorlardı. PKK kalleş bir örgüttür. Kalleş bir örgüt oldukları için de her zaman insanları sırtından vurmuşlardır” dedi.
6-8 Ekim olayları sonrasında evine giderken teröristlerce sırtından vurularak katledilen Mehmet Latif Şener’in ailesi, terör örgütü PKK’nın 7 yıl önce gerçekleştirdiği katliamın acısını unutamıyor. 6-8 Ekim 2014 yılında çıkan Kobani olaylarında göstericiler 17 Ekim 2014 tarihinde Şener’i evine gittiği sırada katletmişti. Ensesine sıkılan kurşunla katledilen Şener, ölümünün 7. yıldönümünde ailesi ve sevenleri tarafından rahmet ve minnetle yâd ediliyor.
“Babam dokunduğu tüm insanlar için önemli bir insandı”
Babasının, ömrünü daima İslami hizmetlere adadığını söyleyen Müslüm Şener, bunu hazmedemeyen PKK’nın, 6-8 Ekim sürecini fırsat bilerek babasını katlettiğine dikkat çekti. Şener, “Babam sadece bizim için değil, bölge, komşu, dokunduğu tüm insanlar için önemli bir insandı. Babam İslami hassasiyetlere sahipti. İslami değerleri ön plana koyan bir insandı. Babamın her zaman şöyle bir sözü vardı ‘Allah ve Resulü benimle küsmesinde, kim küserse küssün’ bu sözü her zaman kullanırdı. Babamın şehitlik olayı 6-8 Ekim olaylarında oldu. Bildiğiniz gibi PKK terör çetesi her zaman Doğu, Güneydoğu ve diğer bölgelerde Müslümanlar ve mazlum halkı hedefine aldı ve bu kesime zarar vermeye çalıştı. Müslümanlara zarar vermelerinin sebebi de Müslümanlar bu zalimlere karşı ciddi bir fedakârlık gösteriyordu. Bunlara karşı çıkan, bunların hatalarını, yanlışlarını, eksiklerini, zulümlerini ve gaddarlıklarını yüzlerine vuran tek toplumdu” dedi.
“Babam her yerde PKK’nın zalimliklerini anlatıyordu”
Babasının PKK terör örgütüne her ortamda karşı çıktığını ifade eden Şener, “Babamı hedef almalarının sebebi ise babamın çok ciddi anlamda gerek taziye, gerek düğün her ortamda bunlara karşı çıkıyordu PKK’nın zalimliklerini anlatıyordu. Bunlar da böyle karşılarına çıkan insanı ortadan kaldırmak için ellerinden geleni yaptılar. Şehit edilmeden önce babam esnaftı. İş yerini de yakmaya çalıştılar ama yapamadılar. 6-8 Ekim olayları buna bir kapı araladı. Türkiye’deki Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan Müslümanlara zarar vermeye başlayınca Diyarbakır’dan Van’a doğru bu ateş sıçradı. Bu ateş sıçrayınca ilk hedef babam oldu. Babamın onlara karşı çıktıklarını biliyorlardı. Daha önceden gelip keşif yapmışlardı. Şehit edilmeden önce babamı üç gün boyunca takip ediyorlar. Nasıl, ne zaman, nereden gelip gittiğini öğrenmek için iki örgüt elemanı görevlendirmiştiler. Cuma akşamı Babam eve dönerken bir patika yolda pusu kurarak ensesinden bir el ateş edip babamı orada şehit ediyorlar” diye konuştu.
“Babamın önüne çıksalardı, onlar da başaramayacaklarını biliyordu”
PKK terör örgütünün kalleş bir örgüt olduğu için insanları arkadan vurduğunu belirten Şener, “PKK terör örgütü karşınıza çıkıp, eleştirecek cesarete sahip değiller, bunların bu şekilde korkak bir çete olduğunu biliyoruz. Babamın önüne çıksalardı onlar da başaramayacaklarını biliyordu. Bu yüzden arkadan kalleşçe şehit ettiler. PKK zaten kalleş bir örgüttür. Kalleş bir örgüt oldukları için her zaman insanları sırtından vurmuşlardır” ifadelerini kullandı.
“İnsanları sömürdüler, güçleri sadece garibanlara yetti”
Katillerin erken yakalanmasının kendilerini sevindirdiğini söyleyen Şener, “Özellikle emniyet güçlerimizin ciddi anlamda bu konunun üzerine düştüğünü gördük. Buna bire bir şahit oldum. Hem emniyet, hem de adliye personeli ciddi anlamda çalışmalar yürütüyordu. Kısa bir sürede 2 kişi yakalandı. Bu yakalanan 2 kişi, ikişer defa ağırlaştırılmış müebbet cezası aldı. Ayrıca silah bulundurulmaktan da para cezasına çarptırıldılar. Bu sevindirici bir durum. Özellikle 2 yıldır örgüte katılan insan sayısı çok azaldı. Katılanlarda özellikle zorla götürüldüklerini görüyoruz. Bu sebeple örgütün halk tarafından artık desteklenmediğini görüyoruz ve geçmişte de hiçbir zaman desteklenmedi. Köylerden haraç alıyorlardı, insanları sömürdüler, güçleri sadece garibanlara yetti. Bunları da artık halk desteklemediği için batılı güçler tarafından kurulan bir çete oldukları için hiçbir zaman muvaffak olmadılar. Olamayacaklar da çünkü batıl bir mücadeledir. 2 yıl içinde bellerinin de kırılması çok sevindirici ve çok umut verici bir durum. Bu da bölgeye bir huzur ortamı ve özgüven getirdi” şeklinde konuştu.