Muş’un Malazgirt ilçesinde vatandaşlarla bir araya gelen Vali Doç. Dr. İlker Gündüzöz, “Cumhurbaşkanlığı himayesinde Malazgirt’te tarihi yatırım silsilesi var. Bir tane de değil. Anıt, meydan, onunla bağlantılı kültürel bir takım üniteler yapılıyor” dedi.
Bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Malazgirt ilçesinde temaslarda bulunan Muş Valisi İlker Gündüzöz, esnaf ve vatandaşları ziyaret ederek, sorun ve talepleri dinledi. Daha sonra gazetecilere açıklamalarda bulunan Muş Valisi İlker Gündüzöz, Malazgirt’in hizmet beklediğini, kendilerinin de hizmet için Malazgirt’e geldiğini söyledi. Hizmet işinin bir ekip işi olduğunu anımsatan Vali Gündüzöz, “Vekilimizle, belediye başkanlarımızla ihtiyaçları yerinde görüyoruz. Bu benim 7-8. kere Malazgirt’e gelişim. Sonuç itibariyle 20 günde bir Malazgirt’e gelmişiz. Biz burada taş üstüne taş koyarsak bizim için mutluluk. Onun ötesinde manevi tatminin ötesinde idarecilerin bir tatmini yok. Malazgirt sembol bir isim ve daha da iyi olacak. Türkiye’nin en güzel ilçelerinden biri olacak” dedi.
“Cumhurbaşkanlığı himayesinde Malazgirt’te tarihi yatırım silsilesi var”
Malazgirt ilçesinin Cumhurbaşkanlığı himayesinde tarihi bir yatırım silsilesine kavuştuğunu kaydeden Gündüzöz, “Şu anda Cumhurbaşkanlığı himayesinde burada tarihi yatırım silsilesi var. Bir tane de değil. Anıt, meydan, onunla bağlantılı kültürel bir takım üniteler yapılıyor. Onun dışında ilçe emniyet binası yenileniyor, okullar yenileniyor, ilave ek derslikler yapılıyor. Sonuç itibariyle tüm bunların ötesinde tarımsal bir takım desteklerimiz oluyor. Ardından bir de tekstil atölyesi düşünüyoruz İl Özel İdaresi olarak. Aynı Sungu beldesinde olduğu gibi burada da bir kümelenme alanı düşünüyoruz ki 300-500 kişi tekstil atölyelerinden ekmek yesin. Bunlar bittiği zaman 1-2 yıl içerisinde Malazgirt ilçesini tanıyamayacaksınız” ifadelerini kullandı.
Malazgirt’in ekonomisini daha üst seviyelere çıkarmak için emek yoğun sektörleri ve kültürel turizme ağırlık vereceklerini ifade eden Gündüzöz, “Malazgirt’in yeni şeylerle anılmasına da ihtiyaç yok. Malazgirt aslında Anadolu’nun kapısı, payesi, bu şehrin marka değeridir. Bunun ötesine ilave bir değeri ortaya koymanın anlamı yok. Fakat bu marka değerin etrafında yeni iş imkanları, turizme yönelik bir takım yatırımlar yapılacak. Ama buranın marka değeri Anadolu’nun kapısı olması kendi başına zaten bir isimdir, bu yeterli. Biz burada istihdamı arttıracağız, tarihi-kültürel turizmi geliştireceğiz, emek yoğun sektörleri tekstil gibi ve tarıma dayalı bir takım desteklerle buranın ekonomisini daha üst seviyelere çıkaracağız. Yapılması gereken bunlar” şeklinde konuştu.