Kredi kartı üyelik sözleşmesi kapsamında tahsis edilen kredi kartı borcunun ödenmemesi üzerine harekete geçen banka, gönderilen hesap kat’ı ihtarından sonuç alamayınca çareyi haciz yoluna gitmekte buldu. Mahkemenin reddettiği bankaya mü
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi, 'İçtihat Metni' özelliğindeki kararıyla, hesabın kat' edilmesi ( kapatılması-kesilmesi) ile muaccel olan (ödenecek hale gelme) banka borcu tartışmalarını yeni bir boyut kazandırdı. Kredi kartı müşterisinin borcunu ödememesi üzerine harekete geçen banka avukatı, hesabı kat' edip alacaklıya ihtarnâme gönderdi. Bundan sonuç alamayan banka şubesi, borçlunun taşınır ve taşınmazları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyâten haczini talep etti. 2. Tüketici Mahkemesi, bankanın bu talebini hesap kat'ı ihtarının borçluya tebliğ edilmediği ve sözleşmede de adres bulunmadığı gerekçesiyle geri çevirdi.
Banka avukatı kararı temyiz edince devreye Yargıtay 19. Hukuk Dairesi girdi. Emsâl bir karara imza atan daire, bankanın haklı olduğuna hükmetti.
Oy birliğiyle alınan kararda şöyle denildi:
"Dosya kapsamından anlaşıldığına göre kredi kartı borcunun ödenmemesi nedeniyle hesap kat' edilmiştir. Hesabın kat' edilmesi ile alacak muaccel olduğundan ihtiyâtî haciz şartları oluşmuştur. Bu durumda ihtiyâtî haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi doğru olmamıştır. Belirtilen gerekçeye binâen kararın bozulmasına, peşin harcın istek halinde temyiz eden ihtiyati haciz talep edene iâdesine oy birliğiyle karar verildi."
Banka nezdindeki hesap ya da hesaplarınızın dondurulduğunu bildiren, mevcut borçlarınızı 3 veya 7 gün içinde (kredinin türüne göre değişir) ödemenizi talep eden bankanın noterlik vasıtasıyla keşîde ettiği ihtarnâmedir. Kanunî süresi içerisinde içeriğine itiraz edilmeyen bir ihtarnâme icra ve iflas kanununun madde 68/b kapsamında değerlendirileceğinden itirazın kaldırılması davası açılmasını sağlayacak belgelerdendir.