Yunanistan'ın Ege ve Doğu Akdeniz'deki saldırganlığı karşısında Türkiye her daim itidalli davranmış olsa da geçtiğimiz günlerde Ankara'nın harekata hazırlandığı iddia edilmişti. Her ne kadar bu iddialara resmi bir yanı
Türkiye, Doğu Akdeniz'deki haklarını savunmaya çalışırken diğer taraftan da Ege'de Yunan saldırganlığına karşı sınırlarını korumaya çalışıyor. Özellikle Türkiye'yi hemen her gün farklı bir uluslararası platforma şikayet eden Atina yönetimi, Ege'deki adalar bölgesi üzerinden Türkiye'nin kara sularını ihlal ediyor. Buna karşılık Türkiye'nin NAVTEX ilanı karşısında tehditlerini peş peşe sıralayan Yunan yönetimi bardağı taşırdı.
OPERASYONA RAMAK KALA
Bu durum karşısında Türkiye, her ne kadar sakin ve itidalli adımlar atmaya çalışsa da Yunanistan'ın işgalci tutumu Ankara'yı istemeden de olsa bir operasyona hazırlıyor. Geçtiğimiz günlerde özellikle Alman basını başta olmak üzere pek çok Avrupa menşeli medyada kendine yer edinen Yunanistan'a yönelik operasyonun, Almanya'nın da girişimi ile şimdilik durdurulduğu duyurulmuştu. Bu konuda her ne kadar bir resmi açıklama yapılmasa da Yunan kaynaklarının Alman basınına verdiği demeçler, olayı doğrular nitelikte.
Alman basını o günlerde yaşanılan yüksek tansiyonu, meydana gelen olayları teker teker yazdı.
F-16'LAR 2 BUÇUK SAAT UÇTU
Yunanistan'ın Oruç Reis araştırma gemisine yönelik tehditkar açıklamaları ve Yunan jetlerinin bölgeye intikaline pabuç bırakmayan Türk Silahlı Kuvvetleri, Hava Kuvvetlerine bağlı F-16'ları Meis (Kızılhisar) adası çevresine gönderdi.
Türk F-16'ları burada tam 2.5 saat boyunca rekor süreli bir uçuş gerçekleştirdi. Uçuşa rekor deniliyor çünlü savaş uçaklarının geçişleri 3-5 dakikadan fazla sürmezken, Türk jetleri normal sürenin kat be kat fazlasınca bölgede devriye görevi üstlendi. Konuya ilişkin Alman basınına konuşan Meis Adası (Kızılhisar) Belediye Başkan Yardımcısı Dimitris Achladiotis, “Böyle bir şey hiç görmedik. Bu uçuşlar hep bir kaç dakikada biterdi” dedi.
18 GEMİ BÖLGEYE HAREKET ETTİ
Alman basının iddiasına göre F-16'ların ardından Yunan Donanmasına hareket emri veren Atina yönetimi, Salamis Deniz Üssü'nden Yunan savaş gemilerini Doğu Ege'ye gönderdi. Yunanistan'ın bu saldırgan tutumuna karşı Türkiye yine en sert cevabı verirken Aksaz'dan 18 savaş gemisi Meis'e (Kızılhisar) hareket etti.
Türkiye'nin angajman kuralları çerçevesinde verdiği cevaplar karşısında Yunan yönetimi hem fiziki hem de hukuki güç açısından bozguna uğradı. Özellikle Ankara'nın uluslararası hukuka göre de olması Atina'nın elini, kolunu bağladı. Çünkü Adalar'ın münhasır ekonomik bölgeleri yoktu.
ALMANYA DEVREYE GİRDİ
Paniğe kapılan Yunanistan Başbakanı Miçotakis hemen Almanya Başbakanı Angela Merkel'i arayarak diplomatik yardım talep etti. Kardak krizinde devreye giren ABD bu kez sessiz tutum sergilerken Angela Merkel sorunun çözümü için harekete geçti. Şansölye Merkel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı arayarak problemin diplomasi yoluyla çözülmesini rica etti. Sıcak çatışmaya ramak kala harekât durduruldu.
Berlin'in girişimleriyle üçlü mekanizma oluşturuldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın danışmanı İbrahim Kalın, Merkel'in Dış Politika Danışmanı Jan Hecker, Yunanistan Başbakanlık Diplomasi Bölümü Başkanı Eleni Sourani bir kez buluştu. Diplomatik çözüm için tekrar görüşme kararı alındı. Yunanistan Savunma Bakanı tatilini kesip acilen Atina'ya döndü. Ardından da, Alman ve AB kaynaklarından alınan bilgilere göre, Türkiye ile Yunanistan'ı savaş noktasına getiren olaylar zinciri baş döndürücü bir hızla tırmandı.
DİPLOMATİK TRAFİK
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AB'nin uyarıları ve ambargo tehditlerine aldırmadığını belirten Höhler, olayın Kardak krizi benzeri bir kriz olduğunu ve bu kez daha ciddi göründüğünü vurguladı. Merkel'in telefonunun ardından Oruç Reis'in bölgeye gitmediği ve Türk savaş gemilerinin de geri döndüğü vurgulanırken, diplomasiye şans verilmesi için, Berlin'in devreye girdiği ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Danışmanı İbrahim Kalın, Yunanistan Başbakanlık Diplomasi Bölümü Başkanı Eleni Sourani, Merkel'in Dış Politika Danışmanı Jan Hecker'in bir süre önce bir araya geldiği ve ileride sürdürülecek görüşmelerle ilgili karşılıklı görüş alışverişinde bulunduğu belirtildi.
Bu üçlünün görüşmelerini sürdüreceği belirtilirken, Yunanistan Başbakanı Miçotakis'in geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama bu trafiği doğrular nitelikteydi. Yunan Başbakan “Türkiye ile görüşmelere ve diyaloğa açığız ancak bunu onların baskıları, zorlamaları altında yapamayız” diye konuşmuştu.
"ÇATIŞMA ÇIKABİLİR"
Öte yandan durumu değerlendiren Alman basını, Doğu Akdeniz'de durumun çok ciddi olduğunu ve bölgede her an sıcak bir çatışma yaşanabileceği uyarısı yaptı. Türkiye uzmanı olarak lanse edilen Alman araştırmacı Günther Saufert konuya ilişkin Alman medyasına verdiği röportajda, Türkiye'nin münhasır ekonomik bölge konusunda ısrarlarını sürdüreceğini, bir sıcak çatışma olup olmamasının ise Yunanistan'ın tavrına bağlı olduğunu savundu.
Focus Dergisi'nde yayınlanan röportafında Saufert, ABD'nin sessiz kaldığını, “Rusya'nın Doğu Akdeniz'deki rolünü önlemek mi, yoksa Türkiye'yi hizaya getirmek mi gerektiği” konusunda karar veremediğini savundu. AB'nin ise Türkiye konusunda farklı sesler çıkardığını, AB'ye tam üyelik yolundaki zikzakların Türkiye'yi sertliğe ittiği yorumları yapıldı.