VAN (AA) - Van'da Kalkınma Bakanlığının "Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı" kapsamında inşa edilen Van Müzesi, Urartuların yanı sıra birçok medeniyete ait 45 bin eser ve tarihi dönemlere ilişkin canlandırma bölümleriyle ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
Kentte 23 Ekim ve 9 Kasım 2011'de meydana gelen depremlerde hasar gören müze binasının yerine Van Kalesi'nin kuzeyinde yapılan ve 2 yıl önce açılan müze, Van'ın yanı sıra bölge illerinin de geçmişine ait önemli eserlere ev sahipliği yapıyor.
İpekyolu ilçesinde 13 bin metrekaresi kapalı 50 bin metrekare alan üzerine inşa edilen müzede, tarihi eserlerin yanı sıra medeniyetlerin yaşam tarzına, savaşlarına ilişkin canlandırma bölümleriyle ziyaretçilerin o dönemin ruhunu hissetmeleri sağlanıyor.
Çağdaş müzecilik anlayışıyla tasarlanan ve 45 bine yakın tarihi eserle yerli ve yabancı ziyaretçilerini geçmişe yolculuğa çıkaran müze, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) kısıtlamalarının ardından başlayan normalleşme sürecinde ziyaretçilerini ağırlamaya hazırlanıyor.
"En köklü müzelerimizden biri"Müze Müdürü Erol Uslu, AA muhabirine, Van Müzesi'nin zengin koleksiyonu ve Urartu eser sayısı bakımından dünyadaki en büyük müze konumunda olduğunu söyledi.
Bu özelliklerinin kente gelen turistleri cezbettiğini anlatan Uslu, şu bilgileri verdi:
"Urartular Van'ı başkent ilan etmiş ve kadim bir medeniyetin izlerini bırakmış. 23 holden 9 holümüzü Urartu medeniyetine ayırdık. Geri kalanlarda da Urartu öncesi ve sonrasında yaşamış medeniyetlerin izlerini bir bütün olarak teşhir alanlarında sergilemeye çalıştık. Van Müzesi ilk kurulduğunda bölge müzesi olarak kuruldu. En köklü müzelerimizden biri. Müzede, sadece Urartu değil, Urartu öncesi bir çok medeniyetin izlerini aynı anda, aynı konsept içinde görmek mümkün. 45 bin eserimiz arasında genelleme yaptığımızda en az 40 binin üzerinde eserimizin sadece Van'a ait olan, Van'ın kültürünü yansıtan eserler olduğunu söylemek mümkün."
"Çağdaş müzecilik anlayışıyla inşa edildi"Müzede 23 holden oluşan sergi salonunda ziyaretçilerin tarihi bir yolculuğa çıkma fırsatı bulduğunu ifade eden Uslu, şunları kaydetti:
"Gelen ziyaretçilerin o dönemlerde yaşanmış kültürü, sosyal yaşamı, dini, ekonomiyi, savaşı, kültürü daha iyi anlaması, kendini o tarihi yolculuğa kaptırabilmesi için bazı eserlerimizin üzerindeki, özellikle kemerler üzerindeki figürler baz alınarak canlandırmalar yapıldı. O canlandırmalarla ziyaretçiyi o güne götürüp, o günün duygu ve düşüncelerini yaşamasını sağladık. Van, elbette Urartularla sona ermemiş, Roma, Bizans, Selçuklu, Akkoyunlu ve Karakoyunlu ile Osmanlı dönemlerinin her birinde önemli ve stratejik bir bölge olmaya devam etmiştir. Bu dönemlere ait eserler, sikkeler ve Van halk kültürüne ışık tutan etnografik eserleri de müzemizde görmek mümkün."